bugün tekrardan gündeme getirilmesi, tartışılması, irdelenmesi ve ciddi anlamda çözüm üretilip üretilen çözümün uygulamaya sokulması gereken sistemdir.
türkiye'de yaşayan vatandaşlarımızın, neye sinirlenip neye ilgisiz kaldıkları bilinmektedir. burada halk, etkin bir rol oynar ve halkın bazı şeyleri düzeltebileceği gerçeğini açığa çıkarmak gerekir. olayın özetine bakacak olursak, medya ve bunun türevleri olan gündelik hayat bilgilerimiz bizleri yeterince doğru yönetmemektedir. bir başbakanın yapmış olduğu hatayı oturup milyonlarca kişi konuşmamakta, buna bir çözüm bulmaya ve ya başbakana bu yaptırım için geçerli sebebinin aslında ne olduğu sorulamamakta. türkiye için karar alırken bu milyonlar susuyor ancak spor, müzik, sinema gibi kültürel bir sorun olduğunda ise yine aynı bu milyonlar konuları detayına kadar irdeleyip, doğrusu bu olmalıdır şeklinde bir görüş ortaya koyuyor.
eğitim sisteminde mi bir eksiklik var? ülkesinin takip ettiği ekonomik politikadan bir haber olan, en son futbol pozisyonlarını tartışan, en yeni albümlerden hangilerinin en iyi olduğunu bilen, hangi filmlerin gösterime gireceklerini ve bu filme harcanan bütçeden haberdar olan insanlar haline geldik*... hata yoksa medyada mı? yoksa medyaya bu kadar bağlanan, "gündemi takip ediyorum" diyebilen kişilerde mi? bir sorun var ve elbette çözümü de mevcut. biz bu çözüme iki hamle uzaktayız. birinci hamle sorunun kaynağını bulmak, ikinci hamle ise oraya gidip sorunu ortadan kaldırmak...
peki bu kadar insanı bir araya toplayıp bu sorunu çözmek için nasıl harekete çıkacağız? hiç kendinize sordunuz mu "ben bu takımı tutuyorum laf ettirmem, bu şarkıcı hakkında kötü bir şey söyleyemezsin, bu aktörün oyunculuğuna laf atmaya hakkın yok..." gibi savunma sözlerinizi dillendirirken elinize bir şey geçmeyecekken, geleceğiniz için bir adım atmaya kalktığınızda ve ya atmanız gerektiğinde yaşadığınız toprakların, değerlerin savunucusu olarak bu kadar kesin konuşamıyorsunuz...
bu yazıları okuyup, "ben milliyetçiyim, bana bunları söyleyemezsin, herşeyden önce vatanımı severim..." diyenlere de sesleniyorum. benim bahsettiğim şey, vatan sevgisi değil. benim bahsettiğim şey yaşam değerini arttırmak için, bu vatan içerisinde görüşleri ne olursa olsun herkesin ortak çalışıp ortaya şu anki yaşam koşullarından daha iyi olan bir yaşam sunacak olan ürünü ortaya çıkarmaktır. pekala siz, sizden başkasını vatan sever olarak görmezseniz bu iş nasıl başarılacaktır? ve ya siz, allah'a inanmıyor diye "dinimize küfür ediyorlar" diyerek nereye varacaksınız? geç kaldık mı bu iş için? evet geç kaldık... fakat, bu topraklarda halen yeni bireyler dünyaya gelebiliyor ve kıt kaynaklardan faydalanabiliyorsa, bence ileride bu topraklara ayak basacak olanlar (çocuklarımız, torunlarımız) için ve onların geleceği için harekete geçilebilir.
bunların olabilmesi için ise türkiye de tepki sistemi anlaşılmalı ve düzenlenerek bir şeyler yapılmaya başlanılmalıdır.
