demokrasiyi ihraç ettiği gerçeğinden yola çıkarak zerre kadar anlamadığından, üstüne birşeyler koyamadığından, tarihi ve kültürel dokusuna ters olduğundan dolayı yönelmesi gereken idari şekilllenmedir her bakımdan oligarşi.
türk insanı demokrasiye 19. yy dan itibaren bazı hareketlerle alışmaya çalışmış bu durum 20. yy da cumhuriyetin kurulmasıyla resmi bir boyut kazanmıştır ama insanı ve kültürü buna müsait olmadığı için ve bizahiti biat kültüründen geldiği için demokrasi hep geriye doğru teklemiştir ve alması gereken olumlu şeyler olumsuz tüm yönleriyle toplumun yüzüne çarpmıştır
oligarşi tam da türk insanına uygun bir yönetim şeklidir zira türk insanı sürekli kahramanlara ihtiyaç duymuştur zayıflıklarından dolayı ve kahramansız kendilerini çaresiz sanarlar bu bakımdan tarihin her döneminde bir zümrenin boyunduruğu altında isterik yaşamışlardır ve bundan kıvanç duymuşlardır.
aristokrasi türk insanı için oldukça aristokrat kalmakta ve mümkün görünmemektedir. monarşi türk insanını fazlaca sıkar bir yönetimdir ve teokrasi türkiye mozaiğine ters bir uhreviyat teşkil etmektedir keza komünizm de aynı ölçüde doğrusal bir paralellik gösterir.
bu durumlar neticesinde türkiye nin tarihi ve kültürel kumaşı sağlam bir oligar zümre tarafından yönetilmesi en doğru seçimdir.*
sözlük tarihinin en utanç verici başlığıdır. yıllarca gerçek demokrasinin yerleşmemesi için sürekli darbe yapan cuntacılara kılıf hazırlama girişimidir. postal yalamaktan dili kösele olmuş yazarın türk halkına hakaret etmekten yargılanması gereken sapık fikridir. kendi istedigi parti secimle iktidara gelip dersimde katiam yapamadığı için kuduran fikir fahişelerinin goygoyculugudur. yaşasın demokrasi, yaşasıninadına demokrasi.
seni yöneten zaten belli bir zümredir. bu su götürmez gerçektir. dikkatiniz çekeyim meclise göz atmanızda fayda var ordaki şahsiyetler hep aynı tiplerdir değişmezler zaten onlarda burjuvaziye hizmet ettiklerinden tiplerinin okadar önemi yoktur.
türkiye parlemenenter sistem içinde monarşik altyapılı ama özünde krala ve tapınak şövalyelerine bağlı seksiyon, fraksiyon ve sendikalara dayalı demokratik bir temeli olan anarko faaliyette bir sistemle yönetilmeli.