Türkiyede kız olmak zor zanaattir. Öncelikle ne kadar iyi olsan da fişlenmeye kulak asmamayı öğrenmek zorundasındır. Bu çok çok çok çok özet bir anltım.
Birde bunu üst merhalesi vardır o daha da zor ve ağrı ithamlara gebedir. Bu da 'Türkiyede dul kadın olmak' tır. Kız olduğun dönemden kestirebilirsin ama yuh artığı yaşatırlar sana her ne kadar hazırlıklı olsan da.
Türkiye'de kızsan potansiyel oropsun, dulsan kesin orospusun.....
Deveye hendek atlatmaktan zor olan bir durum. doğduğunuzda kulağınıza isminiz değil ,'gece dışarı çıkmak yok, erkeklerle gezmek yok, kısa etek ,göğsü açık giymek yok, evlenene kadar sevgili bulmak yok vs.' yasaklar fısıldanır. Büyüyüp serpilip geliştikçe baskı artar ve bu lafları sürekli işitmekten bıkarsınız, zaten beyninize kazındı ne gerek var ki, tekrar tekrar duymaya. Ancak ilk gençlik asiliğiniz geçip hayatla tanışınca anlarsınız 'kızım sana güveniyorum ama erkeklere güvenmiyorum' diyen ana babanızı. Otobüste sıkıştırıldığınızda, yolda laf atıldığında, aksilik otobüs gelmese geç bir vakitte, züppelerin 'yavruumm, bırakalım mı?' lafını duyduğunuzda, takip edildiğinizde..en kötüsü sırf bu olaylar yüzünden şehrin güzelliklerini bile yaşayamamanız, köylerde yaşayan kızlarımızı anlatsak zaten roman olur. 'okumak istiyorum' bile diyemiyorlar! Kalanını yazmasam da herkes biliyor zaten.
zor olsa gerek diye düşündüğüm durum.. yanınızdan arabayla geçerken öküz gibi bakan magandalar mı dersiniz, hayvan gibi laf atanlar mı dersiniz, çantanızı kapıp kaçanlar mı dersiniz.. zor zanaat netekim, zor.. allah yardımcıları olsun..
büyükşehirde hayata 1-0 önde başlamak demektir. hele bir de güzelseniz; otobüste yakışıklı erkekler bir umutla size yer verir, kapılar birileri tarafından açılır, dışarı çıktığınızda hesabınızı ödemek isteyen bir sürü erkek bulursunuz, akşam eğlenmek için çıktığınızda illa ki kapıya kadar bırakılırsınız, berke her daim emrinizdedir.
not: bu satırların sahibi erkektir.
edit: 1-0 dedik ama kaç sıfır oldu bilemedim...
...Ve kadınlar
bizim kadınlarımız:
korkunç ve mübarek elleri
ince, küçük çeneleri, kocaman gözleriyle
anamız, avradımız, yarimiz
ve sanki hiç yaşanmamış gibi ölen
ve soframızdaki yeri
öküzümüzden sonra gelen
ve dağlara kaçırıp uğrunda hapis yattığımız
ve ekinde, tütünde, odunda ve pazardaki
ve kara sabana koşulan ve ağıllarda
ışıltısında yere saplı bıçakların
oynak, ağır kalçaları ve zilleriyle bizim olan
kadınlar,
bizim kadınlarımız ...
güzel yurdumda bayan olmak bir çok zorluğu beraberinde getirir.. sürekli 2. sınıf olmak zorundasındır.. ne yaparsan yap sen bayansın ben erkeğim ayırımı mevcuttur.. ben erkeğim yaparım sen bayansın olmaz.. ne söylersen söyle hep sen haksızsındır.. dışarı çıkarken hayvani bakışlara maruz kalırsın.. sen birşey yapmasanda kuyruk salladı konumuna düşersin.. bırakın kuyruk sallamayı öylesine baktığınız bir insan sizi göz hapsine alır adeta gözleriyle soyar.. iş yaşamında ise senin fiziğin ön plandadır.. işini yapamasın ama yeterki fiziği düzgün olsun kafidir.. fizikle yetenek birbirine karışmış durumdadır.. bi yerlere gelebilmek istersiniz kariyer sahibi olmak istersiniz ama sizden birşeyler bekler bazı er kişiler.. sözün özü bayan olmak bazı durumlarda çok işe yararken bazı durumlarda ise insanlığınızdan utanırsınız..
kadın-kız gibi bir ayrım yapabilen erkeklerin çoğunlukta olduğu bir ülkede kız olmaktır.
bekaretle kafayı bozmuş erkeklerin çoğunlukta olduğu ülkede kız olmaktır.
"zarı patlak olana kadın denir kız denmez" "vurdurmuş oğlum o yani kız değil kadın" gibi gerizekalıca beyinsizce cümleler üreten erkeklerin çoğunlukta olduğu ülkede kız olmaktır!
evlenene kadar cinsellik adına hiçbir şey yaşayamamak, yaşarsan orospu olarak damgalanmaktır.
istediğin gibi giyinememek, giydiğin etek yüzünden yine orospu olarak damgalanmaktır...
türkiye de kız olmak;
- küçükken şeker öneren yabancılardan korkmaktır.
- ara sokaklardan ve inşaatlardan kaçınmak için alternatif çözümler aramaktır.
- her düşündüğünü söyleyememek, her merak ettiğini soramamaktır.
- rahat şekilde cinsellik konuşamamaktır.
- mini etek yada bikini giymeden önce alınabilicek tepkilere ve yenilicek laflara kendini hazırlamaktır.
- ağız dolusu gülememek, içten gelince küfür edememektir.
- final haftası bile olsa gelen misafire kahve yapmak için salondan beklenmektir.
- yabancı dizilerdeki kızların cesaretine ve rahatlıklarına özenmektir.
- gece belli bir saatten sonra mutlaka bir erkeğin eşliğine muhtaçmış muamelesi görmektir.
- her zaman sevgili edinemeyecek kadar küçük, temizlik yapabilecek kadar büyük olmaktır.
- içten gelen tüm dürtüleri saklamak, herşeyi erkekten beklemek zorunda kalmaktır.
- seks erkekler kadar iyi bilinse de bilmiyomuş gibi davranmak zorunda bırakılmaktır.
- kendinizi kanıtlamak için ne kadar uğraşsanız da çoğu insanın yapabileceğiniz maximum şeyin çocuk doğurup yemek yapmak olduğunu düşünmesidir.
- ne kadar eşitlikçi nutuklar atılsa da türk erkeğinin namusu aradığı yeri değiştirememek, toplum baskılarına yenik düşmektir.
gerçekten çok zor bir durumdur. hele bir de gençseniz herkesin gözü sizin üzerinizdedir. nefes almanız bile göze batar neredeyse. hal ve davranışlarınıza dikkat etmek zorundasınızdır. hele bir de yaşadığınız yer küçükse en ufak bir dedikodu büyür, büyür, büyür. en sonunda tüm aile meclisinin önünde babanıza sağdaki soldaki dedikoduları açıklamak zorunda kalırsınız. kabak başa patlar. kötü bir durumdur.