Miktar olarak fazlaca görülebilir, dolayısıyla insanları " amanın tehlike çanları çalıyor " tadında bir duruma sokan borçtur. Fakat insanların gözden kaçırdıkları nokta şudur, dış borcu döndürebildiğiniz sürece kimse size gelipte bir bakkal tavrıyla " yeğenim haydi şu veresiye defterini kapat" şeklinde bir tavır takınmayacaktır. Dış borcun, GSYH'a oranı çok çokm önemlidir. Bugün Yunanistan'dan kat kat borçlu ülkeler bulunmaktadır ama onların GSYH'ı Yunanistan'dan aynı oranda yüksektir. Türkiye'nin de borcu bu yönüyle Yunanistan'dan farklıdır. Fakat tabiki daha tedbirli olmak, ülkenin cari açığını sadece sermaye açığıyla, develüasyon ile kapatmayarak, artık kendi de üreten bir ülke olmakla durum düzeltilmelidir. Bunun önündeki en büyük sorun " Ya ithal etmek daha ucuz kardeşim " mantığıdır. Bundan kurtulmalıdır Türkiye.
hazine sitesinden anlasilacagi uzere 2006 sonunda 197 milyar dolara ziplamis. akp iktidari oncesi 2 yil ve devaminda masallah hizindan hicbir sey kaydetmemis.
Türkiye'nin toplam dış borç stoku, yılın ilk çeyreğinde 15,8 milyar dolar artarak 262,9 milyar dolara yükseldi. (2010) http://www.tumgazeteler.com/?a=3838262
bizden öncekilerin 80 yılda yapamadığını 8 yılda yaptık demişlerdi değil mi?
biz öldükten sonra bizden sonraki nesillere bırakacağımız ve bu nesillerin bize "neden bu adamları seçtiniz" diyerek küfür etmelerine sebep olacak borçtur. ayrıca borç yiğidin kamçısıdır.
benim bile tek başıma üç implant, iki kanal tedavi, bir dolgu ve bir küretaj tedavisi nedeniyle dört bin dolar borcum olmuş. koca türkiye'nin nasıl hesaplayayım?