türkiye nin avrupa yı çok kötü sıkıştıracak olması

entry13 galeri0
    1.
  1. malum Avrupa da 5 milyon civarı vatandaşımız var.
    sosyal, kültürel ve etnik hakları kısıtlanmış hatta almanya da falan alman toplumuna entegrasyon adı altında, asimlasyona yakın zorlamalarla karşı karşıyalar.
    keza balkanlar da Avrupa dan aşağı değil. zaten onlarıda katarsak sayı 10 milyona yaklaşır. büyük bir nüfus.
    şimdiye kadar türkiye nin bu konuda pek sesi çıkmadı çünkü diyorlardı ki "siz önce kendi etnik unsurlarınıza haklarını verin"
    aha verdik işte.
    taa kendi kuracakları okullarda kendi dillerinde eğitim öğretim yapma hakkı bile tanındı.

    şimdi türkiye nin zaafı kalmamıştır.

    Avrupa ya diyecek ki,
    oradaki soydaşlarıma haklarını verin.
    -kendi dillerinde eğitim hakkı verin
    -kendi dinlerinin gereklerini yapabilmeleri için koyduğunuz kısıtlamaları kaldırın
    camilerin minarelerinden ezan seslerini dışarıya verebilsinler çünkü ezanın amacı halka namaz saatinin geldiğini duyurmaktır. sen bunu cami içiyle sınırlarsan amacına ulaşmaz.
    -onlara alıştıkları gibi yaşamaları, dillerini devlet dairelerinde rahatça kullanmaları için gereken kolaylığı sağla. senin dilini öğrenmeye zorlama
    ve daha bir çok hak.

    şimdi bunları parça parça hayata geçirmelidir.
    4 ...
  2. 2.
  3. komiksi hayaller zinciridir. gizli sömürge bir ülkenin gerçekleştirmesi çok zor hadisedir.
    1 ...
  4. 3.
  5. bu haklar tanınmazsa ne olur. Avrupa demokrasi açısından türkiye nin gerisine düşer.
    1 ...
  6. 4.
  7. avrupa derken kastımız kıta veya ülkeler birliği değil midir sayın yazar?
    sizce türkiye şu an gerçekten yandaş medyanın gösterdiği kadar baskın bir ülke midir dünya gündeminde?
    kim türkiyeyi ciddiye alıp avrupa demokrasisiyle kıyaslayacaktır Allah aşkına? avrupa bu hakları tanımak istiyordu da bu vakte kadar türkiyeyi mi bekledi? hiç sanmıyorum. davosta delikanlılık yaptık dünya kralı olduk sanıyoruz ama türk televizyonlarından izlediğimiz gibi pembe gözükmüyor olayların arka planı.
    naçizane fikrimi dile getirdim sadece saygılar.
    2 ...
  8. 5.
  9. medyayı sadece haber açısından dikkate alıp, yaptıkları yorum ve yönlendirmeleri hiç takmayan bir yazar beyanıdır.
    türkiye nin gücünü nufüsuna, ekonomik büyüklüğüne ve potansiyeline göre değerlendirir. kırılganlıklarını da bilir.
    günlük politika ile zerre ilgilenmez çünkü günlük politikadansa devlet politikalarının daha önemli olduğunu düşünür.
    1 ...
  10. 6.
  11. hayalle alakası yoktur.
    devlet demek ekonomi demektir. gene üstüne basa basa söylüyorum. günlük ve taraflı bir politika destekçisi değilim.
    türkiye her sene yüzde 5 civarlarında büyür. bunun üstünde ve sürekli büyüme sağlayan birileri olursa açıkça desteklerim. tabi büyümenin niteliğine de bakarım.
    bahsettiğim güç, ülkenin alışılmış büyümesinin, artık üstüste toplanıp 1 trilyon dolarlık bir ekonomik büyüklüğe yaklaşmamızdan ve bunun 3 trilyonluk fransa, 5 trilyonluk almanya ekonomileri arasında dikkate değer bir büyüklük haline gelmesinin gücüdür. yok sayamayız ki potansiyelimiz daha da dikkate değerdir.
    buna katkı sağlayanın kimler olduğu önemli değildir. elleri dert görmesin.

    neden, dikkate değer bir büyüklük olduk dedik.
    ekonomik faaliyelerde yüz 10 lar yüzde 20 ler çok önemlidir. sıkıştırmaya kalktığınız ülkenin yüzde 30 u kadar bir ekonominiz varsa sizi dikkate almak zorundadır. çünkü aynı zamanda pazarsınızdırda.

    bu sizin istediklerinizi dikte ettireceğiniz bir büyüklük değildir ama es geçilmeyecek kadar da büyüktür.
    0 ...
  12. 7.
  13. kesinlikle katıldığım önermedir.ama gülmekten katıldığım.
    1 ...
  14. 8.
  15. berlin krozberk in adı küçük istanbul olsun.

    kılla hakan bizi andı.
    0 ...
  16. 9.
  17. o zaman entrylerin başına dönelim. söz konusu hakların ele alınıp kanun haline getirilmesi için önce azınlık halkın (gurbetçi türkler) iktidar yönetime veya rejime böyle bir istek sunması lazım. tabiki de isteği halk direk sunamayacak mecliste parlementoda konu muhatabı kurum kimse ona götürecektir. bu olaylar silsilesini destekleyecek takip edecek olan ise ülkedeki türk büyükelçiliği ve konsolosluklardır. uzun lafın kısası siyasi bir yaptırım gücün yoksa ülkeni bile ciddiye almayan bir rejim vatandaşına neden değer versin? şunu da açık açık biliyoruz ki avrupada gurbetçi türkler her zaman 2. sınıf vatandaş muamelesi görmüştür. yasal hakkı bile olmayan yabancı uyruklu vatandaşın gücüyle türkiyenin avrupayı kışkırtması bu yüzden zor gözükmektedir.
    1 ...
  18. 10.
  19. bu işlerin başlangıcı ufak tefek olaylardır ki gerisi propagandaya bakar.

    öyle olsun demiyoruz da, bir örnek verelim.

    hastaneye yalnız gitmek zorunda kalan yaşlı bir yabancı işçi, derdini anlatamaz ve veryansın eder.

    aha da sana başlangıç örneği.

    bin kere de haklıdır.

    adam vergisini veriyor, o hastahanede onun da hakkı yok mu.
    neden orada o işçinin dilini bilen bir yetkili yok.

    hayır amaç ortalık karıştırmak değil.
    oradaki insanlar ya asimilasyonla karşı karşıyalar ya da toplumdan dışlanmakla.
    1 ...
  20. 11.
  21. Devlet demek sadece ekonomi demek değildir. Ordusu dünyada ilk onda olmayan, ekonomide ilk onda olmayan, bilim ve sanatta ilk onda olmayan, eğitimde ilk onda olmayan ülkelerin sözünu dinletmesi zordur.
    1 ...
  22. 12.
  23. propaganda handikapın kıvılcımıdır. mantıklı ve objektif yaklaşıldığında uzun vadede gerçekleşebilecek bir eylemdir. ama böyle birşey zuhur ettiğinde hala türkiye olur mu orası da muammadır.
    0 ...
  24. 13.
  25. avrupa, türkiye yakında ekonomik krize girecek diye önlemlere başlarken türklerin hala boş işlerle uğraşıp lafla peynir gemisi yürüttüğünü görmektir.
    0 ...
© 2025 uludağ sözlük