Yerli yabanci tum güç odaklarının isteği ve hedefi olan bir ülke olması. Bundan 10 yil once kendi üretimi ile geçinip kendine yeten bir ulke iken, su anda her alanda dışa bağımlı olmasi.
Karadeniz bölgesini bilenler bilir karadenizde hayat bir çok bölgeden daha zordur. Bu nedenle karadeniz halkı güçlüdür. Tembel adam karadenizde hayatta kalamaz doğa buna izin vermez. Kadınlar çalışır erkekler bütün gün kahvede oyun oynar evet ama kastettiğim yaşamın zor olması ve bu nedenle daha fazla çabalamak gerektiği.
Bizim insanımız verimlilik için uğraşmıyor. Toprak nasılsa verimli diye eski metotlarla üretim yapıyor. Bugün varız yarın yokuz yaklaşımı ile dindarlıktan gelen kadercilikle , bu dünya fani nasılda öleceğiz diyerek batıda olduğu gibi sermaye biriktirmeye gayret etmiyor.
Adaleti sağlayamayan bir devlet de var. Yastık altı deyimi mesela nereden geliyor.
Osmanlıda devlet gelip malına el koyuyor ama dinen yasak olduğu için haram sayılan hareme yani yatak odasına girmiyor.
En güvenli yer yastık altı yani. Bu da demek ki sermaye birikimi için güvenli ve istikrarlı ortam yok osmanlıda. Devlet hanedana alternatif bir aile palazlanmasın iktidara ortak olmasın diye kapital gelişimini bizzat engelliyor.
Türkiye döneminde 60_72_80 gibi askeri donemler de kapital icin riskli dönemler. Sonuçta ekonomi bu haldeyse bunun bir de bu tarafı var.
Tasarruf etmeyen bir ülkeyiz. Bu problem evet . Gelir az olduğu için tasarruf edemiyoruz eyvallah ama geliri olan da bu ülkede yatırım yapmayı bırak birikimini lirada tutmak istemiyor. Bugün devlet bankada duran paraya el koyar mı korkusu duyanlar gidip paralarını çektiler 10 ağustos günü dilar 7.21 olduğunda.
yelle gelen selle gider demiş atalarımız, doğru demişler...
hani 11.000 usd idi ya kişi başı milli gelirimiz, o şimdi 6.000 usd'nin altında.
çalışmadan, üretmeden kısa yoldan zenginleşmek böyle bir şey.