araplarla bire bir kıyaslama olacak ise doğru bir söylemdir. türkiyenin ve türklerin en son dostu olabilecek millet, kavim, ırk araplar. böyle söyleyince hemen "ama peygamberimiz araptı hz. ali hz. ömer hz. hamza hepsi araptı" diyenler oluyor. peygamberimizi ve sahabeyi hesaba katmayın mevzu bahis olan onlardan sonraki asırları kapsayan araplar. selçukludan tut osmanlıya kadar, osmanlıdan günümüz türkiye cumhuriyetine kadar biz türklere en çok zarar veren millet bunlar.
arapların bir basamak üstünde israil onun bir basamak üstünde abd onun bir basamak üstünde ingiltere rusya falan gelir. sondan yukarı doğru tabi..
Jonathan Jay Pollard (7 Ağustos 1954 doğumlu), Amerika Birleşik
Devletleri hükümeti için eski bir istihbarat analistidir.
1987'de bir savunma anlaşmasının parçası olarak Pollard, israil'e
çok gizli bilgiler için casusluk yapmaktan ve sağlamaktan suçlu bulundu.
koruyucusu amerikayı bile satan israil başkalarına
neler yapmaz ?? iran operasyonu yaklaşıyor tabii .
onun için israil amigoları da çalışmaya başladı .
69dan... 2000 lere kadar 30 sene boyunca bu adamlarla hiç bir sorunumuz olmadı lan... bildiğin sıfır sorun.
aramızda düşmanlık yaratacak bir şey yoktu... iki ülke olarak bakarsan yine yok.
mesela ikisinin birbiriyle savaşma sebebi olabilecek 1 tek şey bile yazamaz kimse.
aramız ne zaman bozuldu... belli adamlar başa geçince...
aramız niye bozuldu... filistinlilerin bokuna.
30 yaş altının aklı erdikten sonra göre geldiği sırf bu zaman süresi olduğundan... sanıyorlar ki biz hep düşmandık, düşmanız...
yok olm adamlarla kendi aramızda bir derdimiz.
filistin de türkiyenin derdi değil siyasal islamcıların derdi.
ironik bir cümledir. entry de ironiktir. burada asıl söylenen şey, yapılan vurgu, israilin o topraklarda 44 yıl organik tarım yapacağıdır. dikkat edilmesi gereken bir detaydır.
insanı düşündüren bir önermedir. Mayınlı arazinin temizlenmesi işinde israil'in bir çıkarı olmasa hayatta bulaşmazdı bir kere. kaldı ki çok stratejik bir bölgeyi zaten birbirleriyle doğru dürüst geçinemeyen devletlerden birine açmak dış politika konusunda ne kadar yetersiz olduğumuzun göstergesi. Bu adamlar kaza bela Suriye'ye yönelik bir harekette bulunsa zira sıfır noktasında sınırda, ne yapacaksın o zaman ? Verilen bilgilere göre Suriye Türkiye olan anlaşmasına da uymayıp sıfır noktasında çiftçilerine tarım yaptırıyor.
Bununla birlikte israil, meclislerine getirilen Ermeni Tasarısı'nı reddetti. Reddettiği yetmiyormuş gibi bu olayların asla soykırım olarak nitelendirilemeyeceğini belirtti. Bu da yetmedi, bu olayların tartışılma yerinin 3. ülkelerin meclisleri olmadığını belirterek Ermeni diyasporasını kudurttu. Şunu da kabul etmek gerekir ki gerek 2. Bayezıd zamanında olsun, gerek 2. Dünya Savaşı sırasında olsun gerekse başka tarihsel dönemlerde yahudilere türklerin sığınma hakkı verdiğini biliyoruz. israil'in aramızda ne kadar sürtüşme olursa olsun bunu gözönüne alarak bize karşı bir vefa beslediklerini düşündürtüyor. Özellikle sözde ermeni soykırımını tanıyan ilk ülkelerden ilk hükümetlerden biri olan lübnan ve filistin'i gözönüne alırsak.
''ingiltere nin daimi dostları yoktur, ingiltere nin daimi düşmanları yoktur, ingiltere nin daimi çıkarları vardır'' ingiliz parlamentosundaki yazıdır.
Suriye sınırıdaki mayınlı arazinin temizlenmesine ilişkin tasarının meclis'e sunulmasıyla hatırlama şansı bulduğumuz, tüm antisemitist söylem ve eylemlere karşın değişmeyen, değişmeyecek gerçek.
başımız her sıkıştığında olduğu gibi, bu sefer de suriye sınırımızın mayından arındırılması ve tarıma açılması işini dost ve kardeş ülke israil'in üstleneceği söyleniyor.
tasarı yasalaşırsa, sınırdaki arazileri mayından arındıracak israil şirketleri bu arazilerde 44 yıl süreyle organik tarım yapacaklarmış.
hem mayın denen insanlığın baş belası pisliklerden kurtulacağız, hem de o bölgemizde organik tarım yapılacak. bölge kalkınacak, tarım üssü haline gelecek. düşüncesi bile hoş.
orta doğu barışına sürekli katkıda bulunan dostumuz israil'in, güney doğu anadolu bölgemizin kalkınmasına ve refahına hizmet edecek olması gerçekten mutluluk verici bir gelişme.
böylesine stratejik önemi haiz bir iş için israil'in tercih edilmesinin gözler önüne serdiği asıl gerçek ise; türkiye'nin gerçekten güvenebileceği tek dost ve müttefikinin israil olduğudur.