burada hiçbir partiyi savunmayacağım sadece ülkemizdeki politika mantıksızlığını anlatacağım. ve bazı partilerin mantıksız davranışlarını eleştireceğim o kadar.
öncelikle muhalefet in kelime anlamını söyleyeyim. 'karşıt' anlamına gelir. ingilizcedeki tam karşılığı olmasa da 'against' de derler yani aynı zamanda rakiptir.
ülkemizdeki muhalefet partilerine bir bakalım. chp, mhp, bdp. biri terörist bir oluşumun siyasi uzantısı, tek isteği 50 bin katilini de alıp siktir olup yeni bir devlet kurmak. diğerinin amacı türk kimliğini ön plana çıkartan bir devlet anlayışına sahiplik, bir diğeri ise mustafa kemal in kurduğu bir parti olup laik atatürk ün izinde bir devlet kurmak.
peki iktidar kim ? ak parti. muhafazakar kesimin 'çare' dediği liberal demokrat parti. 11 yıldır ülkenin yöneticisi pozisyonunda.
peki iktidar muhalefet kapışmasına gelelim. iktidar çıkıp 'demokratikleşme paketi' sundu, tepkiler patladı. andımız ın kaldırılması kürtçe yer isimleri vs. maddeler olmasına rağmen bdp 'beğenmedik' dedi. neden ? çünkü onlar hak değil sadece bölünmek istiyor.. yani memnun edemezsiniz. mhp ise andımız ın kaldırılması başta olmak üzere birlik ve beraberliği bozmaya yönelik tehditler olduğunu belirtip tepki gösterdi. chp ise laik düzenin ve milli birliğin bozulup türk kimliğinin yok olmasından yana çekindi. buraya kadar sıkıntı yok. sonuçta kendi ideolojilerini savunuyorlar.
peki suriye konusuna gelelim şimdi. suriyedeki beşar esad katliamına kim karşı çıktı ? ak parti. mısır daki saldırılara ve darbeye de aynı şekilde. başbakan erdoğan ın esad a ettiği laflara bazen cevap kılıçdaroğlu ndan geldi. mısır a yapılan darbe eleştirilirken kılıçdaroğlu nun bi tek alkış tutmadığı kaldı. aynı şekilde esad ı savunacaklar neredeyse.
uçağımız düşürüldü 'hakkımızı arasanıza' dediler, savaş çığırtkanlığı yaptılar ama hükümet sağduyulu davrandı. tezkere çıkartmaya gelince 'orda dur' demeyi iyi bildiler ama.. şuna eminim ki ülkemizde belli kesimler 'herşeye muhalefet' olmak için var. keşke tarihi geriye sarıp erdoğan ın esad a ve mısır darbesine destek verdiğini yaşasak. eminim ki bu sefer bazı kesimler hatta onların taraftarları sokaklarda eylem yapıp suriye ve mısır halkına destekte bulunup rabia selamını kesin kullanacaklardı. neden ? çünkü başbakan erdoğan ne diyorsa, bazı kesimler 'tam tersini' uygulamayı doğru buldu.
Misal mhp yeri geldiğinde gayet sağduyulu davrandı hükümete desteğe gitti temkinli de olsa. gezi olaylarında keza öyle. bdp den zaten birşey beklemiyoruz çünkü terörist bir oluşumun yaptığı ve istediği hiçbirşey ülkemiz için olumlu olmayacaktır buna inanın. hadi hepsini geçtim chp neden böyle yapıyor ? yakışıyor mu mustafa kemal in partisine ? yakışıyor mu biri çıkıp bunu söylesin. sırf erdoğan esad a düşman oldu diye esad a biat edecekler yahu bu nasıl bir gafillik. bir de chp nin her kararını ayet gibi okuyup ezberleyip uygulayanlar var. esad a açık şekilde olmasa da destek verenler var bu ülkede. sebebi 'esad erdoğan a karşı kaybetmezse biz iktidar oluruz' düşüncesi. heryerden birşeyler çıkartıp birşeylerden nemalanmıktır bu. yazıklar olsun ki kurucu liderimiz mustafa kemal in partisi resmen ciğerci kedisi gibi her yola bir taş koyuyor. gelen gideni aratır derler, keşke başkan deniz baykal olsaydı hiç olmazsa haklı eleştirilerde bulunurdu hükümete karşı. maalesef şuanki görüntü hiç de güzel değil. başbakan iphone kullansa kılıçdaroğlu galaxy s4 kullanır bu öyle bir duruma gelmiş. herşeye muhalefet olup, 'düşmanımın düşmanı dostumdur' mantığıyla yürümek ne denli doğrudur arkadaşlar biri açıklasın bunu bana.
not: alalen destek göremezsiniz belki ama, hükümetin hiçbir hareketine de destek vermezler, hatta tepkilere kendileri cevap verir esad yerine. kendimizi kandırmayalım kısacası.
