bastırılmıştır.
kadınlar baskı altına alınmaya kapatılmaya çalışılmaktadır. neden böyledir?
iki baldır gören apaçiler yüzünden. eğitilmemiş toplumumuz yüzünden.
bastırılmışlık çok önemli. şöyleki, kadınların eteklerini kapattıkça pantolonun üstünden bakıyorlar
bu sefer pantolon giyenler kötü gibi görünüyor. pantolonları değiştirseler yürüyüşlerine sulanıyorlar.
sonra başlarını kapattırıyorlar. kadınların başları kapanınca bu sefer evden çıkan kadınlara kötü bakıyorlar.
evden çıkmazsa kadınlar yolda, duvarlardaki reklamlarda, gazetede kadın resmi görünce çıldırıyorlar.
kısacası bunun sonu yok. kadınları %100 kapatsalar bile yine birşey bulurlar. kadınların oturduğu koltukta oturmaktan zevk alanını gördüm.
bunun sonu yok ve bizim toplumumuz pek iç açıcı değil bu konuda.
özet: yasak ve sansür asla çözüm değildir. olmayacaktır.
bastırılmış olduğu, rahatça yaşandığı gerçeğini değiştirmemektedir.
hani dişini çekmezsin, çıkar ama yamuk olur. o hesap. edebiyat yapmayın, üzerine eğiliyorum domalıyorum bu konunun, inceliyorum araştırıyorum. kendim bakıyorum. kimsenin öyle bastırılmışlık derdi falan yok. olanı da -ki bunlar hep kızdır- "eziyolar bizi biz de skişiriz hem de nasıl ha!" diye kuduruyorlar. aksini iddia eden varsa bir şey demem gülerim. efendim sevişmeyeni, meraklı olmayanı kendi düşüncesiyle, "istemiyom olm ben" fikriyle yapar bunu. isteyeni de her türlü yaşıyor cinselliğini.
pipinizi/kukunuzu mutlu etmek için götünüzden element uydurmak yerine bir pipi/kuku bulmanız daha iyi olur pratikte.
eskiden vardı öyle bastırılmışlık cart curt. o zaman da aynı şeyler dönüyordu. elin oğlu "din bize yasakladı bunu ama biz de kaçtık kuytuda zihiştik!" diye haykırmaz orta yerde, biraz gözünü açarsan sen görürsün.
üniversite öğrencisi denince akla bira ve kızın/erkeğin geldiği memlekette cinsellik bastırılsın, hey yavrum hey.
tabudur. hatta bazıları için ütopyadır. küçüklüğünden itibaren cinsellik "tü kaka" diye yetiştirilen türk kızları ve abazanlıktan düz duvara tırmanan türk erkekleri bu tabunun sonuçlarından biridir. mesela aile ile birlikte bir film seyrediyorsunuz derken öpüşme sahnesi çıktı hop birden kafalar ışık hızında sağa sola çevrilir veya su içmeye giden olur veyahut saatlerdir gelmeyen tuvalet ihtiyacı anında geliverir sonra evin babası kutsal hazine avcısı gibi kumandayı arar ve kanalı değiştirir falan. alın işte türkiye de durum budur.
son 10 senedir yazılı, ve görsel medyada cinsellik ana tema olarak işleniyor... şöyleki reklamlara bakalım; çıkan bebek bezi reklamı var ki tamammıyla 2-2,5 yaş arası kitleye hitabediyor... bizim yetişkin filimlerde görmeye alışık olduğumuz sahnelerin onlar için kurgulanmış şekli...
sadece bir reklam mı... daha niceleri var... deterjan, şampuan, su, mobilya, makyaj malzemesi, diş macunu...
peki sadece reklamlar mı... asla!... programlara çıkan sanatçılarımıza bir bakın... eskiden mini diye tabir edilen etekler artık süper mini oldu( giymekle giymemek arasındaki fark ortadan kalkınca süper oluyor)
her gün yeni bir aşkla !!!! sahneye atılan medyatik hayatlar neden...
çok basit bir cevabı var aslında; arz ralep meselesi... en azından medyacıların savunması bu yönde... halk talep etmese biz yayınlamayacağız... yalan... yani biz izlemesek hatim mi yayınlayacaklar... asla... başka bir yolunu bulup neslin ahlakını ellerinden alacaklar
denilebilirki; seyretmeyen seyretmesin, iradeniz yok mu, çocuğunuza da seyrettirmeyin... laf!!!... televizyon olmasa internet var... o olmasa gazete var... o olmasa dergi ler var.... var oğlu var ama yok... artık müsbet diyerek takib ettiğimiz kanallar bile reklamlarında belden üstü göstermekte bir mani görmüyorlar...
hiç olmaması gibi bir ihtimali kimse kabul edemez değilmi... madem öyle bari azaltın cinsellik unsurunu... adam su içecek diye nerdeyse kadının görmedik tarafı kalmıyor...
arkadaşlar bir milleti yok etmenin yolu parçala, böl, yönettir... değilmi... işte bu parçalanmayı cehalet, terör, cinsellik, sapkın inançlar, ahlaksızlık ve benzeri bir çok yolla aynı anda yapıyorlar...
bir insanın edebini elinden alırsanız (yada elden bırakmasını sağlarsanız... örnegin; bu ülkede hem cinselliği ön planda tutup, hem de cinsel baskı uygularsanız)inanın ki o insan olmaktan çıkan ( zira insanı adam yapan diğerlerinden farkı olarak edebi ve takvasıdır) mahluktan her türlü kötülüğü bekleyebilirsiniz.........
işte bu sebeple kendimize dikkat edelim... altın tepsi içinde sunulan yıkıcı unsurlara kanmayalım... şayet bu ülkeyi seviyorsak bunu yapalım lütfen..........
türkiye'deki dizi isimleri ve diziler sürekli dikkatimi çekiyor... aşk-meşk dizileri
bol karı kız soslu diziler.. kadınları cinsel obje olarak göruyorlar ve türkiye'de cinsel açlık yetmiyormuş gibi bide insanlar üzerinde çeşitli baskılar kuruyor, onları en hassas noktasından etkiliyorlar....... "cinsel açlığın afrikasıdır türkiye" bu durumu açıklayan iyi bir söz......
benim en çok sinir olduğum konulardan biri.........
ne yazıkkı kadınlarımızı git gide daha çok mal haline getiriyoruz.
cinsellik yaşamın bir parçası tamamda. niye süreki gözümüze sokuluyor.
yarın öbür gün kız babası olunca napıcaz...
tüketim ekonomisinin en önemli tetikleyicilerinden birisi, hatta bence birincisi olan cinsellik içeren unsurlardır.
yani bizim aşk meşk dediğimiz olaylar ya da içerisinde cinsellik içeren durumların temeli kabul etsek de etmesek de ekonomik unsurlara dayanmaktadır.
işte böylece azgın sapık bir millet yetişiyor. kızlarımızın hepsinin aklı fikri cinsellikte oluyor. böyle bir nesilden ne bekliyeceğiz ki!
bu kadar olmaz ! türkiye'de millet magazin programlarını onun tangasını dierinin kalçasını bacak göğüs dekoltesini görmek için izliyo ve bunlar da raiting getiriyo ve o kanal para kazanıyo...
türkiye'ki internet sayfalarındaki haberlerin nerdeyse %70 i cinsellik içerikli resimler ve haberlerden oluşuyor.
eğitici olsa bişey demicez de çoğu abuk sabuk şeyler...
90'lar zamanlarında televizyon ve gazateler böyle ahlaki yapıya aykırı yayın yapamazlardı , hatırlıyorum film izlerken eğer bir sevişme sahnesi çıktığında biz kızarırdık kafayı çevirirdik başka yerlere... şimdi dizilerde sevişme sahneleri eksik olmuyor.
bunun sebeblerinden biri ki bana kalırsa tek sebebi devletimizdir. çünkü karşı koyup yasalar çıkartıp engellemesi gerekirken suskunluğunu koruyup bu kötü gidişe sesini çıkarmıyor. bu yapılan yayınların sırtını sıvazlayarak insanların uyumasını hiçbirşeyden haberdar olmamasını istiyor bilmiyorum ben böyle düşünüyorum. bugün sokaktan genç bir kız yada erkeği çevirip oturtun tv karşısına bir kanalda politikanın konuşulduğu diğer kanalda magazinin konuşulduğu bir yayın seçimi yapmasını isteyin onundan yedisi magazini seçer. nekadar ilgisiz ve bilgisiz olurlarsa insanlar hükümetlerde okadar iyi yapar bu herzaman böyledir.
bu durumu yaratan ve destekçisi olan herkeze yazıklar olsun bana göre hepsi birer vatan haini.
adamakıllı tv izleyemiyorsun , gazete okuyamıyorsun, nette gezerken bile reklam kısımlarında kızlarla tavla oynamak istermisin şeklinde abazalara hitap ediyorlar. her yerde bi cinselliği kullanarak bir şeyler elde etmeye çalışıyorlar. bence başarıyorlar da. neden derseniz. zaten küçükten beri altyapı hazır. beynimize soktular bu tür şeyleri. bi yerde görünce de eşşegin aklına zorla karpuz kabuğu sokuyorlar. tamam cinsellik hayatın bi parçası. olmazsa olmaz nesillerin devamı söz konusu. böyle ciddi bir şeyin bu kadar ayaklar altına alınıp malzeme yapılıp kullanılması rezalet.
Gözümde tamamen bir yumurta tavuk ilişkisi gibidir. Erkekler açgözlü oldupundan mı kadınlar vermemiştir, yoksa kadınlar vermediği için mi erkekler açgözlü olmuştur.
Konuşulması, yaşanması sadece eril tayfaya hak görülmüş konudur.
Kadınlara ayıplı ve yasaklıdır.
Toplum gözünde, Erkeğe hak, kadına yasaktır.
Sevdiği, deliler gibi arzuladığı, birlikte olduğu kadını, ayrıldıktan sonra " sevişti" diye hor gören, ele güne anlatmaktan zerre hicap duymayan korkunçlu bir zihniyetin ülkesidir burası.
Acınası!
Aman yasak aman günah deyip gençleri bu konuda cahil bırakıyorlar
Gerdek gecesi Gelin'in belini kırdı haberini hatırlamayan yoktur
işte bunlar hep cahillikten.
Afedersiniz 25-30 yaşına gelip hala canlı bir vajina görmeyen erkekler var
Yada kız evlenecek hala o işin nasıl yapılabileceğini bilmiyor.
Haa bazı erkeklerin agbileri arkadaşları evlenmeden önce prova olsun diye köyden şehire geneleve götürülür
Orda tecrübe olsun diye 40 yaşındaki koca karıyla çiftleştirirler
Oldu bitti..
Siz hiç Tek bir antrenmanla maça çıkan futbol takımı gördünüz mü misal
işte bizim ülkede bu var
Bir kere yap tamam yeter.
