kendi adıma konuşmam gerekirse, akp iktidara geldiği günden beri bir ekonomik kriz beklentisi içerisindeydim. bunun gerçek anlamda maddi kayıplarını yaşamış bir insanım.
ülkenin gidişatına güvenmiyordum, ordunun her an müdahale edebileceğini düşünüyordum.* 2004 yılında kullandığım bir kredide sırf bu yüzden sabit faiz tercihi yapmış, "en azından ne ödeyeceğimi bilirim" diye düşünmüştüm. ancak akp beni yanılttı ve ekonomi bir şekilde iyi gitti ve faiz oranları düştü. bense yüksek faizden kredi borcumu ödemeye devam ettim. şunu fark ettim ki 12 yıl boyunca akp muhalifleri* olarak ekonomik krizin çıkacağını bekliyoruz.
bizim gerçek anlamda ekonomik krizin çıkma ihtimalini güçlendiren, ekonominin fazlaca şişmiş/şişirilmiş bir balon olduğunu düşündüğümüz, reel senaryolarımız vardı. bu senaryolar elimizde ki veriler göz önüne alındığında gerçek anlamda göz ardı edilmesi imkansız senaryolardı ve bize krizin bangır bangır geldiğini gösteriyordu. gelinen noktada bir yerlerde hesap hatası yaptığımızı düşünmemek imkansız, zira ekonomik krizin çıkmadığı aşikar.
ne kadar inkar da etmeye çalışsak, tayyip erdoğan gerçekten zeki ve kriz durumlarını bir şekilde yönetmeyi başaran bir insan. ne yapıp ne edip bir yerlerden, bir şekilde ülke ekonomisine para kazandıran, bizim beklediğimiz krizlerin olmamasını sağlayan da budur. hepimizin bildiği iranlı iş adamına bu kadar imtiyazın verilmesinin sebeplerinden biri de budur. bu gün dünya basınına baktığımız da söylenen o ki ışid'in petrolü türkiye üzerinden satılmakta ve böyle bir iş yapılıyorsa bedava yapılmayacağı gün gibi ortadadır.
artık tayyip erdoğan ve ekibinin başta olduğu süre zarfında ekonomik kriz çıkacağını sanmıyorum. bir şekilde idare edeceklerdir. ancak bu ekibin ardından ülke yönetimine gelecek insanlar ve biz bunun bedelini ağır bir şekilde ödemek zorunda kalacağız.