son 5 yıldır ve 2010 yılı itibari ile de imf'ten borç alan ülkeler arasında imf'ye olan borç yükümlülüğünün en yükseğinin türkiye'ye ait olduğu gerçeğidir.
borç kamu kesimi finansman yollarından biridir. bütçe açıklarını finanse edebilmek için devlet iç ve dış borç verebilecek mercilere başvurur. iç kaynaklar genellikle özel kesimdir fakat kamuya borç verebilecek hemen her yüksek cirolu özel sektör kuruluşu türkiye'de yabancılara aittir ve bu yüzden kamuya gevşek şartlar ile borç vermezler. bu sebeple borç almak için dış ülkelerin ve özellikle de imf'nin kapısı çalınır. stand by anlaşmaları ile belirli sıkı şartlar çerçevesinde imf'ten borç alınır.
arjantin ve brezilya 'nın imf'ye olan tüm borçlarını ödemesi ve imf ile ilişkilerini tamamen kesme kararı alması üzerine ülkemizin aldığı bu kötü ünvan bizi bir 'en'e daha kavuşturdu.
şuanda imf'ye stand by düzenlemeleri dolayısıyla borçlu durumda beş ülke var.
bunların kalan borçları şöyle: dominik cumhuriyeti 359 milyon sdr, gabon 24 milyon sdr, irak 297 milyon sdr, arnavutluk 5 milyon sdr ve türkiye 5.1 milyar sdr'dir.
yani imf'ye borçlu beş ülkenin toplam borcu olan 5.8 milyar sdr'nın 5.1 milyar sdrsi türkiye'ye aittir.
