Zaten belli olan bir şey bizi almayacakları. Adam 3 milyar euro veriyor mülteciler kendisine gelmesin diye. Onlar bizi almak istese bile emin okun bizimkiler girmek istemez.
Çünkü mesela elin avrupalısına uymuyor senin gıda üretimin. Bu dandik malların hiçbirini iteleyemeyecek. Gıda bir sektör sadece.
Asimile etmek istiyorlar diyor. Ya ne olacaktı? Adamın ülkesinde gezeceksin hatta yerleşeceksin ama aynı kültürü paylaşmayacaksın. Olur mu la öyle şey? Ona gelene kadar asimile kendiliğinden olur zaten. Bir şey yapmasına gerek yok ki adamların. Kaldı ki adamlar haklılar bu konuda. Sen şikayetçi değil misin suriyelinin, afganın senin kültürüne uymadığından.
Şöyle de bir şey var. Bizi ab'ye salsalar oralar türkiye olur direkt. 85 küsür milyon insansın. Daha bunun koltuk sayısı muhabbeti var. Alır mı adam seni. Sdsfsfsg
dinle, şunla bunla alakası yok bu işin... nüfusla.
avrupa parlementosu diye bir şey var ve koltuk sayısı ülke nüfuslarına göre...
şimdi sen götünün bokuyla üye olucan... almanya kadar ve hatta fazla sandalyen olacak...
kültürünü vs hiç bilmediğin adamların kararlarında söz sahibi olucan!
hiç aklınız kesiyor mu?
ne ukrayna girebilir ne türkiye.
bizimkiler yok müslümanız yok ezik muamelesi yapıyorlar diye iç politika malzemesi yaptı... bu gerçekten hiç bahsetmediler bile. çünkü o zaman mazlumu oynayamayacaklardı.
--spoiler--
Yeni Akit yazarı Abdurrahman Dilipak, Almanya Başbakanı Angela Merkel'in Türkiye'nin AB'ye tam üyeliğinin ufukta görünmediğini düşüncesine ilişkin olarak, "TREXiT konusunu artık ciddi bir şekilde konuşmalıyız. Türkiye’nin AB üyeliği hayal bile olamaz artık. Böyle bir şey aşağılanmayı, dışlanmayı, kendi inanç, tarih ve geleneğini inkâr anlamına gelir" dedi.
Dilipak, "AB, asimilasyon istiyor, entegrasyon değil. 'Kişi', 'Şahıs', 'Ferd' istemiyor, 'BiREY' istiyor. Yani 'inanç, tarih ve gelenek'inden soyunarak, hangi 'Cinsel kimlik'inden vazgeçerek, bir BiREY ve GENOM olarak AB 'Yurttaş'ı olabileceksin. Ben şimdiden özgür irademle, bu inkâr sürecini reddediyor ve HAYIR diyorum. AB bir yalan rüzgârına kapılıp savrulmak demektir. AB bir Stockholm Sendromudur. Yani 'celladına aşık olma' hadisesidir" düşüncesini dile getirdi.
--spoiler--
