Ülkemizde uygulanmakta olan Kara avrupası hukuk sistemi kanun koyucunun yaptığı yasalarla bağlıdır öncelikle, içtihatlarla değil. içtihatlar; mevcut durumlardaki uyuşmazlıklarda yerine göre belirleyici yerine göre yönlendiricidir. Keza medeni kanunda hakimin somut olaya uygun olmayan durumlarda hukuku somut olaya göre kendisinin koyabileceğini de düzenler.
Özetle; türkiyede herkes kendine göre haklıdır. Kanunlar kişilere göre somut ve subjektif olursa yani bir başka deyişle genel ve soyut olmazsa hukuk da olmaz.
Öncelikle herkes kendisinin yöneticisi hakimi savcısı vs'dir. Bunu buraya bir not edelim. Gelelim mevzuya Hukuk sözlü işlemez yani;
Mağdur: sayın hâkim ben vergi borcunu ödeyemedim sonra x kişiye y şirketimi geçici olarak anlaşıp devrettim.
Hâkim: sözleşme nerede?
Mağdur: sözlü olarak anlaştık biz hatta şehitlerimiz var.
Hâkim: söz uçar yazı kalır bu sözü duydunuz mu?
Mağdur: ama sayın hâkim mailler şahitler vs var. Yetmez mi?
Hâkim: mailleri senin göndermediğin şahitlerin de yalan söylemediğinin ispatı nerede?
Mağdur: ama hâkim bey böyle adalet olur mu?
Hâkim: olur! Olur! Bal gibi olur sen sözleşme yapma yasal olarak resmi açıdan kendini güvenceye alma TL nde resmi bir kanıtın olmasın tuzu uzat salatalık peşinde koş sonra böyle adalet olur mu? De! hatta sana ait olduğunu söylediğin firmayı batırma noktasına getirmiş olman bile ne kadar işinin ehli olmadığının ispatı niteliğinde. Neyse ki tuzladığın hıyar işinin hakkını vermiş.
Mağdur: ama sayın hâkim.
Hâkim: sus artık! yaz kızım söz konusu davanın delil yetersizliğinden reddine. Mağdur olduğunu iddia eden kişinin herkesi kendi gibi bilen saf bir birey olduğundan bundan sonraki hayatını vasi kontrolünde geçirmesine karar verilmiştir.
Sonuç olarak hayatı eylemlerimiz ve sonuçları doğrultusunda yaşıyoruz. Aldığımız kararlar doğrultusunda ortaya koyduğumuz eylemlerimizin sonuçlarını karar vermeden evvel gözden geçirmemiz gerekir. Sonuçlar ile yüzleştikten sonra değil. Ve hukuk kanıta bakar iddiaya değil. Sizin elinizde kanıt yok iddia var ise haklı olsanız bile hukukun karşısında haksızsınızdır. Bu nedenle kararlar alırken kendi kendinizin yöneticisi hâkimi savcısı olmalısınız.
