Gözlerinizi açıp izleyin sizce gerçek ten dünyanın en hızlı büyüyen 3. devletimiyiz. Hani kim diyo hangi araştırma sonucu. Böyle boş şeylerle oylanan millete asıl bombanın etkisi(Medyala kapatılmış bomba) 5-10 yıl etkilewrini göreceğiz. Şuan oylana koyalım boş şeylerele. Bizim sonu kötü hazin bir sonuç bekliyor. Bizler türkiye vatandaşı olarak gözü açık olup bu emperyalist oyunlara düşmemeliyiz. Sizlere daha sonra yeni konu açaağım. Takip edesinz göüsünüzç
ne gariptir ki, türkiye´de bunun böyle olmadığını söyleyen basın mensupları sorgusuz sualsiz cezaevine konmaktadır, bu durumda bütün bu haberler demokratik ortamlarda tartışılmamakta olduğundan,bunlar, tümden, kalite düzeyi sadece "propaganda basını" seviyesinde olan haberlerdir.
bunun örneği ikinci dünya savaşı sırasında nazi rejimi sırasında yaşanmıştı. rus orduları "oder" nehrini geçip bugünkü almanya topraklarına girdikleri, müttefik orduları, frankfurt civarlarına kadar yürüdükleri zamanlarda alman gazeteleri "zafere çok az kaldı" yazıyorlardı.
büyümeyi yanlış anlayan kişilerin istatistiğidir. büyüme boya gidiyorsa iyidir, ene gidiyorsa sorundur. türkiye'nin büyümesi enine gidiyor sanki daha çok. ne bileyim hali hazırda bu kadar aç insan varken başka neresine büyür ki? he başka bir yer daha aklıma gelmiyor değil aslında.
önemli olan neyin büyüdüğüdür. vatandaşın cebindeki, gö*ündeki deliğin genişlemesinde ve yöneticilerin vatandaş görünce malafatlarının şahlanma hızında birinci olduğumuz kesin.
aynı ülkenin başbakanı, büyüme rakamlarıyla ilgili konuşmasında şöyle buyurmaktadır; "borç yiğidin kamçısıdır. bakın amerika'ya ve japonya'ya, onların umrunda mı?". *
Dünyanın en hızlı büyüyen 3.ülkesinin Türkiye olması ve bunun kişi başı milli gelir 10.444 dolara yükselmesi taktir edilmektedir.
Göğsümüzü mutluluk kaplamakta, şöyle bir gözlerimiz umutla dolmaktadır.
Demek ki çekilen sıkıntılar boşa değil,
Demek ki ekonomi programları uzun vadede yerini buluyor.
büyüme ile ilgili olarak ve kişi başına düşen Milli gelir hesaplanırken, bu ekonominin büyümesinde kalem oynatanlardan daha çok emeğini, canını ve ömrünü ortaya koyan işçilerimizin ve az ücretle çalışanların aldıkları yevmiyelere yansıtılmasıyla bunu milletçe bayram havasında kutlaması gerektiğine inandığım, ekonomimizin geldiği son noktadır.
dün istatistiğin tek başına salakları kandırmak amacıyla kullanıldığını yazmıştım.
Büyüme rakamı tek başına yeterli değildir. Büyüme neyle sağlanmıştır, mühim olan budur. Gelen sıcak parayla sağlandıysa biz buna büyüme değil, göte girdiği farkedilmemiş şemsiye diyoruz.
Evet ülkede bir büyüme, bir ekonomik istikrar var. Dünyanın en hızlı büyüyen ülkelerindeniz. Kabul. Ve bu işte katkısı olan herkesi tebrik etmek gerekir. ister hükümet yanlısı olun ister olmayın. Ancak unutulmaması gereken bir nokta var: Bu büyüme sadece istatistikte kalırsa dünya gazetelerinde reklam olmaktan başka hiç bir işe yaramaz. Bu büyümenin mutlak surette halka yansıması gerekir. Bu büyüme oranlarının ardından ülkede anormal zam oranları açıklanıyorsa, ülke hala dünyanın en pahalı benzinini kullanıyorsa ortada bir yanlışlık var demektir. Bu kadar büyüyebilen ülke halkına müreffeh bir hayat sunabilmeli. işte bu yapıldığı zaman gerçek büyüme olur. işte bu olduğu zaman yıllardır üzerimize yapıştırılan "üçüncü dünya ülkesi" yaftasını söküp atarız.
Yıllık borcun faizinin 252 milyar dolar olduğu ve bu borcu avrupa'nın enflasyon açığı en düşük ülkesi (almanya:%1.4) almanya'nın bile ödeyemeyeceğini ve tayyibin yılın devlet adamı ödülünü alması gibi çirkin durumların toplaştığı ve abd, ab ve dış mihrakların bizi hiç bu kadar sikmediği durumdur. Osmanlı bile bu kadar oc olmamıştır.
