evet doğrudur efendim türkiye son 10 yılda %58 büyümüştür ama işin içinde bir de cari açık dediğimiz olay vardır ki bu konudan bağımsız düşünülemez.
(bkz: cari açık)
bir kısım ulusalcı, kemalist ve laik(ci) cenahın sistematik olarak saldırdığı, hazmedemediği büyük gerçektir. bu gerçeği, iran, rusya ve yunanistan bile görmüştür. iran ın terör desteği, yunanistan ın krizden çıkma tarifleri alması, rusya nın suriye için Türkiye ile arasını bozmak istememesi türkiye nin bölgesel bir güç olma yolunda emin adımlar atmasında gizlidir.
bu gidişatı durdurabilecek enstrümanlar devreye sokulmasına rağmen necip türkiye cumhuriyeti milleti bu oyunlara kulaklarını tıkamıştır.
yapılan seçim anketlerine göre ak parti %53 ile yine ve yeniden türkiye cumhuriyetinin göz bebeğidir.
-suriye de düşen uçak,
-artan terör olayları,
-iran dan sızan teröristler
büyemeyi durdurmanın bir parçasıdır. bu millet bu oyuna gelmez!
gelmeyecektir.
haberde de belirtildiği acayip büyüyoruz. peki bana balık tutma balık tutmasını öğret diyen adam da kim? kim olacak içimizdeki irlandalılardan birisi zira bizim öğrenip üretmemizden bahsediyor galiba.
türkiye'nin petrolü mü var ?
türkiye'nin doğalgazı mı var ?
türkiye'nin teknolojisi mi var ?
türkiye'nin tarımı mı var ?
türkiye'nin hayvancılığı mı var ?
türkiye'nin madeni mi var ?
türkiye'nin ne özelliği var da yüzde 58 büyüyoruz ?
demek ki bizi bir zaman sonra sikecek bir politika izliyoruz hadi hayırlısı.
doğrudur. büyümüştür. hem de avrupada ki krize inat bunu başarmıştır. yani yanı başımızdaki dünya gerilerken biz büyümüşüzdür. fakat maalesef bu sonsuza dek sürmeyecektir. çünkü global kriz her büyük ekonomiyi etkilediği gibi bizi de etkileyecektir.
1 aylık 2002 yılını değerlendirmeye alamayacağımız için 2003 yılından 2012 yılına kadar ki akp iktidarı döneminde yaşanan ekonomik büyüme rakamları bunlardır.hazine bakanlığı verileridir. yani kaynak başlık sahibinin poposu değildir.
haliyle ortada %58'e varan bir büyüme yoktur.zaten böyle bir rakamda verilmez.mantığa terstir. akp iktidarı döneminde büyüme yıllık ortalama % 5,3 şeklinde olmuştur.
2012 yılının ilk 6 aylık büyüme rakamı %2.9 dur. bunun yılın ikinci yarısında dahada düşebileceği tahmin ediliyor zira temmuz ve ağustos verileri beklentilerin de altında çıktı. bu yılıda 2.9 yada 3'lük bir büyümeyi baz alarak totale katarsak 5,1 civarı bir büyüme ortalaması söz konusu olur.
peki o tırt devrimler diye şakirtin aşağıladığı döneme bakarsak;
türkiye ekonomisi 1923-29 arası genel olarak %11, 1930-38 yılları arasında ise yıllık ortalama %6 büyümüştür. yani her türlü akp dönemini katlar.üstelik harap bitap savaştan çıkmış bir ülke,okuma yazma oranı %7 olan bir ülke,sanayisi hiç olmayan bir ülke ile bu büyüme rakamları gerçekleştirilmiştir.üstelik 1923-29 arası sanayi üretimi %8, 1930-38 arası ise %11,7 artmıştır.
dolayısı ile mevcut genel büyüme rakamlarından öte sanayi üretimine bakmak gerekir.zira esas büyüme budur.akp'nin yıllık ortalama 5.1'lik büyümesi bir anlam da ifade etmemektedir yani.çünkü sanayi üretimi son 10 yılda sadece %3.4 civarı artmıştır.
ayrıca mustafa kemal atatürk döneminde türkiye ekonomisi genel olarak ortalama 8,5 civarı büyürken bir yandan da onlarca fabrika açılmış, onlarca fabrika ve maden işletmesi millileştirilmiş,3500 km'lik demiryolu döşenmiş(öyle mevcut rayları değiştirerek hızlı trene uygun hale getirmek değil eni konu sıfırdan demiryolu yapılmıştır),tarımda,sanayide ciddi ilerlemeler kaydedilmiştir.
oysa akp şu son 10 yılda ne kadar cumhuriyet döneminde yapılmış fabrika kuruluş varsa hepsini haraç mezat satmış, hiçbir fabrika açmamış, 2002 sonuna gelindiğinde iç-dış borç toplamı 220 milyar dolar olan ülkenin iç-dış borcunu bugün itibariyle 600 milyar dolara çıkarmış, yıllık cari açık 100 milyar doları bulur hale gelmiş ve ekonomiyi tamamen düşük kur yüksek faiz sarmalıyla sıcak paraya mahkum bir hale getirmiştir.
sonuç itibariyle türkiye ekonomisi freni patlamış kamyon gibi yokuş aşağı inmektedir.coninin gönderdiği paralarla dönüyoruz.o da haliyle emirler yağdırıyor.normaldir para alan emir de alır.ancak coninin ekonomiside eskisi gibi değil.o da ara ara tökezliyor o zaman zaten biz hepten sıçıyoruz.2008 krizinde olduğu gibi.
sadece şu yukarıdaki yıl yıl ekonomik büyüme verilerine baktığımızda krizin adım adım yaklaştığını görmek zor değil.malesef 2013 yılı çok zor geçecek.100 milyar dolar cari açıkla daha fazla yol almak imkansızdır.Allah sonumuzu hayretsin.
ekonomi bir tas su gibi. içinde su var. daha büyük tas almış eline türkiye. aynı miktarda suyu dökmüşsün. sonra bakıp ekonomi büyüdü be diyorsun. evet yüzeyin genişlemiş ama su miktarın aynı olduğu için aslında sığlaşmış da. ha diyebilirsin ki artık daha fazla su alabilecek durumdayız alalım. o olabilir ama bu kafayla olur mu? olmaz lan dalyarak.
gazetelerde okuyoruz. kadın kocasını evlendikleri günün sabahında doğramış. adam karısını evlendikten sonraki gün hafta içi kesmiş. neden? çünkü adam düğün masrafları için düğünde takılan altınları satmış/satmak istemiş. kadın olmaz demiş vermemiş. doğraşmışlar karşılıklı.
şimdi türkiye ekonomisinin büyümesine bakıyorsun yüzeysel tabi rakam hiç bir şey anlatmıyor. ama büyümüş mü? evet yüzey genişlemiş. ne olmuş giren para artmış. nasıl artmış? daha fazla şirket mi açılmış? istihdam mı artmış? ihracat artmış, ithalat azalmış mı tam tersi mi? Şehirlileştirdiğin insan sayısı mı artmış? tarım hariç istihdam mı artmış. tarım ürünleri artarken tarımda istihdam düşmüş mü? bunlar güzel değerler. ama hiçbirisi yok. hepsi de tam tersi durumda. var gözüken istihdam artışı da, devletin bastırması sonucu ssksı yapılan işçiler. yani zaten çalışıyor olanlar. kayıtlı istihdam artıyor. istihdam değil. işsizlik daha fazla aslında.
peki para nereden geliyor? basit işte. hanımın altınlarını satarsan paran olur borçlarını ödersin. havuzunun yüzeyini büyütmüş olursun bir süreliğine. ne zamana kadar altınların bitene kadar. Devlet satabileceği herşeyi satmış özelleştirme yapmış, parayı cebine koymuş kamu maliyesi borçlarını ödemiş. süper. süper de altınlar bitince kadın dırdır edince kadını doğrayacak mı devlet te? o belli değil henüz.
reel bir büyüme değildir. spekülatif ataklarla piyasaya giren döviz ekonomiyi şişiriyor, balon ekonomisi derler buna. türkiye hangi kalemlerde mal ihraçlarına başladı bu ihraç ürünleri nelerdir? söyleyin hele, otu bile ithal eder ülke olduk. taşıma suyla değirmen dönüyor da bize yararı ne hayatımıza devam etmek için dışarıdan gelen paraya bakıyoruz bir geliyorsa 10 ödüyoruz. ekonomi bilmiyorsunuz anladık, bari susun da rezil olmayın.
bu ülkede hiçbir şey değişmedi. imf tekrar geliyor ülkeye, konuşacaklarmış. tayyip gene söyler bu sefer borç vereceğiz diye, artık para almıyoruz diye. gözlerden kaçmasın belediyelerin tonla borcu var ve bu borçların kefili türkiye cumhuriyeti devleti. kapiş öyle okumadan araştırmadan gelmeyin sırıtıyor laflarınız.
sıcak para kesildiği anda cumhuriyet tarihinin en büyük düşüşünün yaşanacağına işarettir.ayrıca 10 yıl öncesine göre hala pahalı olan pahalıdır,ucuz olan ucuzdur.rakamlarla oynayarak ekonomi iyileştirilmez.kışın güneş şemsiyesi üzerinden, yazın soba borusu üzerinden enflasyon hesaplarsanız yüzde 58 çok büyük başarısızlıktır ama bu durumu da bir şekilde örtbas edebiliyorsunuz.
not: ufak at da civcivler de yesin.
mantık hatalarıyla dolu olan zılgıt, yüzde 58 büyümenin yalakalın şike teşvik alanında olması yüzde yüz onları aşması durumudur, lakin bir ülke son 10 yolda yüzde 58 büyüyor ise, asgari ücretin 701 lira, açlık sınırı 1768 lira olmaması gerekir.
%58 büyüme diye bir şey yoktur.
o yüzdelerin hepsini toplayınca 58 ediyor olabilir ama o zaman yüzde değil belki bir milyonda, belki bir milyarda 58 den bahsediyor olabiliriz. çünkü her senenin yüzünü toplayınca elde edeceğimiz toplam bize istediğimiz oranın paydasını verecektir.
