nedeni solun üretmeyi sağın var olanı korumaya çalışmasıdır. yeni bir şey üretme çabası içinde olanlar her zaman daha çok ilgi çekerler. sağcı bir yazar sadece kitleleri yönlendirebilecekken solcu bir yazar veya sanatçı yeni yeni şeyler üreterek var olanın sorgulanmasını sağlayacaktır.
bu arada türkiye'de aydın dediğimiz kesmin yüzde kaçı gerçekten aydın ona da bakmak lazım. boynuna her fular takanı aydın olarak nitelendiren bir ülkeyiz malesef.
sağcı aydın insanlar da vardır. aydın olmak insanları sınıflandırmadan onlar için en iyisini istemektir. ama aydınlar genelde solcudur. çünkü solun genelinde bir tatminsizlik bir isyan vardır. tatminsizlik ve isyan durumlarında da en iyisini istemek farzdır. aydınların genelde solcu olması bundan kaynaklıdır.
sağcı aydın insanlarda vardır. aydın olmak insanları sınıflandırmadan onlar için en iyisini istemektir. ama aydınlar genelde solcudur. çünkü solun genelinde bir tatminsizlik bir isyan vardır. tatminsizlik ve isyan durumlarında da en iyisini istemek farzdır. aydınların genelde solcu olması bundan kaynaklıdır.
ülkemizde solculuk her zaman hayallerde yaşanan bir şeydir. herkes solcudur bizim ülkede ama 100 kişiden 90'ı başka türlü yaşar. düzene ayak uydurur çünkü rahatının bozulmasından korkar. lafta solcu olmak elbette kolay. ama şunu da belirlemek lazım, solculuk nedir? anlam karmaşası çok görülür bizde. sapla samanı karıştırıyoruz hep. bugün solculuk, sosyalizm, komünizm gibi kelimeleri dillerine pelesenk etmiş olan kişiler, herhangi bir şey için eylem yapanları görünce anarşist diye etiketlerler. herkesin kitap okuduğunu, tiyatro ve sinemada yatıp kalktığını iddia ettiği bir ülkede bu durumu çok da yadırgamıyorum aslında. fikri neyse yaşayışı da o yönde olan, bilinçli yaşayan insanlar elbette var ama yalancılar riyakarlar daha çok. ama onların istediği gibi olmadı, biz dostoyevski'yi, hemingway'i, tolstoy'u, voltaire'i okuduk onlara bestseller lar kaldı. biz meydanları, sokakları, deniz kıyılarını ağaç altlarını doldurduk onlara alışveriş merkezleri kaldı. biz gerçekleri öğrendik onlara yalanlarla avunmak kaldı. biz adam gibi acı çekip layıkıyla ağladık, onlara yapay sevdalar kaldı. velhasıl hiçbir şey onların istediği gibi olmadı, olmayacak. her düzenin bir sonu var. az kaldı.
aydın olmanın koşulu özgür düşünmektir. ancak özgür düşünmek için illa sol tarafta durmak gerekmez. daha doğrusu sol terimini tekelleştirmek, solcu olma koşulunu dinsizlik olarak belirlemek yanlıştır. che guevara ne kadar aydınsa, ali şeriati de o kadar aydındır. guevara komünist bir felsefeyle aydın olmayı becermiş, şeriati ise islam dinini referans alarak. ki tarihte komünist olarak adlandırılan o kadar çok gerici vardır ki, yazsak buraya okumaktan sıkılır insanlar. hallac-ı mansur aydındır, imadeddin nesimi aydındır, pir sultan abdal aydındır, yunus aydındır, ibn-i sina aydındır, jeanne d'arc aydındır, cat stevens aydındır, ihsan eliaçık aydındır vs. solcu veya sosyalist olmak din düşmanlığı değildir. karmatiyi tanımak gerekli. ha evet, bu saydığım insanlar sol felsefeye yakın veya tamamen içinde olan insanlardır. ancak, 'din özgür düşünmeye izin vermez' iddiası çok tutucu bir iddiadır. zira stalin-mevlana kıyası yapar biri, mal gibi ortada kalır insan. islamın isyan dini olduğunun farkında olan bir müslüman, kendine 'solcuyum' diyen birçok yurdum insanını aydınlatabilecek kadar ışık saçar. gerçi islamın bir itaat dini değil, isyan dini olduğunu kabul eden, islamı böyle algılayanlar genelde ehl-i beyt oluyor ve onlar da kendilerini 'solcu' olarak tanımlıyorlar. ancak bu durumda bile, dinin özgür düşünmeyi ve haliyle aydın olmayı engellediği iddiasının yanlışlığı değişmiyor. dipnot: şöyle bir baktım da yazdıklarıma, sanki derdimi tam anlatamamışım. anlatım gücüm yerlerde amk. sanırım küfürsüz yazmak bana göre değil. çok zor oluyor.
iyi yetişmiş entellektüel düzeyi yüksek bireylerin büyük çoğunluğu sol görüşlü olur.çok azı da liberal olur.liberalizm asla sosyalist düşünceyle baş edemeyeceği için aydın kitlelerin çoğunluğu sola kayar.
çünkü toplumculuk bireycilikten her zaman baskındır.
liberal düşünce sosyalist düşünce ile baş edemediği için milliyetçi muhafazakar görüşü yanına alıp solla mücadeleye girişir.aksi halde sosyalizm karşısında liberalizmin hiçbir şansı yoktur.toplumun çoğunluğunu lümpen kitle oluşturduğundan milliyetçi muhafazakar soslu liberal düşünce pek çok zaman sola karşı zafer kazanmıştır.çünkü bu lümpen kitleyi milliyetçi muhafazakar söylemlerle yanına çekmek kolaydır.
kültürlü toplumlarda bu milli manevi değerlerin sömürüsü elbette daha azalmaktadır.ama gelişememiş toplumlara gidildikçe sömürü en vahşi boyutlara ulaşmaktadır.
