bugün

başkalarını suçlayan kesimin çok olması. başkasını suçlayarak insanların düzeleceğini zannetmek. suçlama dilinden vazgeçip çözüm üretme kafasına geçilirse belki düzelir. mesela çöp atanlara kızıp öfkelenmek yerine çöp toplamak gibi. (ömrüm piknik ve sahilde çöp toplamakla geçicek bu gidişle *
ileriye gitmek için çözüm aramak yerine sürekli bu ve benzeri konular üzerinden yakınmamızdır.
Kimden geri? Kendimizi kendimizle karşılaştırsak yine mi geri?

Ben, içinde yaşadığım zamanı tınlayıp şu an için konuşmak istiyorum. Teorik olarak fevkalade bir ülkeyiz. Kağıt üstünde ne numaralarımız var! Haricinde şatafatlı yollar, köprüler, binalarımız ve dahi zenginlerimiz de yok değil lakin bunlar hep bütünün gösterilesi yüzleridir. Kayırmacılığın nirvanada olmasıdır yüreğimi burkan. Askeri düzenin nasıl bir egomanyak insanlarla dolu olduğunu kimler biliyor? israflar, bilmem her şeyin yolundaymış gibi davranılması... Kısaca:"iş, aş" deyip de kendini asan adamı hatırladınız mı? Tuhaf gelenekler, tuhaf insanlar... Yine de Türküz, Türkü çığırırız diyoruz.
hiçbir boka yaramayan diyanet işlerinin bütçesi milli eğitimin, milli savunmanın bütçesinden daha yüksek. tarikatçılar cemaatçiler yeniden her yerde yapılanma içerisindeler. neyin ilerlemesinden bahsediyorsunuz. bu siyasal islamcılar ülkenin başına gelen en büyük felalettir.

siz türkiye'nin ciasal islamcılara ve kitlelerine rağmen yıkılmadığına şükredin.
- Bu Vatana nasıl kıydılar -

görsel
coğrafya ve din.
Liyakatsizlik.
Kim diyor geri diye hep yalan.
22 yılda yol yaptık, araba yaptık, yerli tank arazide, yerli uçak göklerde, uzaya bile çıktık. Üstelik Almanya bizi kıs kıs kıskanıyor.
Gelişmişlik düzeyimizle gurur duyun.
Osmanlının çöküş döneminde bile çok klas okullar var, detay vermeye gerek yok, işte atatürk o okullardan mezun zaten.
Peki cumhuriyet neden bir atatürk daha yetiştiremiyor?
Demek ki sorun buralarda öyle çok da uzağa gitmeye gerek yok.
(bkz: kemalist vesayet)
görsel
eğitim, ilim bu değildir.

okuduğunu anlamayan insanlar yetiştirmeye devam ediyoruz.
Herkesin gününü gün etme derdinde olması, ahlaklı insan kalmaması, kolay yoldan para kazanma isteği, hırsızlığın kul hakkına girilmenin, liyakatsizligin artması, normal görülmesi, erdemlerin unutulması. Üretimin hiç seviyeye inmesi.
"Devlet malı deniz, yemeyen domuz/keriz" zihniyeti ile hangi kesim başa geçerse o kesimin dar kadrosunun devlet malını han-ı yağmadan geçirip o malı kendi çevresine akıtması.. Her kesimin bağnaz ve cahillerinin varlığı.. Eleştirmenin ve sorgulamanın amansız düşmanı olan, "bizim şeyhimiz ne derse o haktır, sadece onun yazdıkları okunmalıdır, şeyhi olmayanın şeyhi şeytandır bizim şeyh en doğrusudur" kafasındaki tarikatlar der geçerim kesinlikle şüphesiz..
Ak zihniyet.
- bu tefriği yapamadığımız için -
"Dostların üçtür, düşmanların da üçtür. Dostlarına gelince; Dostların senin dostun, dostunun dostu ve düşmanının düşmanıdır?
Düşmanlarına gelince; Onlar da senin düşmanın, dostunun düşmanı ve düşmanının dostudur?
(-imam- M. Ali Murtaza)
Bencillik ve cehalet.
dinci ırkçı gericilik.
alıcıya ne kadar geçirirsem kardır diyen patron kafası.
takiyeci siyasetçiler.
sağıyla soluyla biat kültürüne sahip halk.
hırsızların yolsuzların rüşvet yiyenlerin baş tacı edildiği bir yerde burnun boktan çıkması mümkün değildir. pisliğin dibinde yaşamaya alışmalısın.
türkiye geri kalmış bir ülke değil bence ama avrupa kadar gelişmiş olmaması ithalattan dolayı falan olabilir. new york'ta daha lüks binalar olabilir.
Türkiye'nin geri kalmak üzere kurulmuş bir ülke olması.
(bkz: Yurtta sulh cihanda sulh)
Siyasal islam. Emperyalistler, sevr ile yapamadıklarını siyasal islamcı işbirlikçileri ile yaptılar. Ülke elden gitti.
Cehalet, din ve bağnazlık..
Türklerin üçkağatci olması.
coğrafya ve din...
ahmak bir şekilde kula kulluğu tercih edince üstelik taa yüzyıl önce Atatürk gibi bir dahi bu halkın prangalarını çözüp alın size özgür bir ülke diye hediye etmesine rağmen bu tercihi yapınca kul olmayı manasızca tercih edince burnun pislikten boktan çıkmayacak köle olanlar köleliği kabul edenler bok içinde yaşamaya layıktır.
"yeni çirkine mahkûm eskinin güzelleri,
Allah kuluna hakim, kulların heykelleri?"

-kula kulluk yetsin artık, bu sömürü bitsin artık-