bilim adamı yetiştirmek amaçlı kurulan fen edebiyat fakülte mezunlarının öğretmenlik yapmaya çalışması.
onun nedeni de fen edebiyat mezunlarının bilim yapması için gerekli kadroları alamaması.
onun nedeni de gerekli kadrolara dayıların amcaların çocuklarının gelmesi.
onun nedeni de hz. osmandan kalma bi alışkanlık olan yeğeni yanımıza sokmaya çalışma alışkanlığı.
onun nedeni de biz olmadan yeğenimizin bi bok yapamayacağı gerçeği
onun nedeni de yeğenin kendi hakkıyla bir yerlere gelememesi
onun nedeni de yeğenin hakkının başkalarının yeğenleri tarafından yenilmesi.
böyle uzar gider....
-dini yanlış anlamış insan topluluğu
-toplumun ''sen mi kurtaracan ülkeyi'' bilinci
-eğitim-öğretim yeri olan üniversiteyi karı-kız götürme mekanı olarak görmek
torpildir azizim. liyakata bakılmadığı zaman iş yapması gereken makamlar bir vesile yalaklara bırakıldığı sürece bir cacık çıkmaz. ilerlemek için önce makamlara o işi yapmaya muktedir insanlar gelmelidir.
Halk icerisine ilerlememesinin sebebi:
- Halkin din gibi konularla kafayi bozmus olmasi.
- hala evrim teorisine, "teori o yaaa" diyen mallarin, evrimi kabul etmemesi.
- akabinde adnan oktar gibi zir delilerin yabani otlar gibi bitip halki zehirlemesi
- genc kizlarimizin hatta erkeklerimizin bilimden cok fal, buyu, astroloji gibi spastik inanclar pesinde kosturmasi
- basbakan olacak adamin, nano-teknoloji enstutusunu "ya allah bismillah" diye acmasi
- the secret, quantum dusunce gibi new age sikimsonik inanclarin, zeki kesim tarafindan inanilmasi
- quantum fizigini bilmeden, bunun manevi veya ruhani bir sey oldugunu zanneden sahislarin aramizda yasamasi
vs. Yani kisaca halk kara cahildir. Hic bir sey bilmeden cok sey bildiklerini zannederler. Merak etmezler isin dogrusunu, bu yuzden de bilim halkin gunluk bilgileri arasinda kendini bulmaz.
Ulkede innavsyon niye yapilmadigina gelirsek:
- Onune gelene prof., dr. gibi unvanlarin verilmesi
- ozellikle devlete yakin kisilerin kiyak ve kayirmayla bu unvanlari almasi
- binbir tane spastik rutbenin olmasi. Mesela amerikada doktorasini yapana dr. 10 sene hocalik yapana prof. denir... Baska da rutbe yok.
- profesorlerin kendilerini bir bok zannetmesi, ogrenciye bir sey ogretmek yerine ego tatmini yapmasi
- universitelere para verilmemesi, devlet universitelerini bok goturmesi
- ozgun arastirma yapilmamasi
- tez olarak milletin ingilizceden makale cevirmesi, akabinde dr. unvani almasi
- hocalarin bir bok para almamasi, asistana asgari ucret odenmesi
- teorik arastirmalara hic onem verilmemesi, mesela feza gurseyin kapatilmasi
- akli olan adamin yurt disina kacmasi, gercekten arastirma yapmasi...
beyine verilen değerin az olması ve kaçınılmaz beyin göçleri. düzen böyle devam ettiği sürecede daha çok uzun yıllar adamlar yapmış abi demeye devam edeceğiz gibi
Üniversitelerde kadroları kaplayan sahısların bilim yerine siyaset ile uğraşmaları sebebiyle türkiyede ne yazıkki bilim denen modern çağın en faydalı alanı ilerlememektedir. Üniversiteye giden gençler de bu hocalarına uyup birbirlerine taşlar, sopalarka girince ülkedeki bilim bu halde oluyor.
taze hıyar kokusu sarmış dört bir yanımı,
gözlerim her yerde tuzluk arıyor...
sen kabul etmek istemesen de
bu milletten en fazla cacığa malzeme oluyor...
yeni yazdım (alkış, kıyamet, tezahürat... tamam yeter!)
ikra kelimesinin anlamını bilmeden sanki git kütüphaneye kitap oku manasındaymış gibi anlayan dindar, allahsızdan bile zararlı bir toplum için.
Ikrabismi rabbikellezî halak
Halakal insâne min alak
Ikra ve rabbukel ekrem
Ellezî alleme bil kalem
Allemel insâne mâ lem yalem
yukardaki ayetlerin 1,2,4 ve beşincilerinin neden anlamlarıyla oynandığını bi araştır sonra güncü karı geyiğine girersin...
"ayol şekerim kur'an'da var bu allah bile önce oku demiş. kısır yer misin neclacım?"
gerizekalılar içinde yaşayan acı dolu bir adamın günlüğünden alıntıdır
Ikrabismi rabbikellezî "halak" yazdım ancak tartışmalı olduğu için (halaka) ile verilir...
diğerinde de alak ve alakın vardır.
şimdi bu anlam değiştirmez deyu çamura yatılacak ama arapça metin bütünlüğünü altüst eden iki minik detay...
suçu dine atmıyoruz. bu suredeki "oku" alegorisinin kitap okumak anlamına gelmediğini, kalemin de yazmak için kullandığımız "kalem" olmadığını anlatmaya çalışıyoruz ama nafile.