ecel dediğimiz şey kaderdir ama yine de kader deyip kendini salıvermemesi lazım insanın. hele bir de türkiye'de... aklıma gelen bazı önlemler şunlar;
*rüzgarlı havalarda elektrik telleri altından geçmemek
*kırmızı ışığa güvenip karşıdan karşıya geçmemek
*minibüs şoförleriyle tartışmamak, tartışılacaksa bile bagajda levye taşımak
*bi yerde kavga varsa araya girip kavgayı ayırmamak vs.
- trafikte ışıklara güvenmemek. öyle "yeşil yanıyo geçiyim" dememek. iyice bi kolaçan etmek,
- yaya geçitlerine güvenmemek,
- logar kapaklarına dikkat etmek, açık kanalizasyon çukurları için ön keşif yapmak,
- takım formasıyla gezmemek. "tuttuğum takım yendi, şöyle bi doyasıya geziyim, havam olsun" dememek.
-önce sola sonra sağa sonra tekrar sola baktıktan sonra "ne olur ne olmaz" deyip birkaç kez daha kontrol edin.
-yeşil ışıkta geçmeyin, biraz daha bekleyin. ne olur ne olmaz.
-açık alanda içki içmemeniz yetmez, evde gizli gizli için.
-özellikle yabancı semtte kimseye dik dik bakmayın, mümkünse başınız önde olsun.
-çok gerekmedikçe şehir meydanlarında bulunmayın, çöp kutularından uzak durun.
-kimseyle sevgili olmayın. abisi olabilir. (bu kızlar içindi)
-biri yolda yürürken size çarparsa "abi özür dilerim yanlışlıkla oldu" deyin.
-ülkü ocaklarına ya da tkp nin gençlik kollarına katılmayın, bunun yerine bir şeyhe kıçınızı dayayın.
-ıssız yerlerde dolaşmayın.
-fanatik olmayın, maçı evinizde hobi olarak izleyin.
-eğer hasta olursanız hastahaneye gitmeyin. bekleyin geçsin.
--"karı gibi gülme"yin. "karı gibi gülme lan" diyenlerin ülkesinde "karı gibi gülenler"in ömrü uzun olmaz.
-çok saçma olacak ama baretle dolaşmaya çalışın.
-gece dışarı çıkmayın.
-gündüz işiniz yoksa evde durun. "aslında hayat sokakta" demeyin. yanılırsınız.
-camı pencereyi kapıyı kapalı kilitli tutun.
-birşey olmaz diyerek 220v kablolara dokunmayın.
-her şeyi yemeyin.
-acele etmeyin.
-sabırlı olun.
-mülayim olun.
-unutmayın! en kuru ped molped.