türkiye'de uygulanan, yöntem açısından ve pratikte doğrudan doğruya laisizmdir. anayasada laiklik yazıyor olması ve türkiye cumhuriyati için laik devlet yazıyor olması gerçeği değiştirmez. bu ancak türkiye'de bir şeylerin çarpık ve yanlış yürütüldüğünü gösterir. ayrıca bu uygulamaların doğru veya yanlış, haklı veya haksız olduğu farklı bir konudur.
kısaca laisizm'den bahsedelim:
"din insanlığın tarihsel serüveninde insanın, tabiat kuvvetlerinden duyduğu bir korkunun vs. ürünü olarak oluşan mistifikasyonlardan (hurafeler) ibarettir" demiştir, marx. pozitivist felsefede dinle iligli görüşlerini bunun üstüne kurmuştur. bunun siyasete yansıması ise devletin, halkın dini görüşleri konusunda karar alan ve bunu halka zorla uygulatan bir kurum olmasıyla gerçekleşmiştir.
tekrar söylemek de fayda var, bu baskının zorunlu olduğu veya yanlış olduğu konusu ayrı bir konudur.
edit: laisizm ile laikliğin farklı kavramlar olduğu öngürülmüştür.
Hatalı önermedir. Zira bizim evimizde television yok televizyon var demekten farksızdır. Farklı olan iki şey sekülarizm ve laiklik'tir. Laisizm ve laiklik değil.
