öncelikle kıbrıs sorununun köküne bakmayan mal beyanıdır.
Kıbrıs osmanlı'nın elinden nasıl çıkmıştır?
Kıbrıs 1878 yılında osmanlı'dan "ruslara karşı yardım" vaadiyle yıllık yaklaşık 92.000 altın karşılığında birleşik krallık tarafından ada kiralanmıştır. daha sonra 1914 yılında birleşik krallık tarafından işgal edilmiştir.
Kıbrıs'ı yunanlılara ya da rumlara kim vermiştir?
1960 yılında Kıbrıs Cumhuriyeti adı altında rumlar tarafından bir ülke kurulmuştur. 1974 te Yunanistan'daki askeri darbe'den cesaret alan rumların sindirme politikası ve katliamları başlamış bunun sonucunda, Ayşe Tatile Çıksın denmiştir.
Şimdi söyle bakalım gavur. Kim kimi işgal etmiş...
türkiye garantörlük hakkını silah zoruyla filan elde etmemiştir. Adnan menderes döneminde imzalanan londra antlaşması ile ada üzerinde diğer iki ülke ile birlikte ( yunanistan, ingiltere) garantörlük hakkı elde edilmiştir. bu antlaşmaya ve garantörlük hakkına göre rumların yaptıkları karşısında türkiye'nin adaya müdahale hakkı bulunmaktadır. rumlar yanlış yapmıştır. türkiye de soydaşlarını savunmak için tamamen hukuki olan hakkını kullanarak adaya çıkmıştır. ayrıca ülkenizden bu kadar nefret etmenize hiç gerek yok.
not: bi zahmet önce garantörlük nedir , müdahale nedir ve de t.c yakın tarihi hakkında biraz bilgi sahibi olun ondan sonra kendi ulusunuza ve ülkenize bok atınız.
böyle bir gerçek yoktur bugün türkiyenin etkisi altında olan bölüm sadece kuzey kıbrısdır, ayrıca buna işgal denmez yunan füzeleri rum tarafında ne iş yapıyosa türk ordusu da orda o işi yapmaktadır. ama keşke bütüna adayı işgal etseymişizde en yazında yaptı dediklerini yapmış olurduk çünkü nasılsa yapmasak da yaptı derler rumlar ve onun pek sevgili uşakları.
iyi olmuştur güzel olmuştur. fazla mal göz çıkarmaz. ufakcık adayı aldık diye işgalci olduk, bazıları dünyayı almaya çalışıyolar onlar da o.çocugu olsun.
haklı bir görüştür. evet etmemeliydik, kendi hallerine bıraksaydık da rumların ebelerine atladığı, kalanlarınında ingilizlerle çiftleştiği, bir avuç toprak üzerinde ne oldukları belli olmayan, türkiye cumhuriyetine düşman bir halk haline dönüşselerdi.
-efendim?duyamadım?zaten öyleler mi? yok canım daha neler...!
kıbrıs türkleri bugün orada varlarsa, büyük ölçüde türkiye sayesinde varlar. rumların yaptıkları eziyetler, ev basmalar, tecavüzler sonrası kıbrıs'a barış harekatı düzenleyen türkiye bugün kıbrıslı türklerin bir bölümü tarafından aşağılanmakta, düşman görülmektedir.
eğer öyleyse; yazık orada verilen şehitlere dedirtir insana.
(bkz: cengiz topel)
kıbrıs meselesinin tarihi hakkında bilgisi olmayanların gerçek sandığı yalandır.
1959 yılındaki londra anlaşması türkiye, ingiltere ve yunanistan tarafından garanti edilecek bağımsız bir devletin kurulması esasına dayanır.
garanti anlaşmasının ikinci maddesi ise türkiye cumhuriyeti devletini işgalci olarak görenlere en güzel cevaptır:
"Yunanistan, Türkiye ve Birleşik Krallık Kıbrıs Cumhuriyeti'nin bu anlaşmanın birinci maddesinde gösterilen yükümlülükleri göz önüne alarak, Kıbrıs Cumhuriyeti'nin bağımsızlığını, toprak bütünlüğünü ve güvenliğini ve aynı zamanda Anayasa'nın temel maddeleriyle kurulan düzeni tanırlar ve garanti ederler."
rumlardan kurtaracaz diye toraklarına grip 31 yıldır çıkmayan bir ülkenin boyunduru altında kalan bir halkın istanıdır. rumlardan kurtuldular türkiye'nin tasmasından kurtulamıyor güzel insanlar.
bir çok konuda türkiyenin yanlış olduğunu hiç utanmadan çekinmeden söylerim. ama kıbrıs meselesi türkiyenin temiz olduğu ender konulardandır. orada yaşananlara gözlerini kapatan bir dünya vardır karşıda. fakat çıkarmadan sonraki yaşanan görüşmeleri falan pek ayrıntısıyla bilmem. o yüzden sonrası hakkında yorum yapamayacağım
türkiye'nin adadan çekilmesinin türkiye'nin stratejik çıkarlarını geçtim kıbrıs halkı için neler doğuracağını bilmeyen zihniyettir.
birkaç örnekle açıklamak istiyorum:
kıbrıs cumhuriyeti içişleri bakanının(Polykarpos Yorgajis) 1962 de yaptığı konuşma:
Rum olmayana, Rum gibi düşünmeyene ve kendisini devamlı bi Rum gibi hissetmeyen Kıbrıs'te yer yoktur.
Makarios'un Panayia'da 4 Eylül 1962'De yaptığı konuşma:
Elenizmin korkunç bir düşmanı olan Türk ırkının bir parçasını teşkil eden küçük Türk toplumu kovulmadıkça, EOKA kahramanlarının görevi bitmiş olmayacaktır.
yetmedi mi sözde Kıbrıs dostu özde Türkiye düşmanları?
Kanlı Noel olaylarında 24 Kıbrıs Türkünün hayatını kaybettiğini ne çabuk unuttunuz?
74 yılındaki Atlılar, Taşkent, Alaminyo katliamlarını ne çabuk unuttunuz?
Siz unutmuş olsanız da bunu Kıbrıs türkleri unutmadı.
Kıbrıs Türkleri Annan Planı ile alakalı olarak kendini kandıranları aşağıya alarak bunu da kanıtlamış oldu. Siz hala ucuz türkiye düşmanlığı yapmaya devam edin. Gerçekler ortadadır.
adanın öbür başından çıkmış olsaydık böyle bir gerçekten söz edilemeyecekti. onun için benim dedemin meşhur sözü vardı şimdi o geldi aklıma: "bir işe ya başlama ya da başladıysan yarım bırakma."
5 yılını o adada geçirmiş,herkesimle ilişki kurmuş siyasi,ekonomik çevrelerle etkileşimde olan biri olarak açıklıyorum millet:
mağusa körfezinde dünyanın en büyük petrol ve doğalgaz rezervlerinden biri bulunuyor.amerika direk saldırıp adayı alamıyacağı için sovyetler birliğinin o dönemki yunanistan üzerindeki etkisini kendi de destekleyerek ada da çıkan olayların fitilini yaktı. e zaten biz de amerikanın dost* ve müttefik* ülkesi olduğumuz için bize silah verdi git dedi soydaşlarını kurtar.nasıl olsa ben senden ilerde oraların kontrolünü alırım hatta sen oraları bana özelleştirisin,zaten yakında eyaletim olacaksın direk.
şimdi benim deli olduğumu düşünüyorsunuz di mi? ergenekonum aslında ben 1 numara benim.*
denize dökülmediklerine dua etmesi gereken rumların saçmalamalarıdır efendim. kimseyi kandıramazlar.
edit: bakın rum kardeşlerim ada diyorum, dört tarafı deniz diyorum, deniz diyorum, deniz.