öncelikle belirtmeliyim ki benim alanım ekonomi.
hatta ve hatta sayın cumhurbaşkanımızdan farklı olarak diplomam da var...
şimdi uzun zamandır faiz indirimi, faiz arttırımı, para piyasaları toplantıları, merkez bankası vesaire gidiyoruz.
şimdi son 2 ppk toplantısında sayın cumhurbaşkanımız piyasalarla inatlaşarak merkez bankasına faiz indirimi yaptırdı ve bundan dolayı döviz kurları tavan yaptı.
hepimiz son iki ayda en az yüzde 25 fakirleştik.
şimdi türkiye neye dayanarak faiz indirimi yaptı, yapmalı mıydı, yapmamalı mıydı, bunu sizlere bilale anlatır gibi anlatacağım.
bu arada tekrar belirteyim, benim alanım ekonomi ve diploma sahibiyim. (bazılarında olmayan)
bir ülke faiz arttırır zira o ülkenin döviz likidite sıkıntısı vardır, faiz arttıran ülkeye yabancı yatırımcı parasını getirir, dövizle gelen yabancı yatırımcı parasını o ülkenin para birimine çevirir ve cazip faiz oranı ile parasına para kazandırır.
çok sıkışan bir ülke, dış borç ödemesi olan bir ülke faiz arttırımı yaparak piyasalardan döviz toplayabilir.
merkez bankası faizi artıracak olursa, Türk lirasına talep ve tasarruf eğilimi artar, yatırım eğilimi azalır, dolar, risk primi düşme eğilimine girer, sıcak para girişi artar, toplam talepte, tüketimde oluşan azalma üretimi olumsuz etkiler...
tabi döviz sıkıntısını çözmenin başka yolları da var.
örneğin turizm.
turizm bacasız sanayidir ve karşılıksız olarak ülkeye döviz girdisi sağlar.
yani bir ülkenin en kolay döviz elde etmesinin yolu turizmdir.
bir başka döviz elde etme yöntemi de ihracat ekonomisidir.
bir ülke imalat sanayisi ile ön plana çıkar, ihracat yapar ve ülkeye döviz girişi olur.
sadece sanayi değil, tarımsal ürünler ihraç edilerek de ciddi döviz girdisi sağlanabilir.
şimdi sevgili çokomeller, biraz yukarıda faiz arttırımının neden yapıldığını işledik.
faiz indirimi de bu faiz arttırımı şartlarının tam tersi bir durum varsa yapılır. faizler indirilir ve iç piyasalara düşük faizle kredi pompalanır ve piyasalar rahatlar.
yani bir ülkenin faiz indirmesi demek, o ülkenin hiç dış borç ödemesi olmaması, döviz sıkıntısı olmaması demektir.
şimdi sevgili çokomeller.
faiz indirimi için gerekli şartlardan hangisine sahibiz şu an?
*dövize ihtiyacımız yok mu? var, hem de deliler gibi dövize ihtiyacımız var, zira son derece ciddi bir dış borç ödememiz var.
*peki turizm gelirlerimiz tavan mı yaptı? hayır, bilakis covid 19 pandemisi sebebiyle turizm gelirlerinde önemli ölçüde gerileme var.
*o halde ihracatımız tavan yaptı, muhteşem bir ihracat yaptık o yüzden dövize ihtiyacımız yok.
hayır, bilakis ithalatımız, ihracatımızdan kat be kat fazla, pandemi olmasına rağmen 2020 yılı cari açığımız 36.7 milyar dolar oldu, allahtan pandemi vardı, aksi halde 100 milyar doların üzerindeydi cari açığımız. 2021 cari açığı bunu katlayacak hatta.
ayrıca merkez bankası döviz rezervleri ekside. hatta şu an tam olarak eksi 36 milyar dolardayız.
svap yaparak merkez bankası rezervlerini 100 milyar dolar olarak gösterip kendilerini kandırıyorlar, oysa ki merkez bankasının sitesine girdiğinizde yapılan bu svapları düşmek suretiyle merkez bankasının eksi rezervde olduğunu dört işlem bilen herkes görebilir. (tcmb--->Uluslararası Rezervler ve Döviz Likiditesi)
yani sevgili çokomeller, türkiye şu an dünyada faiz indirimi yapacak belki de son ülke.
faiz indirimi yapabilmek için gereken şartların hiçbirine sahip değiliz, buna rağmen faiz indirimi yaparak türk lirasına bile bile değer kaybettirmenin tek bir açıklaması var. onu da hepiniz biliyorsunuz...
daha açık da yazarım, daha sert şeyler de yazarım, lakin bu boktan şartlar altında bu ülkede yapılacak en son şey hapse girmek olur, o yüzden bu kadarıyla yetinerek şimdilik susuyorum.
ülkedeki erkeklerin %80 i narsist kisilik bozukluguna, kadınların da %80 i histriyonik kisilik bozukluguna sahip genc.
dolayısıyla kimisi inadına aracı üstüne üstüne sürüyor sonunu düsünmeden, kimisi en güzel kız benim diye cinayete sebep olup 3. sayfa haberlerini besliyor. inat iste...arada artık danısmandır, estir, dosttur da kendini düsünüyor, ne bulasacagım simdi diyor.
