aklı başında, fair play ruhuna gönül vermiş, futbol terörüne karşı, futbola fanatizm gözlüklerini çıkararak bakabilen futbolseverlerin tamamının kabul edeceği önermedir. şöyle ki;
bir takım düşünün... ligin ilk yarısını büyük puan farkıyla önde bitiriyor. devre arasına girildiğinde herkes diyor ki "fb ikinci yarıda her türlü pisliğe başvuracak, temkinli olun". buna rağmen bu takım asla herhangi bir usulsüzlüğe girmiyor, hakkıyla oynuyor, yenebilecekse yeniyor yenemeyecekse puan kaybediyor. şampiyonluğu kaybedince de konuyu türk futbol kamuoyunun takdirine bırakıyor ve asil sessizliğini koruyor.
derken, birkaç cesur savcı çıkıyor, ligin ikinci yarısında dönen bütün dolapları bir bir ortaya çıkarıyor, birçok önemli futbol adamı bu süreçte tutuklanıyor. özellikle fb'nin tüm kirli çamaşırları ortaya dökülüyor. gerçekten de kamuoyunun şüpheli olarak gördüğü ne kadar maç varsa şike ve teşvik primi içeren maçlar olarak ortaya konuluyor. fb ve bjk başta olmak üzere birçok takım risk altına giriyor.
ya trabzonspor? hayır, fb medyasının onları da bu işlere bulaştırmaya yönelik bütün çabalarına karşın bizzat mahkemeler tarafından aklanıyor.
bir takım düşünün ki, rakibi olan takımın çevirdiği bütün dolaplara karşın fair play ruhundan asla ödün vermiyor, gerekirse şampiyonluktan da vazgeçiyor. ve bu sayede de hakkında şaibenin ş'si bile söylenemiyor.
daha bir sene önce anadolu'nun tek şampiyonu olma özelliğini bile gözden çıkararak hakedenin hakkını almasını sağlamak gayesiyle ligin son maçında fb'den puanı alması ve böylece krokodilspor'u şampiyon yapmasından da anlaşılır bir durumdur.
keşke ligimizdeki bütün takımlar trabzonspor'u örnek alsalar.
