Olası bir sonuçtur. istatistiksel bilgi her zaman doğruyu tam olarak yansıtmayabilir. işi olmayan insanda gayet mutlu olabilir örnek ben.
bi de şu vardır; bu istatistik, 14 şubat günü, sokakta sevgilileriyle gezen insanlardan alınan bilgiyle yapılmışsa az biledir.
sadrazam padişaha gelmiş;" şevketlum, hazine tam takır kuru bakır" demiş.
padişah da; " vergileri arttırın, sonra gidip halk ne yapıyor ona bakın" demiş.
sadrazam vergileri arttırıyor, tebdili kıyafet halkın arasına karışıyor. sonra gelip padişaha rapor veriyor;" padişahım, halkın morali çok bozuk, suratlar bir karış".
padişah:" iyi " deyip konuyu kapatıyor.
bir böyle iki böyle, sadrazam bir kez daha vergileri arttırdıktan sonra halkın içine karışıyor sonra nefes nefese saraya geliyor.
"şevketlum, halk bir sevinçli bir sevinçli sormayın gitsin, nereye gitsem oynayıp coşan insanlar gördüm" diyor. olanları dinleyen padişah hemen emir veriyor;" çabuk vergileri indirdiğinizi ilan edin, yoksa bu delilerin bizi alaşağı etmeleri işten bile değil"
ana fikri de yaziim mi?
ay sinirlerim bozuldu gülmesini mutluluk belirtisi olarak gösterirsek eğer, mutluyum, mutlusun, mutlu.
-ay bak görüyo musun yine sinirlerim bozuldu benjamin.
-cevat abi, kriz var, işsizlik tavan yapmış, eve götürecek ekmek yok. nasıl mutlu olmayalım allasen!
memleketteki enflasyon oranını kiremit tozuna veya şerit testereye göre belirleyen zekasız kurumun
halkı da zekasız zannetmesi ile yaptığı istatistiğin sonucu. sokaktaki aç kediler bile götleriyle gülmektedir sonuca.
edit: istatistiği bilkent üniversitesinin otoparkında yaptılarsa doğru sonuç almış olabilirler. hatta bende istatistik yaptım sonucunu söyliyim. 2 kişiye sordun birinin işleri iyiymiş diğerinin ki kötü. demekki memleketin esnafının yüzde 50 sinin işleri süper.
tabi tabi.
ülkemizde işsizlik diye bişey yoktur, kıçımızdan uydururuz.
milyarlarca dolar dış borcumuzda yoktur,
amerika'nın elinde maymun olmamışızdır,
kişi başına düşen milli gelir onbinlerce dolardır,
özelleştireler yapılmaz, herşey bu vatan evladına kalmıştır,
topraklarımız satılmaz,
terör diye bişey yoktur,
kardeşi kardeşe vurdurmakta yoktur,
üniversitelerden mezun olan her öğretmenim hemen ataması yapılır,
her üniversite mezununa istihdam sağlanır,
açlık sınırının ne olduğunuda bilmeyiz,
töre cinayetleride işlenmez,
doğuda her köyde bir okul,her şehirde bir üniversite vardır,
kısacası gül gibi yaşarız gül.
ülkenin yüzde 86'sı mutsuz gerçeğini hangi anketler, tersine çevirebilir acaba.
"madem mutlular, artırın vergileri, artırın işsizliği..ben bu adamların gülmelerine tahammül edemiyorum" politikalarının üretilmesine neden olan ankettir.
bu ülkenin %86sı mutluysa geriye kalan %14lük kısmın mutsuz olmaları için ne gibi sebepler var çok merak ettim şimdi. herhalde %14lük kısım tuttuğu futbol takımı yenilince duvarları döven kesim olsa gerek bir onlar üzülür bu ülkede diğer herkes şen şakrak işsizlik oranımızı değil iş verenlik oranımızı tartışıyoruz biz zaten hep o kadar iyiyiz yani düşünün işsizliği felan aştık artık.