oruç tutan halkın zaten büyük bir çoğunluğu yoksulluk seviyesinin altında yaşamasıyla açığa çıkan çarpıklık. ama bu yoksul halk buna rağmen hala oruç gibi saçma dinsel bir inanışın peşinde sürekleniyor. zaten muhtaç durumda olan kitle kendileri ama tuhaf bir şekilde sanki çok müreffeh bir hayat sürdürüyormuşcasına fakirleri anlamaya çalışıyorlar.
nefsin terbiye edilmesi konusu da bir enteresan zaten, bu oruç tutan ve bu ülkenin büyük bir bölümünü kapsayan genç nüfus cinselliği yaşayabileceği bir partnerden genelde bir takım ahlaki kaygılardan ötürü mahrum veya mahrum olmasa da geleneklerden ötürü cinselliğini ertelemek zorunda kalıyor. hani nefsin zaten terbiye edilecek bir pozisyonu yok zaten sosyal yaşam içinde müzmin bir terbiye içerisinde..