karı götürürken katlanılması gereken zorluktur. arkadaşımız harem kurup ülkesine geri dönecek, belki kendilerinden çocuk sahibi olup izlanda'nın muasır insan sayısına ulaşmasını sağlayacaktır.
yok abicim, vallahi götten sallama değil bu. hep anlatırım, bu tip olaylarda yaşadıklarımdan örnek veririm. sevgilisi olan kız, ingiliz arkadaşımızı görünce "aoao!" deyip bütün gün onunla gezişir, yiyişir olmuş idi. sonra ciddi ciddi sordum, lan ne ayak diye. "çocuk ingiliz yha!" dedi bana. sonra ingiliz olana sordum. dedim penaltı değil mi. dedi ananı skerim.
sen kalk, izlanda gibi caaaaaağnım ülkeyi bırak, türkiye'ye gel. akıl işi değildir bu. deli olması gerek kişinin. ulan ben orada yaşamak için herşeyimi verebilecekken, nasıl bir adalettir lan bu. beter olsun o zaman. bu ülkede başına ne gelse müstehaktır bu salağın. her türlü zorluğa katlanacak artık.
huzurlu ve keşmekeş olmayan bir hayata alışkın, soğuktan başka derdi olmayan izlandalının; yoğun gündem maddeleriyle, "ama bu kadari da fazla artik" dedirten haberleriyle insanını adrenalin içinde yaşatan türkiye'de neden geldim istanbul a tarzı ahlamalarından ve vahlamalarından ibaret olan zorluktur. kendisine prusya mavisiyleomo beyazının buluştuğu, sakin, izole, dört yanı sularla çevrili adacığına dönmesini tavsiye ediyoruz.
