medya popülerliğiyle artıyor. mesela tüm gazetelerde bir yayınevinin verdiği "aklından bir sayı tut... inanın dünya çapında en çok satan, kitap satış listelerii altüst eden bu kitabı elinizden bırakamayacaksınız." tarzı ilanlar oluşturuyordur bu şahısların okuyacağı kitap listelerini. kendince hiçbir özgün seçimi yok. yanlış olan, dünya çapında çok satan kitapları satın almak değil; hiçbir kitap okumadığı halde, "bu kitabı alayım. zaten çok satmış. herkesin elinde de var. hem havam olur böylece. bir de kitabın dışı bile çok güzel." düşüncesiyle okumaktır. oysa ki bu salak bilmez ki medyanın (daha doğrusu yayınevlerinin) abarttığı bu kitaplar balon gibi fos. mesela birkaç örnek:
-aklından bir sayı tut.
-olasılıksız. konusu ilginç diye "bir şaheser" sıfatını hak etmiyor.
yoktur. olmadığını kafamızı ülkenin hangi coğrafyasına çevirsek görebiliriz. olmadığı için bu halkın birlikte hareket etme yetisi çok yüksektir, fakat birlikte karar alıp hareket etme yetisi sıfıra yakındır. okuma alışkanlığı yoktur ama okutulma alışkanlığı yüzde yüze yakındır.
olmayan alışkanlıktır. daha doğrusu okuma adına pek çok şey vardır ama genel anlamda alışkanlık haline gelememiştir ve daha önemlisi bilinçli okuma alışkanlığı olgusu henüz oluşmamıştır efendim.
hacı adamlar yemeyip içmeyip parayı kitaba yatırmışlar.. toplam 189 iletinin 41inde kitap en çok para harcananlar sıralamasına girmiştir..
türkiyede bir kişi kitaba yılda ancak 0,45 dolar harcıyorken, (bkz: sözlük yazarlarının en çok para harcadığı şey) başlığı altına ileti girenlerin %22si harcadıkları paralanın çoğunu kitaba yatırmışlar.. *
türkiye ortalamasını göz önünde bulundurduğumuzda buradan şu sonuçlar çıkıyor;
kitap okumak güzel şeydir, eğer bu kadar fazla kitap almak istiyorsan D&R dan arkadaş edin valla ben indirimli alıyorum, örneğin 50 lira tutan kitaba 20 lira verdim, deneyin %100 çalışır. *