bu sistem motorla bir insana çarpıp öldüren insana, 15 bin tl değer biçip bunu da 24 taksite bölen sistemdir. buna maddi değer biçmek ayrı bir olay, bunu 24 taksite bölme apayrı bir olaydır. Anlamak mümkün değil bu hukuku.
kavramlar yerine oturmamış, tutuklu yargılama süreleri çok uzun, ifade özgürlüğü konusunda ciddi eksilikler var, yargı basından çok etkilenmekte, yargının özgür bir irade ortaya koyabilmesi bağımsız olduğu noktasında ciddi çekinceler var halk buna inanmıyor bu noktada yapılacak bir şey yok maalesef belki bir elli yıl sonra her şey rayına oturur.
Çoğu kişinin dilinde 'bu ülkede hukuk falan yok kardeşim, böyle olur mu bu nasıl adalet' gibi feryadımsı hezeyanlar duymuşsunuzdur. az okursanız aslında gerçekten türk hukukunun hazin çelişkileriyle karşılaşacaksınızdır. Bunu hukuk okuyanlar çok iyi bilir.
buna çok sevgili erdal öz ün defterimde kuş sesleri adlı anılardan oluşan kitabından örnek verecek olursak ;
"tutukluluk sebebleri zail olmadığı gibi, tahliyelerini de gerektirir derecede lehlerine kafi miktarda delil de toplanamamış olduğundan tutukluklarinin devamı..
oysa hukuk fakültesinde bize aleyhteki kararlar okutmuslardı. lehte kanıt yok diye insanın cezaevinde tutulacağını öğretmemişlerdi." diyor erdal öz. kendisi ayrıca hukuk fakültesi mezunudur.
isyan etmemek elde değil. defalarca hukuk ihlali defalarca hukuk ihlali. ses çıkarabilen yok. çıkaranlarda ya dikkate alınmadı ya içeri alındı. artık şunu anladım bu ülkede güçlülerin hukuku var. hukukun keskin yüzü padişaha işlemiyor.
Şu ülkede hala "Anayasa Hukuku" dersi veren hocalar var ya, en çok onlara üzülüyorum. Şu an için verdikleri dersin Harry Potter'daki iksir Dersi'nden tek bir farkı yok. Olmayan bir şeyin dersini verme dramı da kendilerinin omuzlarındaki en hakiki yük olsa gerek.
Bir adam çıkıp "yönetim şekli zaten fiilen değişmiştir, şimdi hukuki zeminini hazırlamak için gerekli çalışma yapılmalıdır" diyorsa ve hala - kimini şahsen tanıyor ve çok seviyor olsam da - Anayasa dersine giren hoca varsa, bir gün bir öğrencisi el kaldırıp "Hocam, sen ne anlatıyorsun Allah aşkına?" derse verebileceği tek bir cevap yoktur...
Son on yılda kadına karşı şiddet, tecavüz, saldırı arttı ama bu garabetten en çok zarar gören kadın kesinlikle THEMIS oldu... Yazık oldu adaletin tanrıçasına!
istanbul baro seçimlerinde yaka paça kavga çıkıyorsa ülkede hukukçular bile problemleri kavga ederek çözme yoluna giriyorsa, olmayan hukuktan bahsediyoruz.
yetiştirmeyin hukukçu falan. *
sadece maddi zarar olarak görünen bir bok. çoğu insanda haklı olarak güvenmeyerek kendi doğrularıyla, kendi kurallarıyla birbirlerini yargılıyorlar. sağda solda birbirini öldüren insanları gördükçe hiçte şaşırmıyorum.
normal vatandaş cinayet işlediği zaman müebbet alırken ünlü biri sarhoş kafayla 3 kişilik bir aileyi yok eder ve toplamda 13,5 yıl ceza alır.
not: yazar burada cinayet işlemenin iyi bir bok olmadığını ısrarla belirtmek isteyip sadece adaletsizliğin ne kadar ortada olduğunu belirtmeye çalışmıştır.
ayrıca sokayım ülkemizdeki adalete, hukuk anlayışına.