demokrasi-sandıkta, anayasa-sandıkta, hırsızlık-sandıkta, tecavüzcüler-sandıkta, savaş-sandıkta, barış-sandıkta, hak-sandıkta, hukuk-sandıkta, medeniyet-sandıkta, ilericilik-sandıkta, cumhuriyet-sandıkta... bu halka '' önce siz bir tur verin ben size bineyim sonra düşünürüm'' demekten başka bir şey değildir. böyle demokrasi mi olur lan? o yüzden yarın gidin oyunuzu en alakasız bir partiye verin.
chp'nin çağdaş anayasa için görüşmeye, fikir alışverişine yanaşmaması ama ak parti'yi de tek başına anayasa yapmaya çalışıyorlar diye suçlaması, yıllardır.
yönetenlerin kendisi gibi düşünmeyenleri sindirmeye çalıştığı demokrasidir.
bu 1960 da,1980 de de 28 şubatta da aynıydı gücü elinde bulunduranlar kendisi gibi düşünmeyenleri sindirip yok etmeye çalıştı.
hala da değişen bir şey yok.
insanımız karşıt fikirlerin bir arada yaşamasından mutluluk duyamıyor.
sosyalist-kemalist-şakirt-ateist diyerek birbirine hakaret eden ergen zihniyetli insan sürülerine dönüştürülüyoruz devamlı.
--spoiler--
kenan evren'in ülkeyi kasıp kavuran oligarşik idaresinin eseri olan anayasa ile bu kadar demokrasi.
bu anayasa'yla evet bu kadar demokrasi.
bu algılamayla evet bu kadar demokrasi.
bu güç dağılımıyla ya da güç dağılımının böyle cereyan ettiği dair bu tavizsiz ısrarcılıkta bu kadar demokrasi.
hakikatlerin değil, algılananların gerçek kılındığı türkiye'de bu kadar demokrasi.
evet açık ara! demokrasi.
--spoiler--
evet bu günlerde bu demokrasinin gerçek yüzünü gördük. bu öyle güzel öyle iyi öyle örnek bir demokrasi ki bir siyasinin yaptığı mahkeme savunması yüzünden 16 yıl hapis cezası ile çaptırılıyor. o kişi ise yaklaşık 4 yıldır iddianamelerden tutuklu bulunan hayatındaki 4 yılı iddialar ile alınmış bir insan! yetmedi iddialar artık mahkeme savunmaları suç sayılıyor. bu nasıl bir zihniyet bu nasıl bir düşünce biçimi? bunu destekleyenler nasıl insanlar? vicdanları var mı?bu kararı verenler nasıl insan?
o insanı sevin sevmeyin, hatta hiç haz etmeyin! ama ortada hukuksuzluk, sözde demokrasi faşizmi var! sessiz kalmayın.
benim demokrasim, senin demokrasine tenhada atlardan ibaret bir laf salatasıdır.
en demokratımız karşıt fikriyatımızdakini itin götüne sokup, öldürmeyenimizdir.
Darbe yapanlar yargılanmaz .
Darbe 'yapıcaklarmış' olanlar yargılanır .
Darbelerde solcular işkençe gördü solcular idam edildi .
Aleviler öldürülürken Asker gelmedi .
Solcular Tam Bağımsız Türkiye sloganları atarken .
Erbakancılar Kahrolsun Laik Türkiye Yaşasın Şeriat slogaları atıyordu .
Ne diyelim Vatan Sağolsun . *
türk'üm diyenin ırkçı-faşist,kürdüm diyenin , devrimci, özgürlükçü demokrat olmasıdır. tayyip'in makam arabasına "ohaa" dediği için göz altına alınmaktır. teröristlerin mecliste,yurtseverlerin hapiste olmasıdır. "bizi halk seçti saygı duyun" deyip , halkın seçtiği vekile engel olmaktır. pit10'un bir şarkısında da dediği gibi "demokrasi dedikleri en büyük fantezi" dir...
bir tek benim mi dikkatimi çekti yoksa ben mi yanlış biliyorum buradaki de nin ayrı yazılmaması gerekmiyor mu acaba? konu hareretli diye kimse şey etmedi herhalde. türkiyede demokrasi bu başlık ismindeki gibi yanlış işliyor efendim.
ankara'da torba yasa tasarısına karşı yapılan protesto gösterisine yapılan sert müdahale ile yazmış olduğum (#10700743) entrydeki hayallerim maalesef aynı gün içinde son bulmuştur.
medeniyet diye tabir edilen batı'nın gerçek demokrası yerine seçilmiş kişiler demokrasisine devam ettiği sürece diğer devletlerde uygulayacakları görünüşte demokrat (!) ama uygulamada bir zümre ya da grubun insiyatifine bırakılmıs yönetim sistemleridir.
örneğin güç elde ederek yukarı çıkan kişiler arasında bir seçim yaparak diğerlerinden ayrılarak başlı başına iktidarı sahiplenmek gibi arap dünyasında yahut 3.dünya ülkelerinde görebileceğimiz türden yakınlaşmalar oldukça yaygındır.
dün tunus bugun mısır yarın nedne turkıye olmasın diyebilirsiniz.
türkiye öyle bir terazidedir ki ne kefe üzerindedir ne de ölçektir. sadece denge nereye isterse oraya yönlenmektedir.
50li yıllarda nasıl menderes hukumeti kurulup mısır gibi cezayir gibi bugun sırt verilen ulkelerden uzaklasıldıysa bunun nedeni koşullardır. 60larda ise yunanistan ve avrupa arkasından gelmiştir.
farkında olmadan kefede olmanın agırlıgımız var denılmenın faturası 80lerde 12 eylul ve 68 hareketi devaımında yasanan olaylar gösterilebilir.
