mühendislik ve tıp fakültelerine puanı yetmemiş insan söylemidir. bu dünyanın lokomotifleri mühendislerdir. kimse de aksini idda edemez! inanmayan umut sarıkaya'nın ''bir+bir'' hikayesini okusun.
j.p. sartre'ın sanat ve öğretmenlik ile ilgili sözünden çok etkilenmiş yazarın girdiği başlıktır. aslına bakılırsa böyle bir ayrımdan bahsedilemez. bir babaanne veya büyükbaba gibi konuşmuş olacağım ama hepsi belli şartlarda belli derecede gereksinir. yine de doktorluk apayrı bir sanattır.
selam...
mühendisim, bu nedenle doktorlar hakkında yorum yapmayacağım.
türkiye'de ar-ge çalışmalarına ayrılan bütçe oldukça az. bunu da ancak büyük firmalar yapabiliyor. mühendisler, işten anlamayan, ticari kaygı güden insanların yanında çalışmak zorunda ve bu insanlar genellikle eğitimsiz. bu da kapitalist düzenden ileri geliyor diye düşünüyorum. bu nedenle türkiye'de mühendisler istese de bir şey yapamıyorlar. çarpık eğitim sistemi, yanlış istihdam politikaları...
türk mühendisi istemese de kopyala yapıştır mühendisi olmak zorunda bırakılıyor.
geliştirdiğim projeler var, insanlık yararı için, para talep etmiyorum. ancak bunları geliştirmek için yeterli vakit ve kaynak bulamıyorum. çünkü vaktimin çoğu işte geçiyor. çünkü aç kalmamak zorundayım. faturalarımı ödemek zorundayım. aksi takdirde mühendismiş falan dinlemiyorlar. (köleyim.)
diyeceksin ki senden proje istemiyorum. kendi işinde kalite ortaya koy. tamam. kalite ölçülebilen bir olgudur ve sağlanması için emeğe (süreç, para) ihtiyaç vardır. patronunuz ise böyle şeylere yabancı ve sadece cebine giren paraya bakıyorsa orada kalite ortaya koyamazsınız. siz her yenilik getirdiğinizde, rant yok diye bunu geri çevirecektir.
3 günde yapılabilecek bir işi sizden 1 günde isteyen bir patronunuz varsa ya kalitesiz olursunuz ya da istifa edersiniz.
ha, sonra teknik öğretmenleri mühendis yapmaya çalışırlar. neden, mühendislik nedir görmemiş ki adam. görse, böyle bir şeyi düşünmez bile.
haa... iyi şeyler olmuyor değil, oluyor. ama oldukça yetersiz...
öyle inanıyorum ki, sistem içerisindeki faydasız insanlar elimine oldukça (nasıl olacaksa? * ) mühendisler üstlerine düşeni yapabilecektir.
birbirinden oldukça farklı olup ikisini aynı kefede tutmak elim bir hatadır. günümüzde mühendislik fakültelerine neredeyse ebelik, hemşirelik* kadar puan yaparak girilebilirken en düşük tıp fakültesinin taban puanı en daşşaklı mühendisliğin puanına tekabül ediyorsa beni ne doktorlar ne mühendisler istedi nostaljisi şu günde tıpçılara küfür anlamına geliyor dostlar. **
türkiye derecesi yapanlar her zaman mühendisliği seçmiştir. lakin bakarsanız doktorların götleri daha havadadır.
türkiye de doktor açığı fazladır ama mühendis açığı yoktur fazlalığı vardır. çünkü mühendisliği ayaklar altına aldılar yüzlerce bölüm açıp doldurdular yetmiyormuş gibi teknik öğretmenlere de hediye verir gibi mühendislik verdiler. mühendislik adına elbet bi bok olmaz bu ülkede bu kadar ayaklar altına alırsan bu bölümü. haliyle doktorlar rövaştadır.