sayın başbakanımızın balıkesir mitinginde söylediği dişe dokunur tek cümle olan "sosyolog ihtiyacı"nın irdelenmesidir.
tabii önüne gelen herkesin sosyolog ve siyasetçi olduğu ülke için bunu söylemek garip kaçabilir. ama gerçekten bu işin eğitimini almış, araştırmalarını pratiğe dökerek toplumun eğitimine ve kalkınmasına fayda sağlayacak, toplumdaki çatışmaların, cinsiyet eşitsizliğinin, düşük yaşlara inen yüksek suç oranının..vs. nedenlerini ortaya döküp çözüm üretebilecek sosyologlara ve mevcut sosyologların da önünün açılıp, desteklenerek bu yaratılan kaos toplumundan çıkmaya herkesin ihtiyacı var.
at izi it izine karışmışken, millet birbirini bir tivit yüzünden boğazlıyor güzel memleketimde.
muzafer şerif'in hayatı göz önüne alınırsa şöyle demek daha doğru olurdu herhalde: "türkiyenin sosyolojiye ve sosyologlara daha fazla değer vermesine ihtiyaç var". http://en.wikipedia.org/wiki/Muzafer_Sherif
türkiyede sosyal bilimlere bakış açısı malum. öte yandan ne sıradan vatandaş, ne de devletin üst kadrolarını işgal edenler; bu insanların fikirlerine başvurmayı düşünmüyorlar, yıllarca bu bilime, bu disipline katkıda bulunmaya çalışmış insanlara saygı duymuyorlar. öyle olunca da, elin oğlu sadece toplumsal çatışmalarını çözmekle kalmıyor; aynı zamanda gelecek jenerasyonların yönelimlerini de belirlemeyi, şimdiden tahminlerde bulunmayı başarabiliyorlar. biz ise daha burnumuzun ucunu bile göremiyoruz. çünkü hem akademisyenlerimiz bilimsel fikirler üretmek yerine, belli fikirleri destekleyecek normatif iddialarda bulunmayı tercih ediyorlar. hem de sıradan vatandaş, "hobi olarak yine yaparsın" diyerek zeki ve başarılı öğrencileri sosyal bilimlerden uzaklaştırıyor.
bu kadar olaya rağmen hala bu kadar rahat davranabilen milyonluk bir kitle olduğu için gerekli olan ihtiyaçtır. sosyolog ihtiyacının yanında sosyal psikologlara da ihtiyacımız var hatta.
