çocukluğumdan beri birilerini rahatsız eden durumdur.ben camii yaptıracam, sende okul yaptır, öteki de hastane yaptırsın, devletin 90 senede cebinden para harcayarak yaptırdığı camii sayısı 100 ün altında, vatandaş camiileri kendi cebinden para verip yaptırıyor.çok rahatsızsanız yasa çıkarın ülkeye camii limiti koyun.*
Cami sayısıyla okul sayısı yada hastane sayısı karşılaştırılmaz.Ülkemizdeki cami sayısı ile almanya yada ingilteredeki kilise sayılarını karşılaştırınız.Ülkemizde Cami başına düşen insan sayısıyla ingilterede kilise başına düşen insan sayılarını ortaya koyalım.Ondan sonra burada atıp tutalım.
Türkiyedeki camilerin yüzde doksan dokuzu ihtiyaç sahipleri tarafından kendi oturdukları yörede kurulan dernek tarafından yaptırılır. devletin tek masrafı memur atamaktır. Onu da atamasa onun da maaşını çok rahat karşılar bu ahali.aslında laik devlette olması gereken de budur ama işine gelmez bazılarının.
2004 verilerine göre Türkiye'de Her 70 camiye karşılık sadece bir hastane var, yani Türkiye'de 60 bin kişiye bir hastane, 353 kişiye ise bir cami düşüyor.
buradaki problem tabiki camilerin çok olması degildir.sorun 350 kişiye bir cami düşerken, neden 60 bin kişiye 1 hastane düşmekte bunlarda ihtiyaç değilmi, cami yapımına bu kadar para çıkıyoroda okul, tiyatro, hastane yapımına mı çıkmıyor yoksa çıkarılmıyor mu, neden çıkarılmıyor?
ayrıca burda bahsettilerimizin hepsi para ile yapılıyor, yani birbirinden alakasız şeyler değil. 350 kişiye 1 cami makul demişsiniz, makul olmayan diğer sayılar zaten dikkat cekilmek istenen noktada bu. neden bu uçurum?
Not: sanırım çoğu arkadaş aynı kaynaklardan yararlanmış. fakat hesap yeni yapılmış bulunmakta, yeni hesaba göre 800 küsür civarında kişiye 1 cami düşüyor. acaba bir şey değişti mi? aradaki uçurum azaldı mı?
devletin ve ne yazık ki halkın da yetersiz kaldığı durumdur. camilerin çoğu halk arasında para toplanarak yapılmaktadır. bu kötü bir durum mudur elbette değildir. ama aynı halk ne yazık ki okul için para toplanmak istense bi bahane bulup o parayı vermez. okullarda istenen aidat paralarından kaçmak için binbir yalan bulur fakat konu camiye yardıma gelince gönüllü yardımsever olur. bunun dışında öğretmen açığı, hastane eksikliği gibi durumlar da ne yazık ki devletin yetersizliğidir.
aziz nesin üstadın yazdığı ve aynı adla sinemaya uyarlanan kemal sunal abimizin başrolünde oynadığı zübük isimli eserde geçen bir söz her şeyi açıklar ama maalesef sadece bize açıklar. bu zübükler oldukça daha çok cami açılır.
''Türkiye'de kaç okul var? 67 bin...
Kaç hastane var? 1220...
Kaç sağlık ocağı var: 6 bin 300...
Peki kaç cami var? 85 bin...
Her 60 bin kişiye 1 hastane düşerken, 350 kişiye 1 cami düşüyor.
Peki kaç kilise var? 270...
Kaç cemevi var? 100.
Türkiye'de kaç doktor var? 77 bin...
Peki kaç din görevlisi var? 90 bin...
Türkiye'de her 900 kişiye bir doktor düşerken, her 780 kişiye bir din görevlisi düşüyor.Eğitim-Sen'e göre Türkiye'nin 200 bin öğretmen açığı var.
Türkiye'de kaç kütüphane var? 1435...
Almanya'da kaç kütüphane var?11 bin...
Türkiye'nin kaç kentinde devlet tiyatrosu var? 13...
Kaç kentte kuran kursu var? 81...
Bu kursların toplam sayısı kaç? 3852...
Türkiye'de 1 opera derneği var; 11 bale, 10 heykel, 18 resim, 18 sinema, 38 tiyatro derneği var.
Peki kaç tane "cami yaptırma derneği" var? 35 bin... ''
türkiyede ibadete aç ne kadar insan varmış dedirten tablo.
eğitim, kültür, sağlık gibi alanları önemsemeyen cahil, yobaz kişilerin türkiye üstünde ki etkisini anlatan vahim tablo.
''Ey milletim
Ben Mustafa Kemal'im
Çağın gerisinde kaldıysa düşüncelerim
Hala en hakiki mürşit değilse ilim
Kurusun damağım dilim
Özür dilerim ''
dizeleri hatırlandıkça daha da fazla üzüntü veren tablo...