Yapılan araştırmaya göre türkiye, çin'den sonra sahte mal üretiminde dünya ikincisiymiş. sanıldığı gibi birinci çin. türkiye, ilk sıraya gelebilir mi? Zor.
dünyanın o meşhur markaları bizim paramızı ütüyorlar şu anda. bizde illaki bölüşelim diyoruz. onlar vermemek için yırtınıyorlar. bizimkilerde arka kapıları kullanıyorlar. anların ki legal bizimkisi illegal terk fark bu. ama soygun aynı.
onlar bizi gözümüzün içine baka baka hemde yasal/resmi/kanunen soyuyorlar.
bizde intikamımızı böyle alıyoruz.
ödeşiyoruz aslında sadece.
serbest piyasa.
şimdi olaya farklı bir açıdan bakmak lâzım. bundan 20 yıl önce japon malları ile çöpün bir farkı yoktu. günümüzün çin malı gibiydi. ancak sonra sonra taklitten, taklit ettikleri şeyleri geçen ürünler çıkarmaya başladılar. şimdiki japon kalitesi mâlumunuz.
şimdi bunu çin yapıyor. çin'in durumu farklı tabiî, japonya gibi üretme sevdalısı değil. ancak onlar da bu ara iyi markalar çıkarmaya başladılar lenovo gibi. devam ettirirler mi bilmem.
türkiye ise direkt japonya gibi. taklit ile başlanmazsa üretecek düzeye erişmek imkânsız. havadan düşmüyor bu tecrübeler.
zaten laleli'de falan yaşayan varsa bilir, buradan üretilen tekstil ürünlerinin çoğu italya'ya gider. bir çoğuna marka basılıp türkiye'ye geri götürülür, 8-9 kat pahalı olur.
yani oralardan çakma diye alınan bir çok tekstil ürünü aslında çakma değil, aynısı. yalnızca marka basılmamış hâli.
tekstil dışında çok bilgim yok ancak yavaş yavaş oluyor işte. önce çakma, taklit; ardından üretim...