türkiye ekonomisi nin eleştirilebilecek yönleri

entry28 galeri0
    ?.
  1. 2010 yılında uluslararası kuruluşların ve türkiye'deki yorum yapanların türkiye ekonomisinin yüzde 6-7 civarında büyüyebileceğine yönelik tahminler yapmasına rağmen yapılabilecek eleştirilerdir.

    - % 14 gibi işsizlik rakamı oldukça yüksek bir rakamdır. küresel kriz öncesindeki % 10'lu rakamlar başarı olmayacaktır.

    - sıcak para girişi oldukça yüksektir. herhangi bir olumsuz durumda hemen türkiye'yi terkeden sıcak para. türkiye ekonomisinde sıkıntılar oluşturmaktadır.

    - kaçak işçi çalıştırma oranı oldukça yüksektir. malesef bir türlü önlem alınamamaktadır.

    - döviz kurlarının yaklaşık 10 yıldır aynı düzeyde olması ihracatçıları oldukça ciddi sıkıntılara sokabilir.

    - istihdam üzerindeki vergiler oldukça yüksektir. bu nedenle insanlar işe personel almakta isteksiz davranmaktadırlar.
    3 ...
  2. ?.
  3. ?.
  4. ?.
  5. günlük kar marjını çok gösterip ekonominin hala çok güçlü olduğu izlenimi verebilmek için özelleştirme altında yapılan satışlar eleştirilmelidir en başta.kısa vadede çok büyük yararları olmasına karşın uzun vadede ekonomiye en büyük darbe indirecek durumdur.ayrıca satışların ihale süreci de apayrı bir eleştiri konusudur.kısacası nerden tutsan elinde kalacak bir olgudur.
    0 ...
  6. ?.
  7. doğal gaz ve petrolden enerji üretildiği için girdi genelde dışa bağımlıdır, burada oluşan bir fiyat şoku işçilere pahalıya patlamakta ve işsiz kalmaktadırlar.
    1 ...
  8. ?.
  9. liberal politikaların en sıkı uygulandığı ülkelerden biridir türkiye. bu durum akp hükümeti sonrası müthiş bir ivme kazanmıştır. 80 darbesi(liberal ekonomiye geçişi kolaylaştırıcı darbe) sonrası 83 yılında kurulan özal hükümeti ile başlayan liberal ekonomik politikalar akp hükümeti döneminde daha da hız kazanmıştır. bunların en önemlisi ise özelleştirme politikasıdır. bununla birlikte taşeron işletmeler de gene izlenen ekonomik politikların en vahimlerindendir. çok büyük kamu işletmelerinin özelleştirilmesinden elde edilen gelirler ise doğrudan ya da dolaylı yolla yatırım amaçlı kullanılmadığı gibi populist icraatlara harcanmıştır.
    liberal ekonomik sisteme gelen yoğun eleştirilerin ardından 2000'li yıllardan itibaren neo-liberal politikalar adı ortaya atılmıştır. bu da aslında liberal politikaların daha da vahim boyutudur. bu kadar yoksulun olduğu bir ülkede kapitalizmin bu derece acımasızca uygulanması, parası olan dışında hiç kimseye bir şey getirmemiştir. getirmeyecektir de! nasıl mı getirmemiştir; 2003 verilerine baktığımızda işsizlik oranının % 8'lerde olduğunu görüyoruz fakat bu oran günümüzde %14'e yakındır. uluslararası krizi bahane eden hükümet ise önünde ki brezilya ve arjantin örneğine bakarak kendisine bir yol çizebilme imkanı yakalar. ihracat tutarlarının artışını ise ithalat artışıyla mukayese ederek değerlendirebilirsek daha sağlıklı bir düşünce mekanizması oluşturabiliriz. zira ithalat tutarı -* ihracat tutarı artıysa eğer, bu durum ekonominin açık vermesi demektir. ve mevcut ekonomik veriler halen ithalat tutarının ihracat tutarından çok daha fazla olduğunu göstermektedir.
    tüm bu argümanlardan sonra türkiye'nin acilen sol yanlı politakalara yönelmesi gerekmektedir. bunların içerisinde her ne kadar 'olur mu efendim' sesleri duysam da kamulaştırma uygulamaları da yer almalıdır.
    1 ...
  10. ?.
  11. ekenomi ilerlemesine rağmen, fakirin hala fakir olması eleştirilebilecek en önemli konudur.Dünyanın en büyük 16. ekonomisi olan türkiye nin yarısı yoksulluk sınırında yada altında yaşıyor.
    0 ...
  12. ?.
  13. yastıkaltıcılık yapmak. bunu da toplumun büyük bi kesiminin alışkanlık haline getirmesi. harcayın oğlum paranızı! canınız ne istiyorsa yapın lan!

    çıkarın şunu cebinizden anasını satim bi üst baş alın, bi restorana oturun ne bilim tatile gidin, yeyin yedirin. harcayın ki para sirkülasyonu olsun.
    0 ...
  14. ?.
  15. rakamlarla ters yüz edilen gerçekler, teğet geçtiği söylenen yalanlar, millet bir ekmeğe muhtaç .
    1 ...
  16. ?.
  17. tüsiad, müsiad, tügiad gibi yasadışı olmayan örgütler..
    1 ...
  18. ?.
  19. kendi yağımızda kavrulabilecekken neden özelleştirme yapılıp ellerin eline bakıyoruz, neden??
    -sonrada o yatırımcı için ,sanki fabrikayı,arsayı götürecek mi deyip kendimizi yiyoruz!..
    2 ...
  20. ?.
  21. köylülerinin göç ile kente gelmelerine rağmen işçi olamamaları olsa olsa şehirde oturup fabrikada çalışan köylü kalmaları şehirli olamamalarıdır en büyük eleştirilecek yönü. hayır bunu en iyi de kapitalizm başarır aslında. garip.
    1 ...
  22. ?.
  23. çok fazla vergi almaları ve euronun önüne geçememeleri.
    1 ...
  24. ?.
  25. genellikle yapısal türde sorunların neden olduğu sonuçlardır.

    bunlar arasında da en önemli 2 tanesi dikkat çeker.

    ilki, türkiye'nin büyüme hızı arttıkça cari açık yükselir. çünkü büyüme çoğunlukla yabancıların getirdiği tasarrufların yatırıma dönüşmesi ile meydana gelir. bunun nedeni ise yurt içindeki tasarrufların yatırımları karşılayacak düzeyde olmaması, yerli tasarrufun eksi faizle veya sıfır faizle mevduata dönüşmesi yerli tasarrufçuları tüketime yönlendirmesi ve bu nedenle doğan içerdeki tasarruf eksikliği yabancı yatırımcının türkiye'ye getirdiği tasarrufları yatırım için kullanılmaya yöneltir. yabancı yatırımcının türkiye'ye geliş nedeni ise çoğunlukla yurt içindeki faiz in onlara cazip gelmesidir. ülkelerinde genelde sıfıra yakın fiaz oranları olduğundan türkiye'de de faiz onlara oranla gayet yüksek miktarlardadır(% 5 - 7). yabancı paranında türkiye'deki enflasyondan etkilenmediğini düşünürsek, yabancı yatırımcı türkiye'de oldukça yüksek faiz getirisi elde eder. hele bir de ülkenizde istikrar görürse, riskler sıfıra yakındır. daha fazla sıcak para gelir. bu da bir taraftan yabancı tasarruflarını içeride arttırırken diğer yandan tasarruf eksiği olan türkiye bu paraları yatırıma dönüştürür.
    sonuç olarak cari açık sıcak para girişiyle artarken tüketime dayalı büyüme hızıda artar ya da tam tersi.*
    normalde büyüme oranları artarken cari açığın düşmesi gerekir.

    diğeri ise, türkiye'nin ihraacatı arttıkça dış açığının artması olayıdır. normalde ihraacat artarken dış açığın daralması beklenir. bu makroekonomik yapısal bir sorundur. bunun kökeninde ise ihrac edilen ve ithal edilen malların cinsi vardır.
    türkiye çoğunlukla tüketim malları ve ham madde ihraç ederken, ara malı ve sermaye malı ithal eder. basit bir mantıkla 5 tır sebze ihrac ederken bunun değerinin 1 tır elektronik çipe veya bir kaç adet sanayi makinesına eş değer olduğunu, türkiye nin teknoloji yüksek adetlerde tükettiğini ve sürekli ara malı ithal ettiğini düşünürsek, tüketime bağlı ihraacatın ve ham madde ihraacatının artması akabinde ihraac ettiği ham maddeleri ara malı veya sermaye malı olarak daha pahalıya alması ithalatın maliyetini şişirir. bu da sonuç olarak ihraacat arttıkça ithalatı dahada arttırır ve bu da dış açığı arttırır.

    (bkz: cari açık)
    (bkz: dış açık)
    (bkz: enflasyon)
    (bkz: growth rate)
    (bkz: tasarruf)
    (bkz: yatırım)
    1 ...
  26. ?.
  27. Tembel bir ekonomi olması.

    Eleştirilmesi gereken en büyük yönü budur. Üretmektense ithal etmeyi, hazırı kullanmayı tercih eder. Üretim olmadığı için AR&GE de yapmaz. AR&GE olmadığı için hiçbir şey icat edilmez, patent alımlarında Afrika ülkelerinin gerisinde seyrederiz. Kimse bizi kaale almaz. ithalatın yanında bir yığın da lisans ve distribütörlük ücreti, temettü ve kar payı öderiz dışarı. Böylece ürettiklerimizin de nimetlerinden yararlanamayız çünkü asıl parsayı lisansör kuruluşlar toplar. Kısacası sömürülürüz.

    Bütün bu kısırdöngüden çok küçük bir azınlık yararlanır. Geri kalan büyük topluluk etrafa sıçrayan damlalardan düşeni kapmak için yağmur yağarken dillerini açıp bekleyen insanlar gibi para beklerler. Sefaletin ardı arkası kesilmez.
    2 ...
  28. 16777215.
  29. ithalatın ihracattan kat kat fazla olması.
    0 ...
  30. 0.
  31. Cari açıkların her geçen artması.
    1 ...
  32. 1.
  33. Brzezinski ikinci şans kitabında(eski CIA patronu) ülkeleri yönetmek için borçlandırmak gerektiğini yazmış. Kredilerle şişirilen ekonomide ithalatın artmasını sanki bir gelişmeymiş gibi gösterilmesi gerektiği , insanları bağımlı hale getirmeyi , ardından çıkmaza girinci ülke yönetimlerini şuna ihtiyacınız yok zaten diyerek özelleştirme yapılması için baskı yaptıklarını yazmış.
    2 ...
  34. 2.
  35. 3.
  36. işe yeni başlayan bankacıların 800-900 TL maaşla çalışmaları.
    1 ...
  37. 4.
  38. - gelir dağımındaki bozukluk.
    0 ...
  39. 5.
  40. zengin fakir ayrımının tüm dünya gibi türkiye'de de artması.
    0 ...
  41. 6.
  42. ASGARI UCRETLI ADAMIN SONMODEL TELEFONE SAHIP OLMASI. BURDAKI SORUNU COZSEK HERSEY DUZELIR GOSTERIS MERAKLISI HALKIM.
    1 ...
  43. 7.
  44. Rosava dır. Tamam hacı en iyi ekonomi bizde. Ok kib bye.
    0 ...
  45. 8.
  46. üretime değil, ticarete ve yeşil sermayeye dayanması.
    0 ...
© 2025 uludağ sözlük