isimleri, sıfatları, suratları olmayanlardır. türkiye'de demokrasi sınırlıdır ve bardağınıza ne kadar konulursa o kadar içersiniz...
son genel seçimler öncesi demokrat parti(anap ve dyp'nin birleşmesiyle) oldukça mantıklı bir seçim politikası yürütmekteydi. ki istanbul ikinci bölge adaylarından ömer balıbey, oldukça ciddi bir itici güçtü parti için oy oranlarında... sonra "terörle mücadele" fikrinden, şimdiki tabirle "kültürel açılım" safsatalarına döndü demokrat parti ve bunun nedeni de dtp'nin gireceği mecliste mhp'nin de olmasının gerekliliğiydi... zira dtp meclise giremezse kürt kardeşlerimiz küsecek ve kırılacaklardı, dtp'nin girdiği mecliste mhp olmazsa bu sefer milli duyguları ön planda olan türk kesim küsecek ve kırılacaktı. dolayısıyla dtp zaten ideolojik olarak ciddi bir destek görecekti ne yaptığından, attığı adımlardan bağımsız bir şekilde(zira sonuca bakınca bok götüren belediyecilik anlayışına rağmen yerel seçimlerde tekrar seçilenler dahi önemli bir kıstastır. kaldı ki genel seçimlerde ideolojik saplantılar daha ön plandadır.)
bu durum karşısında mehmet ağar gibi bir başkanın önderliğindeki demokrat parti, mhp'nin oy oranında ciddi bir tehlikeydi. salt milliyetçi kesimin oylarının demokrat partiye kaymasını engellemenin tek yolu demokrat partinin onları yakaladığı noktada ciddi değişiklikler yapmaktı. yola "365 günde terör bitecek" diye çıkan mehmet ağar'ın, demokrat parti'si, seçimlerin yaklaştığı sırada sosyolojik ve kültürel bazı gevelemelere başladı alınan kararlar sonucunda. sonra seçimler geldi ve geçti. akp, chp, mhp, dtp ve chp altından dsp meclisteydi.
önümüzdeki seçimlerde de mustafa sarıgül'ün, tdh'si, chp'nin oylarından çalacak ve bu sayede ak parti oy oranlarında düşüş olmasına rağmen kendi fanatiklerinden gelen oylarla muhtemel ki gene mecliste en çok oy alan parti olarak bulunacaktır. sonra iran'lı, kimi uyuşturucu baronları hariç kimsenin malı gümrüklerden geçemeyecektir. kimi nakliye firmaları hariç hemen hiçbir nakliye firmasına bu konuda göz açtırılmayacaktır.
birileri gene "cibiliyetsiz" ilan edilecek, birileri gene "diyojen" olacak, kimbilir birkaç sayın uğruna birkaç kelle daha verilecek, umumi tuvaletlere girebilmek için dahi kadrolaşmanın içinde yer almak gerekecek, sırf birkaç tanıdık müteahhitin gönlü olsun diye yeni ve ihtişamlı belediye binaları inşaa edilecek, kıçımızın sağ lobu özelleştirilecek, nihayetinde ömrümüz tükenecektir...
demokrasinize kafamı sokabilir miyim? bürokrasinize de ben gireyim... ne iş olsa yaparım.
zaman ve taraf gazetelerindeki haberleri belge olrak kabul edip soruşturma açan sözüm ona demokrat olan kişilerdir. bunların hangi tabandan ve görüşten oldukları alenen bilinmektedir. uğraşmay gerek yoktur.
