türkiye nin bölgesinin en güçlü ülkesi olması

entry14 galeri0
    12.
  1. burnunun dibindeki pkk kampları, barzani'den posta yiyen, uçağını düşüren suriye'ye yerinde tepki veremeyen, kol kanat gerdiği filistinlilerin olası suriye müdahalesinde iran ile hareket edeceğini açıklaması, rumlar ve israil'in doğu akdenizi parselleyip petrol alanlarına konması, desteklenen suriyeli muhaliflerin türk tırlarını yakıp ticarete zarar vermesi vb. uzar gider nedenlerden imkansız olandır.

    evladım kafanız mı güzel? güç anlayışınızı gözden geçirin lütfen başlığı.
    0 ...
  2. 11.
  3. biraz kendimizi kandırdığımız durum.

    mavi marmara olayında israile sözümüzü geçiremedik malesef. ne özür diletebildik ne de rahmetli olan vatandaşlarımızın ailelerine tazminat ödetebildik.

    iran'a uranyum zenginleştirme programını durdur desek, adamlar dünyayı iplemiyor bizi mi ipleyecek?

    suriyeye gıkımızı çıkarıyorduk, rusya arkasında durunca bırakın bizi, dünya bile sesini çıkaramadı.

    ırakta ki olan bitenlere yeterince müdahil olamıyoruz.

    lübnanda ki güçler savaşında geri kalıyoruz.

    ortadoğu da kurulma ihtimali olan bir kürt devletinin atılan temellerine engel olamıyoruz.

    bu kritik ülkeler üzerinde rol oynamayı deniyoruz ama bir yerde tıkanıyoruz.

    ''bölgenin en güçlü ülkesi'' sıfatına sahip olan bir ülke bu maddelerde etkili olur, biz henüz bu noktada değiliz.

    ama bir ürdün de değiliz tabi.

    ortadoğuda emellerine ulaşmak isteyen ülkeler bizi yanına çekmek zorunda, bizden destek almak zorunda. bu da kesin.
    5 ...
  4. 10.
  5. 9.
  6. 8.
  7. başınızı kuma gömmeye devam edin.
    0 ...
  8. 7.
  9. amerikanın işine gelirse neden olmasın.
    0 ...
  10. 6.
  11. emperyalizmin gazının sadece iktidarı değil çevresindekileri de etkilediğinin göstergesidir.

    her seferinde
    uşaklar beylerinden emir alır

    sözünü doğrulamak zorundamısınız.
    0 ...
  12. 5.
  13. parasını bizzat kendi verdiği halde petrolünü bile kimden alacağına amerika tarafından karar verilen bir ülke için söylendiğinde insanda saçma salak bir tebessüm yaratan sözcükler kakafonisi.

    (bkz: yok o değilde bunlara inananlar var lan)
    0 ...
  14. 4.
  15. birzamanların süpergücü olan ve dünyanın yarısına hakim olan bir ülkeyi asla tatmin etmeyecek olan olaydır..

    bölgesel güçmüş..

    aman ne büyük başarı ? kim varki bölgemizde ??

    oysa geçmişte tüm avrupa'yı ele geçirip dünyaya hükmedeceğimiz bir dönemde osmanlı'nın yaptığı saçma sapan ve saç baş yolduran hatalar sonucunda gerileye gerileye bu hale geldik..

    atatürk ve arkadaşları sayesinde de şu üzerinde yaşadığımız vatan parçasını zar zor kurtarabildik düşmanın pençesinden..

    şimdi de ''bölgesel güç'' teranesi uydurdular..petrol dönemi yavaş yavaş kapanıyor tabii..

    petrolünü sömürdükleri arap ülkelerinin posası kaldı..o posayı yamayacak enayi arıyorlar..

    o enayi de türkiye...o yüzden ''bölgesel güç'' diye allayıp pulluyorlar..

    savaşmadan ve ortadoğu bataklığına bulaşmadan bölgesel güç olunmaz..

    bizim türkiye olarak böyle bir iddiamız olmamalı..

    biz bilim, teknoloji ve ekonomi olarak küresel güç olmalıyız..

    almanya, ingiltere ve güney kore gibi ülkeler bizim yarımız kadar yüzöçümüne sahip ama ekonomik gelişmişlik olarak bizi 4'e 5'e katlarlar..

    arabın, acemin, kürdün sorunu bitmez ortadoğu'da..bizden uzak dursunlar..sadece ekonomik ve ticari münasebetimiz olmalı ortadoğu devletleri ile..

    eğer bunların siyasi ve askeri meselelerine bulaşırsak hayatımızın hatasını yaparız..
    2 ...
  16. 3.
  17. türk halkını inandırmya çalıştıkları durum.para=güç ise tartışmasız bölgenin en güçlüsü israil diyebiliriz.
    2 ...
  18. 2.
  19. büyük bir krizde sınanması gereken güçtür. o zaman gerçekten güç mü değil mi anlaşılacaktır.
    1 ...
  20. 2.
  21. Tezkere geçmemesine rağmen Irak'ın çatır çatır işgal edilip parçalanmaya hazır hale getirildiği düşünüldüğünde komik kalan önerme.
    2 ...
  22. 1.
  23. iran ve israil gerçeği dururken, üstelik içerde de kürt sorunumuz devam ederken, maalesef pek bi havada kalan önerme. tüketimle büyüyen bir ülke, milyarlarca dolar cari açık, ve tabii ki yolsuzluklar.

    siyasi olarak istikrar yakalandı. neredeyse 10 yıl olacak. bu olumlu bir şey. bölgedeki en laik (israil de dahil buna) ülkeyiz, her geçen gün kürtlere sahip oldukları haklar veriliyor, demokratikleşme adına diğer eksik kalmış adımlar atılıyor, kısaca geçmişiyle yüzleşiyor türkiye. adının hakkını veriyor. ~ türkiye cumhuriyeti
    ~
    diğer taraftan, iran'da da rüzgar oldukça "iyi" yönden esiyor. neredeyse imkansız olarak görülen bir dış operasyon sözkonusu idi. gerçi hala mevcut ama rastladığım hemen her uluslarası amerikalı analistler bunu belki de son çare olarak düşünüyorlar. kısaca, iran-abd ya da iran-israil savaşı ufukta pek mümkün gözükmüyor.
    düşünsenize, iran'ın desteklediği, sadece desteklediği suriye'de olaylar kaçıncı ayına geldi ve muhalifler hala esad rejimine karşı kayda değer bir başarı elde edemedi. hatta söylenenlere göre de her geçen dakika güç kaybediyorlarmış muhalifler.

    neyse. israil'e değinmeye pek gerek yok galiba. alışılmış silah ve teknoloji üstünlüğüyle bölgeyi özellikle de abd desteğiyle kontrol etmeye devam edecektir. zaten altı gün savaşlarından beri sünni ve özellikle de vahhabi araplarla arasında pek bi sorun olmadı. olmayacaktır da. israil için tehdit unsuru olarak kağıt üzerinde görünen şii rejimleri ve tabii ki şii terör örgütleri. tabii yine bunların da iran destekli olduğunu söylemeye gerek yok.

    kısaca, israil yarım yüzyıl önce elde ettiği camp david'i koruma peşinde. ama yine de şu saatten sonra alışılmış amerikan desteğini alabilmek için daha çok efor sarfetmek zorunda, washington dc'de daha çok lobicilik yapmak zorunda kalacak. artık amerikan kamuoyunun da olaylara bakış açısı eskisi gibi değil.

    bu üç sac ayağı ülkenin dışında değerlendirilmesi gereken abd 'de ise tam anlamıyla bi belirsizlik var. yaklaşan seçimlerden dolayı yeni başkan adaylarının hararetli çalışmaları ve halihazırdaki başkan olan obama'nın şu anda belirsiz bir dış politika güdüyor olması sözkonusu. böyle bi durumda da abd'nin bölgeyle ilgili stratejilerinin geçmişten farklı olduğunu, daha doğrusu "değişen bir şey" olmadığını söyleyerek açıklayabiliriz.
    obama'Nın da seçimler dolaysıyla hemen her çevre ile iyi geçinmek istemesi, yani uluslarası arenada "uslu ama güçlü çocuk" imajı çizmeye çalışması da tesadüf değil. yaklaşan seçimler öncesinde kamuoyu yoklamalarında 5-15 puanlık sert düşüşler yaşamakta kendisi. ve bilidiği üzere ekonomik açıdan da işlerin pek iyi gittiği söylenemez abd'de. ekonominin gidişatı ise abd tarih sahnesinde yer aldığ tarihten beri de başkanların kaderini belirlemiş, kilit bir noktadır.

    sözün özü, bölgede en güçlü olmak an itibariyle hem zordur,hem risklidir, hem de bedeli vardır. tabii ki en güçlü olmak iyidir, ancak bunu tarihin kendi doğallığı içerisinde yapabiliyor olmaktır esas olan. tarih, tesadüfü başarıları görmez. sağlam, istikrarlı atılmış adımları görür.
    2 ...