bugün gsyh 2. çeyrek verileri açıklandı. beklentilerimiz doğrultusunda ekonomi yavaşlama içinde.
ekonomi 2012'nin 2. çeyreğinde 2011'in son çeyreğine göre yüzde 2,14 küçülmüş.
ekonomi yılın ilk iki çeyreğinde, önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 3,06 büyümüş. aynı veri geçen sene için hesaplandığında oran yüzde 10,52 çıkıyor. dış borçla yaratılan bu büyüme ile sadece 1 yıl sonrası için sözkonusu olan büyüme arasındaki fark hızlı bir soğumaya işaret ediyor.
ekonomi yılın ikinci çeyreğinde geçen yılın aynı çeyreğine göre yüzde 2,87 büyümüş. bu veri geçen sene için hesaplandığında dış boçla yaratılan yüksek büyüme rakamını yüzde 9,1 bulacaktık. burada da soğumayı görebileceğimiz gibi, cari açık daralırken büyümenin sürdürülemediğini, cari açık artarken yakalanan yüksek büyüme rakamlarının cari açık azalırken düşük büyüme rakamlarına ve hatta küçülmeye dönüştüğünü, bu şekilde kısa vadede cari açıkla hızlı büyüyor ve zaman kazanıyor gibi görünürken kısa vadede kazandığımızı sandığımızı uzun vadede geri verdiğimizi ama kucağımızda dış borçlarla kalakaldığığımızı görebiliriz.
son olarak merkez bankasına yapılan serzenişleri duyuyoruz frene çok bastın ayağını çek gibisinden. merkez bankası parasal gevşemeye gidecek olursa kurun bu seviyelerde durduğunu göremeyeceğiz muhtemelen ve bu sefer de dolara müdahale çağrıları yapılacak. doların artışından rahatsız olan ihracatçı olur mu? normalde olmaması gerekir ama bizim ülkemizde malesef ihracat da ithal girdilere ve dış finansmana bağlı olduğu için dolar azıcık yükseliverse ihracatçı sandıklarımızı tv'lerde şikayet ederken buluyoruz. bir de merkez bankasının ekonomiyi soğuttuğuna da katılmıyorum. aksine sıkı para politikasıya kurun yükselmesini önleyip cari açığın daha hızlı azalmasını önleyerek nihayetinde ekonomik daralmayı yavaşlattı. yani basitçe söylersem önümüzde iki seçenek vardı ve ikisinde de ekonominin ilk önce soğumasından başka yol yoktu. doğru seçenek, merkez bankasının döviz alarak veya faiz düşürerek kurun gerektiği kadar yükselmesine müsade etmesiydi. bu şeklide ilk önce çok hızlı bir daralma ama ardından daha sağlıklı bir toparlanma görecektik yani j çizecektik. merkez bankası ekonomiyi kendi haline bıraksaydı bile (faiz arttırmayarak, parasal genişleme hızını aynen devam ettirerek...) buna benzer bir şey yaşanacaktı. ama sıkı para politikası kurun ve dolayısla enflasyonun yükselişini engelleyerek cari açığın daralmasını zamana yaydı. bu anlamda bence merkez bankası ekonomiyi değil, ekenomik yavaşlamayı yavaşlattı. kurun yükselmesini tercih etmeyecektiyseniz boşuna suçlu aranmasın ekonomik yavaşlama için. uygulanan dış finansmana ve ihracat büyümesine dayalı model iflas etmiştir.
sebebi illüzyondur. ekonomi büyüyor propagandası medya tarafından o kadar çok beyinlere işlenmiştir ki insanlar ekonominin yavaşlama sürecinde olduğuna bir türlü inanamazlar. adam biliyorum satışları geçen seneye göre yarı yarıya azalmış, sıcaklardan diyor yoksa ekonomide problem yok. hevet geçen sene de çok soğuk geçmişti zaten...
biz ekonominin yavaşladığını sizin gibi nerdeyse 6 ay gecikmeli yayınlanan çeyreklik milli gelir verilerinden takip etmiyoruz. Şu anda milli gelirin ciddi bir yavaşlama sürecinde olduğunu birçok öncü göstergeyle ve daha az gecikmeyle yayınlanan birçok farklı veriyle tahmin edebiliyoruz. geçen sene de ekonomik büyüme dış borç ile zirve yaparken, cari açığın daha fazla yükselerek sürdürülemeyeceğini ve dolayısıyla cari açıkla birlikte büyüme hızının da azalacağını tahmin etmiştik. herkes cari açığın daralmasına sevinirken cari açığın asıl kötü tarafının daralırken milli gelirin de olumsuz etkilenmesi olduğunu açıklamıştık. bunun için 2012'nin sonunu bile görmeden 2013 tahminlerini uçurmaya başlamanız bize çok gülünç geliyor. tcmb 2012 gsmh verilerini açıkladıkça burada artış hızları yayınlanacaktır.
iki nedenden dolayı hatalıdır. Birincisi 2012 daha bitmemiştir ki bitmeyen bir yılda büyümenin gerçekleşmesi mümkün olamaz. gerçekleşmeler geçmişe, tahminler geleceğe aittir. evet çok basit ama bunu söylemek gerekiyor bazılarına. ikincisi, belki 2012'de şimdiye kadar açıklanan gsyh rakamlarının yılbaşından açıklanan tarihe kadar türkiye'nin 2012'de büyüdüğünü gösterdiği düşünülüyor olabilir ama gerçek öyle değil. tcmb'nin sitesinde yayınlanıyor gsyh rakamları, isteyen gidip kontrol eder. yine malum gsyh enflasyon etkisinden arındırılmak yani "reel" büyüme hızı takip edilmek amacıyla ayrı bir seri olarak sabit rakamlarla da hesaplanır. 2003 1. çeyrekten itibaren "reel gsyh" büyüme oranlarının hesaplanmasında kullanılabilecek rakamlar aşağıdadır:
Basit bir hesap yapıp yazıyı bitireceğim ki, bundan sonra Türkiye'nin 2012'de büyüdüğünü iddia edilen sürekli hortlatılan başlıklara bu link verilerek bu sinir bozucu eylemin önüne geçilebilsin. (verileri 2003'ten beri vermemin bir sebebi de bu dönemde türkiye'nin 3 kat büyüdüğü gibi iddiaların da asılsızlığını göstermek ama tabi bu yazının doğrudan konusu değil)
Türkiye 2012 gsyh verilerinden sadece 1. çeyrek (ocak-şubat-mart) sonuçları açıklanmış bulunmaktadır bu yazının yazıldığı tarihte.
Türkiye 1. çeyrekte 2011'in son çeyreğine göre (27088519-29515314)/29515314=-0.0822 büyümüştür yani yaklaşık yüzde 8 küçülmüştür. Tabi bunun içinde mevsimsellik de vardır yani normalde her yılın ilk çeyreği önceki yılın son çeyreğinden daha düşük gsyh gerçekleşir. Bu veri mevsimsellikten arındırılarak da hesaplanabiliyor. mevsimsellikten arındırılmış çeyreklik gsyh değişim oranı yüzde -0,4, yani yüzde 0,4 küçülmeye işaret ediyor.
Görüldüğü gibi 2012'de ekonomik büyümeden konuşabilmek henüz mümkün olmadığı gibi 2012 sonu büyüme tahminini büyük bir doğruluk payıyla yapmak için bile çok erkendir. zira son bir yılda ekonomi (27088519-26250955)/26250955=0.0319 yani yüzde 3,19 büyümüştür ki bu ciddi bir soğumaya işaret ediyor. Kaldı ki milli gelir artışından daha önemli husus, bundan kimlerin pay aldığı ve ne pahasına gerçekleştirildiğidir. bunlar başka yazının konusu.
zorunlu ekleme:2012'de büyümeden bahseden sensin. 2012'nin birinci çeyreği 2011'inkiyle karşılaştırılsaydı bunun içine 2011'in büyümesi de girecekti. bu hesabı da yaptım ama sadece soğumayı göstermek için. bu bir yana verdiğim mevsimsellikten arındırılmış veri 2012'de 1. çeyrekte büyümenin olmadığını gösteriyor zaten. Bu veri tüik'in hesapladığı veridir. son olarak verilerin cinsi ile ilgili sorun, sabit fiyatlarla gsyh hesabının ne olduğunu bilmediğin anlamına geliyor. bunun amacı zaten bir ülkenin gelir artışını o ülkenin kullandığı para biriminin enflasyonundan kurtarmak. biz de dolar kullanmadığımıza göre...