geçen uludağ sözlük yetmiş birinci sanat zirvesi'nde hararetli bir şekilde tartışmıştık bu konuyu..
sanatın en önemli dallarından biri olan heykelcilik'de avrupa ülkeleri ile karşılaştırıldığımızda ortaya çıkacak sonuçtur. hep yerimizde sayıyoruz, gerekli yatırımlar yapılmıyor, gençlerimizi bu sanat dalına yönlendirmiyoruz..
belki tarihimizdendir. heykellerin put olması inanışı vardı.
ülkemizin kanayan yarasıdır bu bence. bunu tartışmalıyız. evet.
sanat dinin hizmetine girdiği zamanlar, sanat dini yaymak için kullanılmıştır. sanat eserlerini tanrı zannedip insanlar ona tapmıştır. ancak bu sanatın özünde olan, sanatla bağdaşan bir durum değildir. adamlar zamanında güneşe bile tapmış, şimdi güneş pagan dinidir diye kişiler gündüz vakti sokağa çıkmayacak mı?
insanların her heykele tapınıldığını sanmalarından kaynaklıdır. yine de buna rağmen heykel ve seramik bölümü okuyanlar vardır, heykeltraş olabilenlerini kutluyor; züccaciyeci olanlarına da başarılar diliyoruz.
islam kültüründe heykelin puta tapma manasına gelir. dolayısıyla heykel bulundurmak en büyük günahlardan olan allaha şirk koşmak olarak görülmektedir. islam çevrelerince hiç ama hiç hoş karşılanmamaktadır. ancak günümüz türküyesi islam kültürüne bir kaç doz batı kültürü ekleyebildiğinden yasak degildir.
konu üzre gelişme istiyorsak (aynı zamanda şehirleşmenin bir gereğidir de) yol, park gibi kamusal alanlara bolca ve çeşitli akımlardan örnekleri yerleştirilmeli. (bkz: belediyelerin görevleri)
her an icine tukurecek biri oldugundan ileri gelen bir durumdur, zannimca.
islamda heykel yapmak degil ona tapmak yasaktir. gunumuzde heykele tapan kac toplum kalmistir ve bunlar dunyanin % kacini olusturmaktadir? birakalim efenim bunlari biz sanata destek verecek kadar gelismedik henuz. sadece sanat degil bilime de destek vercek durumda degiliz henuz...