türkiye nin gelişmesini engelleyen durumlar

    25.
  1. törelere her konuda derinden bağlı olmak sonucu ortaya çıkan bürokrasi ve yeniliklere direnmek, kendi kaynaklarını işletecek kadar bilgi sahibi olmamak olanları da her türlü zorluğa tabi tutup sabırlarını denemek, hükümetlerden evvel bir kurum olarak devlet organlarının taraflı ve hantal oluşu, çözüm üretecek süreçler yerine sorunları büyütmek ve daha birçokları
    2 ...
  2. 29.
  3. 31.
  4. Türkiye'yi gelişim sürecinde olumsuz etkileyen ve gelişim hedefine varmasını zorlaştıran faktörlerdir.

    Aslında tek bir faktör vardır. Türk halkı...

    Evet yanlış okumadınız, türkiye'nin gelişmesini engelleyen tek şey türk halkının kendisidir.

    Çünkü türk halkının kendisi bizzat gelişmeyi reddetmektedir.

    Halkı gelişmiyorsa, gelişemiyorsa, ülke zaten geri kalır.

    Dışarıdan birileri gelip bizi geliştirecek değil ya.

    Türkiye'deki kitap okuma oranı gelişmiş ülkelerdeki ile kıyaslanamayacak derecede düşüktür.

    Gelişmek için atılacak adım çok basit aslında. Okuyacağız...

    Türk insanının kitap okumaya karşı nedense bir alerjisi var. Ben bunu kıt beynimle bir türlü çözemiyorum. Çözebilen varsa lütfen bana da anlatsın. Kitap okumak dendiğinde öcü görmüş gibi bakıyorlar. Türk insanı neden kitap okumaz?

    Kitaplar mı çok pahalı? Evet bazı kitaplar gerçekten dargelirli insanın bütçesine göre çok yüksek fiyatlara satılıyor, bunda hemfikirim. Ama okumak isteyen insan bunu bir şekilde tedarik etmez mi? ikinci el kitaplar ne güne duruyor?

    Belki kötü birşey, emek verene en büyük ihanettir belki ama, bilgiye giden her yol mubahtır mantalitesinden hareketle ve Hz.Muhammed'in "ilim çin'de de olsa gidip haliniz" hadisi referans alınarak, internette mevcut olan e-book'lar pekala bu soruna bir nebze de olsa derman olabilir diye düşünüyorum.

    Hadi toplumun belli bir kesimi internet ve bilgisayar kullanmasını bilmiyor, hadi o nesli mazur görelim. Peki ya lise çağında internette aşna fişna peşinde koşan geleceğin yetişkinleri? Onlar hangi mantığa dayanarak bu kitap fobisini sürdürüyorlar?

    Bizlerin toplum olarak inandığımız fikirleri rasyonel olmasa da körü körüne savunmamız, karşıt olduğumuz fikirleri de anlayıp dinlemeden, değerlendirmeden yorumlamamız, tamamen bu kitap okuma özrümüzden kaynaklanmaktadır.

    Geçenlerde bir çocuk tarafından doğum günü davetiyesi aldım. Biraz kereste bir yapıya sahip olduğumdan, hediye almayı ya da seçmeyi ne severim ne de beceririm. Biraz da patavatsız olduğumdan kendisine ne hediye almamı istediğini sordum. Bahsettiğim çocuk yedi sekiz yaşlarında. Sırıtarak "bilmeeeem" diye cevap verdi. Kitap konusunda aşırı takıntılı biri olduğumdan, "sana kitap almamı ister misin" diye sordum. O anda suratının asılması ve verdiği cevap beynimin yarısını felce uğratmaya yetti "ne kitabı abi ya, biz şey miyiz". Cevabı içerisindeki şey kelimesi ile ne kastetti bilmiyorum ama iyi şeyler düşünmediği kesin. Bu çocuğun evinde kitaplar büyük bir ihtimalle masa ayağı dengeleme aparatı olarak kullanılıyordur.

    Sözlük yazarlarının kesinlikle kitap okumaya alerjisi olmadığını düşünüyorum. Basit bir mantıkla, geyik yapmak için bile belli bir birikim gerektiriyor burası.

    Ama çevremize bunu ne kadar anlatabiliyoruz? insanları kitap okumaya ne kadar teşvik ediyoruz?

    Kitap okumak dendiğinde birçoklarının alay ettiklerini ve küçümsediklerini başka bir başlıkta incelemiştik. Evet hazmedilebilir türden tepkiler değil bunlar. Tamam büyükleri boşverin, onların zaten bizi bir yere götüremeyecekleri aşikar, peki okuma yazmayı yeni öğrenen çocuklarla işe başlayamaz mıyız? Elimizden geldiği kadar...

    Kişisel kanaatime göre fikir çatışmaları bir kenara bırakılıp, pilot seçilecek bir yaş grubuna kitap okuma alışkanlığı kazandırma konusunda herkesin üstüne çok büyük görevler düşüyor.
    2 ...
  5. 40.
  6. aslında muhafazakar insanları liberal miş gibi gösterip, sadece türban konusundaki inat uğruna çeşitli ve önemli kurumların başına getirmek. yahu biz aptalmıyız. bir insan hem muhafazakar hem liberal nasıl olur. ya muhafazakardır ya liberaldir. kavram kargaşası yaratmak gaflet ve hatta hıyanet olacak, türkiye de,cumhuriyet böylelikle yavaş yavaş elimizden gidiyor endişesi doğuracaktır. bu kafayla bu memleket yeni istanbul metrobüsünü her gördüğünde daha çooooooooookk alkışlayacaktır. * * *
    2 ...
  7. 26.
  8. alltan gelen yeni neslin içinin gayet boş olması.
    2 ...
  9. 7.
  10. üretici olmaması ve serbest piyasasının başka ülkeleri zengin etmekten başka bir işe yaramaması.
    zaten gelişime katkıda bulunacak olan bilim adamları, ekonomistler vs..lerin ülkenin pervasızlığından dolayı yurt dışına çıkmayı prensip edinmeleri ve ülkenin işine yarayamaması. (bkz: oktay sinanoğlu)
    iktidara hep kendi paçasını kurtarmayı amaçlayan aç gözlü zihniyetlerin yerleşmesi.
    demokrasi adı altında liberalizmin yerleşmesi ve sınıf ayrıcalıklarının fazla olması.
    iç bütünlüğünün sağlanmamış olması..
    vs.. vs.. vs...
    2 ...
  11. 50.
  12. Adam kayırmadır. Kpss puanı 90 olan adam memur olmaz, 60 puanı olan istisnai kadrodan memur olur sonra torpille giren adam müdürlüğe kadar yükselir, işini bilmeyen memurlar türeyiverir.
    1 ...
  13. 44.
  14. akp' ye oy veren %50' nin hala nefes alıyor olmaları en büyük etkenlerden biridir.
    2 ...
  15. 18.
  16. Demokrasiyi tam olarak sindirememiş, hala farkında olmadan saltanat yanlısı zihniyetler; tanıdık ve akrabaları kaytaran, işin kolayına kaçan, faydalı kitaplar okumak yerine televizyondaki gereksiz programları yeğleyen, "bana dokunmayan yılan bin yıl yaşasın" diyen, orada burada atıp tutan ama sıra icraata gelince fos çıkan, hakkını aramayan ama haktan söz eden, gerçekçi düşünmekten uzak, eleştiriye kapalı, övünmeyi ve bol keseden atmayı seven, tek suçlu olarak "sistem"i öne süren ve yine sisteme boyun eğen, kolay yoldan para kazanmayı amaçlayan, dürüst insanlara "enayi" damgası vuran insanlar güzel ülkemizin gelişmesini engellemekle birlikte onun gerilemesine de neden olmaktadır.
    1 ...
  17. 2.
© 2025 uludağ sözlük