hep sorduğum sorudur. Türkiye neden bir apache helikopter üretemiyor neden tank üretemiyor neden silah üretemiyor neden savaş jeti, uçak gemisi üretemiyor. Burda atıp tutuyorsunuz savaş çıksa ortalığın anasını tükeriz bıdıbıdı... Nasıl tükeceğiz ulan?
osmanlı torunu olduğumuz için gerek yoktur. çünkü osmanlı torununa dokunan herşey insana dönüşür ve o da bir osmanlı torunu olur. bu yüzden hiç gerek yok çünkü birimize kurşun değse kurşun hemen insana dönüşür ve osmanlı torunu olur türkler böyle ürüyorlar.
doğru değildir, türkiye kendi silahını üretiyor ama tabiiki her silahı değil. ayrıca çanakkale de, kurtuluş savaşı nda silah üretmiyorduk ama genede tüktük ortalığın anasını.
türkiyenin en saygın en güvenilir kurumu diye yıllarca kendimizi avuttuğumuz ordumuzun yani milli savunmamızın bağımsız olamamasından dolayı yıllar yılı ömrü cumhuriyeti irticadan ve mürteciden kurtarmakla geçen son derece madalyalı,çağdaş, modern subaylarımız ve o subaylarımızın pık deyicisi bürokrat ve siyasetçilerinin sayesinde vuku bulmuş dramdır.
abd izin vermediği sürece türkiye bi sik üretemez.sadece yeni çıkacak olan f 35 lerin motorunu üretiyoruz oda abd kontrolünde.ayrıca italya ile ortak yapılan helikopteri türkiye üreti oda abd izni ile.
savaş uçağı denilen şey şimdi başlasan 50 yıl sonra adam gibi işe yarar şekilde üretebileceğin bir makinedir. biz bu konularda çok geç kaldık ama ben ümitsiz değilim. özellikle altay tankını ve anka insansız hava aracını birkaç nesil daha geliştirebilirsek bu birikimle uçak da yaparız ilerde...
tek başına tsk'nın ayıbı değildir. siyasi iktidarların ve türk gençliğinin ayıbıdır daha çok.
satın aldığımız füze, uçak, silah vb. materyellerin kullanım insiyatifine tek başımıza sahip olamadığımız gerçeği düşünülürse bir an önce kurtulunması gereken bir ayıptır.
bir füze alıyorsun, kodları satın aldığın devletin elinde. o isterse kullandırıyor, istemezse kullandırmıyor. seni borçlandırıp istediği gibi kullanan mafya babalarını anımsatan bir durum.
türk mühendislerinin ayıbıdır.işçi yukarıdan gelecek emiri bekler.üretim yapar.üretim olması içinde mühendislerin bişeyler üretmesi gerek.tabi bizim türk mühendisler yan gelip yattığı için bişey üretemiyoz tabi.tabi her mühendisi eleştirmiyorum o ayrı.
şişirdiğimiz şu renkli balonlardan kullandığımız mause padlere kadar her bok capon malıyken,kıçımıza giydiğimiz donu bile yurtdışından ithal edip yerli piyasanın amına koyan bir ülke için: "savaş uçakları ve silahları neden bizim ülkemiz de üretemiyor" feveranı fazlaca ironiktir.nokta.
Aslında istenilse üretilebilir. Fakat olaya şu yönden bakmak lazım.
Ya dışarıdan lisansını alıp yerli üretim yapıcaksınız -ki bu da zaten yapılan-
Ya da kendiniz tasarlayacaksınız.
Türkiye ufaktan ufaktan tasarlama kısmında bir kaç atılım yapıyor zaten.
Şimdi tutup bir Tank yapmaya kalkıştınız. Kaç tane tanka ihtiyacınız var? 500.
500 tane tank için sıfırdan bir tank tasarlamak Ar Ge olsun, deneme süreci olsun gerçekten çok maliyetlidir. 500 tane için sıfırdan tasarlamak masrafını kurtarmaz.
Yurtdışında satabileceğiniz bir pazar var ise (Ki Koskoca Amerikan Abrams'ları, Alman ve Rus tankları gibi bir pazarda yer edinmek...) o zaman üretirsiniz. Ancak dış piyasada satamayacağınız bir ürün için böyle büyük bir masrafa girmekte bir saçmalık olur. Günde 1 litre süt almak için inek beslemeye benzer bu durum.
Tutun ki başka bir örnek vereyim. Kamyon mesela.
Amerikan Ford lisanslı fakat Yerli üretim Ford Cargo'ların hali zaten ortada iken, sıfırdan bir kamyon tasarlayıp bunu dış piyasaya sürdüğümüzde karşımızdaki rakip firmalar:
Scania, Man, Iveco, Mercedes&Benz, Renault, Daf, Volvo
Bu pazarlarda, Rusya'nın ZIL ve Kamaz'ı dahi tutunamazken (Ki Kamaz 1.900.000. kamyonunu 2008'de üretmiş bir firmadır, ZIL ise 1916 yılında kurulmuş, kamyondan spor otomobile, otobüsten limuzine pek çok araç üretmiş bir firmadır) yeni ürettiğiniz bir kamyonla da tutunamayacağınız aşikar (Ki montajınızın kalitesi Merco ve Cargo'larla gözler önündeyken)
Böyle bir durumda, sıfırdan yeni bir tasarıma kolları sıvamak taşın değil, dağın altına elini koymaktır adeta.
(bkz: devrim arabaları)
filmi izlediyseniz ankara tayyare fabrikasında 112 farklı model uçağın hemde 2. dünya savaşından önce üretildiğini bilirsiniz. yani aslında yapmadığımız veya yapamadığımız iş değil
çok ilginçtir. türkiye savaş uçağını dahi üretemiyorken, abd-israil'den uçak alıyorken, hatta israil'e kaptırdığı uçakları geri alabilmek için yırtınıyorken; iran abd-israil'in uçaklarını düşürüyor. hatta düşürmek değil indiriyor.
(bkz: 88 yıllık türkiye vs 31 yıllık iran)
Üretebiliriz fakat hükümetimiz nedendir bilinmez ama hep dışardan alma ihtiyacı duyuyor. Acaba Türk işi savaş uçaklarının dayanıklılığından şüphe mi duyuyorlar yoksa Amerikanın etkisinde kaldığımız için mi?
türk insanının laiklik, başörtüsü, vatan, millet, sakarya tartışmalarından zaman bulamamasının sonucudur. hala üniversitelerde çocukların giyim tarzına müdahale eden yobaz insanlar var.
