krizin adı 2009 bankacaılık krizidir. 2009 krizi olduğu için dünya da çoğu ülke büyüyerek geçirmiştir 2010u. bunu amd nin intelin appleın microsoftun açıkladığı rekor karlardan da çıkarabilir insanlar. batanlarda batmışlardır.
mesele krizin türkiyeyi teğet geçmemiş olmasıdır. geçen sene yaşanana krizde türkiye tarihin en büyük küçülmesini yaşamıştır.
yere düşen top zıplar, ekonomi de aynıdır. öyle herkesden önce atlayıp zıplama hoplama ile ekonomi yönetilmez. bu büyüme de reel olan aktfi olarak büyüme katılan değerler de senin ne kadarının kontrolüne sahip olduğunda aslında.
yani byümenin ne kadar ısenin tarafından manipüle edilebiliyor, ne kadarı senin haricindeki sebeplerden kaynaklanıyor.
öyle rakamı söyleyip, aynı dönemde başka etkenlerin büyümeleri ile karşılaştırıp onlara göre küçülmeyi ortaya koymadan ekonomi ilanını zaten sadece akp yapar.
istatistiklerin ne kadar yanıltıcı olabileceğinin en büyük kanıtıdır.ülkede tarımın, hayvancılığın durumu ortada iken insanın inanmak isteyip inanamadığı durum.
türkiye'nin oransal olarak çin'den daha az büyüdüğünü gösteren istatistik. ancak bir çok ülkeyle kıyaslandığında gayet yüksek bir orandır. çin'den bahsediyoruz, 1.3 milyarlık nüfusu ve bizimkinden çok daha ucuz iş gücüne rağmen dağın fare doğurmasını bekleyemeyiz. krizden çıktığımız için bu kadar büyümüşüz. allah akıl fikir versin. çok değil bundan 8 sene öncesine kadar her fırsatta koşa koşa krize giren bir ülke olarak, her küçülmeden sonra bu kadar büyüseydik abd ile kafa kafaya gelirmişiz demek. tabiki kriz ekonomisinden çıkışın etkisi olmuştur. ancak en fazla 4-5 puan etkisi vardır. kriz falan olmazsa önümüzdeki yıllarda gerçek oranları da görürüz. olumlu ve yeterli bir oran.
not: fakir fukaranın büyümesi için önce ekonominin büyümesi gereklidir. daha sonra zincirleme olarak işsizlik oranı düşer ve en son vatandaşın cebine para girer. ekonomi yeterli büyüklüğe ulaşmadan aş, iş, para beklemek hayalperestliktir. kapitalist sistemlerde imkansızdır. işsiz olan nüfusa iş verecek kadar patron olmamasından kaynaklanır. bu da bu sistemin yumuşak karnıdır. yapacak bir şey yok bekleyeceğiz. şimdiye kadar bu kadarını da görmedik hafız.
nasıl salak bir karşılaştırma, bir de bu salak karşılaştırmaya bakıp daha çok çalışalım diye gerinen, nurtopu gibi nurlara boyalı usd yeşili iman sahiplerimiz var ki onların ekonomi anlayışından el-ilah bizi korusun.
istikrar arayacaksın. istikrar. ekonomi de istikrar. yoksa yoktur varsa vardır. bir sene küçülürse zaten öteki sene büyüyecektir. saçmalamayacaksın.
komik bir veridir. şöyleki bundan önce ekonomisi % 20 lerde küçülen uzak ara en büyük çöküşü yaşayan ülke türkiyedir. şimdi ise % 12 büyüme yaşandığı söylenmektedir. hemen matematiksel anlatalım.
100 liranız var ve % 20 küçülmeyle artık 80 liranız oluyor sayın vatadandaşlar
80 lira % 12 değer kazanıyor ve birden 89.6 liranız oluyor.
halbuki 2008 sonbaharında elinizde 100 liranız vardı.
hükümeti eleştirmek için yer arayan saldırganları bittabi memnun etmemiş durumdur.
zira onlara göre bu durum "kağıt üzerindedir"... eğer türkiye ekonomisi küçülseydi bunlar kalkıp da "kağıt üzerinde" demezdi. ne derdi? "halk aç, işte son rakamlar da ortada. ama bu akp tebaası rakamlardan anlamaz koyun lan onlar." derdi. ama şimdi rakamları iplemiyorlar. karakterlerine uygun davranıyorlar.
galiba bu gün 4.kattan kendini atan bir esnafı izlemek durumunda kalmamın sebebi tam olarak bu. evet, sanırım adam büyümede çin'i geçemememizi yediremedi gururuna.
yeni is sahalari yaratilmis midir ?
sanayici yeni yatirimlara girebilmis midir ?
ciftci urununu satip borcunu odeyebilmis midir ?
fakirlik sinirinda herhangi bir degisiklik olmus mudur ?
orta direk tabir edilen sinifta bir gelisme olmus mudur ?
bunlara olumlu cevap verilebiliyorsa o zaman buyumenin bir anlami olur. yoksa bende buyuturum kagit ustunde.