türkiye'nin %99'u müslüman diyenlerin otomatik olarak kabul etmesi gereken iddia. çünkü bilen bilir, bir müslüman şeriat istemiyorum, şeriat yasalarını kabul etmiyorum diyemez, bunu derse artık müslüman değildir.
mal beyanından ziyade, "türkiye'nin yüzde 99'u müslüman" diyenlerin kabul etmek zorunda olduğunu belirten beyan. müslümanım diyorsan şeriat istememen mümkün değil çünkü teknik olarak şeriatı, yani allah'ın koyduğu hükümleri istemiyorsan zaten müslüman değilsin. bu durumda ya türkiye'nin yüzde 99'u müslüman değil, ya da türkiye'nin yüzde 99'u şeriat istiyor.
ülkedeki çoğu insan güçlü bir ruhban sınıfının ülkeyi ele geçirmesini, dinin siyasi oyunlarda kullanılmasını, her türlü pisliğe alet edilmesini istemiyordur. kendi dinini vicdanına göre yaşamak istiyordur. gayet de doğal bir durumdur.
kaldı ki, bir ülke yönetim biçimi olarak şeriat kuran'da geçmemektedir. kişisel bir yorumdur. kişiler de yanılabilir, dedikleri de farz değildir. reddetmek de islamiyeti reddetmek değildir.
çok doğru bir tespittir, şukular şelale. müslümanım diyen bir adam şeri hukukları kabul etmek zorundadır. Allah'ın hukukundan daha ötesi olmamalıdır müslüman kişi için.
seriat; iki şekilde incelenebilir. 1. kuran ın koydugu ve uygulanan yasalar. 2. kuranın koydugu kuralları kendine göre yorumlayıp çıkarları için kadınları köle yapan, onlar öldükten sonra bile cinsel ilişkiye izin veren, kadın sünneti gibi çağdışı iğrenç ugyulamaları kuran a dayatan kişilerin şeriatı vardır.
unutmamak gerekir ki şeriat kadınları kısırlaştırın onları köle yapın onlarla öldükten sonra bile karınız diye ilişkiye girin demiyor.
aslında biraz zeki olmakla bu iş çözülebilir. şeriat toplumun genel kurallarını koyar. gerisini de hukuk kuralları oluşturur. bu ikisinin çeliştiği noktalar giderildiği sürece sorun kalmaz. bakın şeriat istiyorum holollololo demiyorum sadece ikisinin birlikte olmasının imkansız olmadıgını belirtiyorum. şuan arabistan iran suriye çad gibi ülkelerdeki şeriat, vahabilerin uydurdugu kuranı işine geldiği gibi yorumlama ile oluşan şeriattir. gerçek olan şu ki; allah kullarına kötülük yapın diye emir vermez.
şu gün sözde değil allah'ın emrettiği gibi saf şeriat ilan edilse ortaya çıkacak belki de en büyük sorun kadın-erkeklerin birlikte bulunduğu ortamlarda sorun yaşanır. he bi de kadınların eşlerine karşı 'giyim kuşam' konusunda sorun yaşayacağı aşikar. ama şeriatte ahlak polisleri açık giyinenleri tutuklamaz çünkü kadınlar eşlerine (beşerde) ve allah'a karşı (tamamen) sorumlular. kocası izin veriyorsa kimse karışamaz sonuçta dinde zorlama yoktur. kimin namuslusu ise kadın ona karşı sorumludur yaşamında. tabi allah'a biat etmek şartıyla.
kısacası saf kirletilmemiş şeriat olan bir ülke yok. eğer ki olursa, yanına hukuk kurallarını da almak zorundadır. ve bu durum feminizmin en büyük savaşını başlatması anlamına gelir.
bu önermeye gelirsek de; türkiye'nin %99 u aslında zaten şeriati kısmen yaşıyor. allah'tan korkusu olan onun kur'anını bilenler zaten emirlerine uyuyor. yanında %100 ün uydugu hukuk kuralları da var.
insanların anlamamakta ısrar ettiği nokta, bu iddianın tamamen objektif temellere dayandığı, kişisel bir isteği belirtmediğidir. o yüzden "madem istiyorsun iran'a gitsene" türü laflar konu dışıdır. mesele, şeriat, yani allah'ın hükmü ile yönetilmeyi istemeyen, insan kanunlarını allah'ın kanunlarına üstün tutan kişinin müslüman kalamayacağıdır. bu da kimsenin değiştiremeyeceği temel bir kaidedir.
bunun mantıksal sonucu, türkiye'nin yüzde 99'u müslümansa eğer, türkiye'nin yüzde 99'unun şeriat istediğidir. ya da türkiye'nin yüzde 99'u müslüman değildir. aslında bunun en geniş tabiri, türkiye'deki müslümanların sayısı, türkiye'deki şeriat kanunlarını isteyenlerin sayısı kadardır.