işlenmemiş olan borun tonunu 30 bin dolara sattığımız; işlenmiş olarak satsak tonunu 30 milyon dolara ihrac edeceğimiz madde ve türkiyenin bor rezervi dünyanın 500 yıllık ihtiyacını karsılayabilecek düzeyde.
sevindirici görünmesine rağmen vahim bir durumu ortaya koyan haber. ziyadesi ile üzücü bir durumdur. forward mailleri okumuş çakma entel triplerinde değilim. lakin ne kadar değerli bir maden tüm dünya kabullenmiş durumda. teknoloji, uzay bilimleri hede, hödö. uzar gider bu liste. sıçtığımız boktan daha fazla var lakin bunu bir kazanç kapısı olarak kullanamamak çok can sıkıcı. işlenmiş hali ile de yurt dışından ithal ettiğimiz gerçeği ise ayrı bir komedya. özelleştirme sevdalılarına selam olsun.
Aynı şekilde üç liralık olan demiri araba olarak geri aldığımızda götümüze giren teknoloji farkıdır. 3 liraya işlenmemiş borun 15 liradan bize girmesi gayet normaldir.
bir x liraya islenmemisi, y liraya islenmisi, dis mihraklar, beyaz altindir geyigi gitmekte yillardir. ogrencilik yillarimdayken de konunun cok populer olmasi dolayisi ile pek cok profesorle ozel ilgim sebebi ile detayli gorusmeler yapma firsatim olmustu. 1 yillik bor ocak deneyimim de bulunmakta.
gelelim kurufasulyenin faydalarina: evet ulkemiz gerekten de bor rezervleri bakimindan oldukca zengin bir ulke. mevcut kutlenin yuzde yetmise yakin miktari anadolu jeolojisine dagilmis bulunmakta. fakat bu guzel renkli mineralin, dunya endustrisindeki talep orani incelendiginde turkiye bor uretimi konusunda uzerine dusen gorevi fazla fazla zaten yerine getiriyor. dunya uretiminde kimse bize rakip dahi olamaz.ancak satabilecegin bir malin daha fazlasini cikarmak ya da ekonomikligi bu satis karsiliginda cebine girecek olan paradan fazlasina mal olacak cevher zenginlestirme tesislerini sahiplenmeye kalkismak ne denli akilci ve ulusalcidir?
yani kisaca biz bor uretimi ile ulke milli gelirine katkida bulunacak parayi zaten kazaniyoruz. peki neler yapilabilir bu mineralden daha fazla gelir elde edbilmek icin? dunyadaki diger bor ureten ulkelerin teknolojilerini geride birakabilirsek durum degisir elbet. cunku o zaman bu mineralin daha fazlasini cikarmak ekonomik olacaktir.
ayni sehir efsanesi guneydogu bolgesindeki petrol rezervleri icinde gecerli. orda petrol yok mu e var tabi. fakat kac metrede cikiyor bu petrol? irak bu derinlige 100 metrede ulasabilirken sen 1500 metrede ulasirsin. niye, cunku a.k fay hatti oyle kesmis. bu bu kadar basit. su anda bu derinlikteki petrolu cikarmaktansa disaridan ithal etmek cok daha ekonomiktir. yok amerikalilar geldi kuyulari acip beton dokup gitti. tey teey. kuyularda sondaj calismalari yapilmistir. daha sonra gerekli agir metaller borulardan verilerek petrol tekrar cografyamizdaki yerine kazandirilmistir. ve operasyon sahasssi terk edilmistir.
yani gencler bi topa basin, rezervler bizde mevcut. ne gerekiyorsa yapiliyor. kimse ama hickimse turkiye'nin sahip oldugu madenlerin isletilmesine mudahale edemez. benim konu ile ilgili goruslerim bunlardir.
