bartholomeos'un nankörlük içeren bir açıklaması. bu ülkeden onca destek ve iyiliği görüp, her alanda bizi yargılamak için bahane arayan batının eline güzel bir koz vermiştir.
hukuk önünde hesabı sorulması gereken beyanat. sen neden ekümenik istiyorsun? diyerek söze giriş yapmak lazım. amacın ne, neyin peşindesin? içeride az düşman var bir de siz işgal edin. adamlar daha istanbul sevdasından vazgeçmemişler, papaz duvardan çıkacakmış da, bilmem kim gittiği sudan dönecekmiş de istanbul bunların olacakmış. hala sabilere bu hayali senaryoları öğretiyorlar bir de gelmişler çarmıhtan bahsediyorlar. hele bi sindirin şu yapıyı.
bu ülkenin alışık 0lduğu iftira ve ihanet içerikli konuşmaların arasına bir yenisi de barthelemos tarafından eklenmiş olan söz. bu ülkeye gelen her düzen, bir öncekini kullanarak ülkeyi muhakkak kötülemiştir. daha önce de en basitinden dışişleri bakanı ali babacan yurtdışındayken "türkiye'de islama karşıt bir düzen var" diye bir konuşma yapmıştı. sen ülken içindeki problemleri çözmeye kalkmadan gidip elin emperyalistine şikayet edersen, onlar da seve seve gelirler senin ülkeni düzeltmek(!) için.
edit: düşününce, belki de barthelemos stigmatadır, onun için böyle konuşmuştur.*
Haklıdır ancak yeterince haklı değildir. Barthelemeo nun bilmediği şey, azınlıkların, gayri-türklerin, gayri müslimlerin uğradığı ayrımcı muameleye aklı başında ve eşitlikçi tüm türk vatandaşlarının da uğradığı ve türkiyenin demokratik, sivil, çoğulcu bir ülke olmadığı ve bunun acısını birçok vatandaşın da aynen yaşadığı gerçeğidir. Keşke bunu ABD de değil,ülke içinde de basınaburada da söyleyebilseydi çarmıha gerilmeden dedirten açıklamadır. Nitekim başta basın herkes hemen çarmıha germiştir bile, nasıl böyle konuşabilir bu nankör demek suretiyle. O nedenle de bu açıklamasına sinirlenilmektedir ve sanki rahat yaşaması ve öldürülmüyor oluşu kendisine verilen bir hediyeymiş gibi gösterilmek suretiyle, yaşama ve özgür ifade hakkının hak olarak verilmemiş olduğu da saldıranlar tarafınca kanıtlanmaktadır. Bu ilginç kitle barthelemeo öldürülürse terörü lanetler ancak bir faşistin,köktencinnin kendini tek hak sahibi gördüğü, kendisi gibi olmayanmın varlığını da kendisine sunulmuş şükkretmesi gereken bir ödül olduğu noktasındaki ayrımcı zihniyet değişmez.
papa ile organize bir biçimde, planlı bir biçimde çalışmaya devam ettiği sürece, ekümenik talebinde bulunduğu sürece bu tip açıklamaları yapmaya devam edecektir bunu söyleyen kişi. inançlarını yaşama noktasında her aklı başında insan yanlarındadır ama amaçları burada inançlarını yaşamak mı siyasi hedefler kovalamak mı buna bakmak lazım. ve malesef ruhban okulu vatikan ile organize çalışıyor.
Tipik bir müslümanın, kendi inancını asıl gerçek zannetme yanılgısını ki bir hıristiyanın inandığını inkar etmek müslümanın inancı ile dalga geçmeye eşdeğerdir; herkese dayatma arzusuna isyan edişine karşı pişkince ikiyüzlü tutumu ile karşılık görecektir daima.
Halbuki O, " Türkiye'de kendimizi çarmıha gerilmiş gibi hissediyoruz " sözlerinin tam aksini dört yıl önce Kapadokya'da yaptığı bir konuşmada dile getirmişti. 3 Temmuz 2005 yılında Ürgüp Perissia Otel'de düzenlenen tören sonrasında Fener Rum Patriği Bartholomeos, şunları söylemiş: " Ben bu memleketin çocuğuyum, kendimi hiç yabancı hissetmiyorum, ne Anadolu'da, ne Trakya'da, ne istanbul'da. Bu memleketin çocuğuyum ... / ...Biz buranın yabancısı değil, yerlisiyiz ve böyle kalacağız, böyle hissediyoruz. Kendimizi hiçbir zaman bu memleketin halkından ayırmamışızdır " demişti.