tek kelimeyle eğitim sistemidir. bilal oğlan'a anlatır gibi izah edeyim.
bir ilkokul sınıfı.
+ öğretmen
-öğrenci
+evet çocuklar 2+2...
-hocam ben euler sabiti ile diferansiyel...
+sus! ne diyorsun sen? 2 ile 2'yi topla bırak euler'i meuler'i!
bir ortaokul sınıfı
+evet çocuklar şimdi etli patates yiyen birinin kanında ne olabileceğini...
-hocam ben Archaeopteryx ara formunun göğüs kemiğini inceleyince...
+sus! ne diyorsun sen? etli patates diyorum protein diyorum başlarım ara formuna!
bir lise sınıfı
+evet çocuklar almanlar yenildiği için bizde yenilmiş sayıldık...
-hocam ben von moltke'nin,kayzer wilhelm'in,enver paşa'nın ve mahmut şevket paşa'nın hatıratlarını mukayese ederek o dönemdeki osmanlı ordusunun kuvvetini ölçtü ve...
+sus! ne diyorsun sen? üffff nerede kalmıştık....
kendini geliştirmeyen, sabit fikirli ve güncellemesi eğitim fakültesinden mezun olduğu gün yapılmış olan boş teneke öğretmenlerin çokluğu yüzünden.
diğerlerini tenzih ederim.
Düşünmemiz engelleniyor eğitim sistemimiz de öğrencileri düşündürmekten fikir üretmelerini istemekten çok hazır bilgiyi sunuyoruz ezberlettiriyoruz onlarda zamanla bu şekilde devam ediyor. Olanlar da ülkemizde ki sınırlılıklardan yurt dışına gidiyor ya da görmezden geliniyor.
Tüm bilim insanlarımızı yurt dışına kaptirmamiz bizde bilim insanlarina inak gozu ile bakılması onlarla alay edilmeye hor görülmeye çalışılması onların zekiligini kabullenemeyip gerizekali demeye çalıştığımız icin yurt dışına kaptirdigimizdan ülkemizde bilim insanı çıkmıyor çıkamıyor.
yıllardır bu konuyu kimse neden düşünmüyor diye soruyordum kendime. etrafımdaki kimse de farkında değildi. ben şahsen tek başıma düşünemezdim bunu. çok üst düzey bi tespit.
cevabı hiçbir insan evladı tarafından düşünülmeyendir. *
