nazım'ın vatan haini şiirinden sonra kopyacı bazılarının bilmem ne bilmem ne faşistlikse biz faşistiz gibi sığ savunmalara yönelmesini burda da görüyoruz. önüne geleni pkklı saymak gibi derin bir açmazla malulsanız bu sayıyı dtp'ye oy verenlerle sınırlamak da yanlış; 10 milyon mu, daha mı az, daha mı fazla... her neyse.
yıllardır pkk'yla mücadele ediliyor, binlerce asker-mehmetçik toprağa düştü, binlerce pkklı öldü. onca eve acı, gözyaşı girdi. n'oldu peki? pkk'yla mücadeleye başlanan tarihten bu yana bir adım ileriye gidilmiş midir? üstelik süreç aynı şiddetle devam ediyor.
kin ve nefreti körükleyip hamaset nutukları atılacağına varsa bir hüner onları dağa çıkarmamak, çıkanları da indirmektir; sövüp durmakla ne kazandık! bu söylemleri üretenler ne kadar kışkırtıcı olduklarının farkındalar mı acaba? emperyalizmin oyunu falan türünden akıl yürütmeler işe yaramıyor; emperyalistlere bu kozu vermemektir hüner.
hiç alakam yokken pkk sempatizanı diye yaftalanacağım kesin, entelektüel bir uğraşı benimseyip, yani sözlükte başkalarıyla bilgi paylaşıp klavyeleriyle ter dökenler nasıl böylesi sığ işlere tevessül ederler, anlamıyorum. bu nasıl ucuz bir kolaycılık, körlüktür.
pkk ne kadar haksız ve suçluysa devlet de o kadar kanunsuzluk yapmıştır doğu'da. milleti pkk'nın kucağına iten de bu tutum olmuştur. kan davası güder gibi insanlar dağa çıkıyor, biz burdan asker yolluyoruz şimdi. varsa bir hüneriniz bu savaşı bitirecek, kurtuluş savaşı'nda omuz omuza mücadele ettiğimiz bu insanları ikna edecek şeyler söyleyin.
benim anlamadığım şey bu insanların dedeleri ve daha büyükleri kurtuluş savaşı sırasında ülke için ölmüştür.şimdi neden torunları ülkemize karşı cephe almıştır?anlayabilmiş değilim.hani birşey düşündüm aklımda.1923 sonlarından 1970 yılına kadar doğu ve güneydoğuya ciddi bir hizmet gitmemiş ve dış güçler(ki kastettiğim güçleri artık herkes biliyor)tarafından ülkeye karşı kışkırtılmıştır.yeterli eğitim götürülememiş,yeterli sağlık hizmeti götürülememiş,yeterli yaşam hizmeti götürülememiştir.hala elektriği olmayan köyler vardır doğuda.türkiye de 5 milyon terörist varsa eğer oturup ciddi bir şekilde düşünmemiz gerekmektedir.çünkü bu sayı azınlıkta bir sayıydı ve sayısı son seçimlere göre artmıştır.buna nasıl bir önlem alınır bu düşünülmelidir.al ananı git buradan dersen sen adama o adam da sana gelir sülalesiyle kolaysa gel de sen al der.yapıcı çözüm üretmek gerekmektedir.nitekim giden hizmeti de almamaktadırlar artık.ciddi bir düşmanlık söz konusudur.bu işin silahla çözülmesinden yana olmamakla beraber gereken eğer silahsa sesimi çıkaramayacağım bir durumdur sonuçta.ülkede 5 milyon kişiyi öldürmektense o 5 milyon kişiye yanlış düşündüklerini göstermek bence çok daha iyi bir sonuç olur.çünkü öldürülen 5 milyon kişinin mutlaka akrabaları olacak ve onları da kendimize düşman edeceğiz.sonunda öyle bir zincir oluşacak ki türkiye de 70 milyon nüfus birbirine düşman olacak.bana göre çözüm silahlanma ve idam etmede değildir.halkı gerçek anlamda eğitmekte,hizmetleri götürmekte,vatan sevgisini daha iyi anlatmaktadır.yoksa 5 milyon tane terörist diyorsunuz.öldürdünüz diyelim.ne olacak?geçici bir süre sayıları azalacak.sonra onların çocukları büyüyecek.ölenlerin akrabaları düşman olacak.siz bir aileden bir kişi öldürürken o aileden 10 tane türk düşmanı insan yetişecek.doğru olanı bu mudur?ben bunu merak ediyorum hala.başta da dediğim gibi bu sadece kafamda geliştirdiğim bir teori.umarım böyle birşey olmaz çünkü 5 milyon kişi ciddi bir rakam ve bu sayı büyürse bir iç savaş kaçınılmaz olur.zayıflayan bir türkiye de kapımızda hazır bekleyen kurtların iştahını kabartır.
gündüz bakkalda,nalburda çalışıp gecede eli silah tutabilcek kadar ilerlemiş bir gruptur.bizleri çok kızdıran işler yapmaktadırlar.onları beklememeliyiz ve gerekenleri yapmalayızdır.gerekirse bizi ab ye almasınaldır.sadece bu konudan dolayıysa evet almasınlardır.onlara karşı çok sert şeyler yapacağımız günler gelecektir.heel bir başımıza sert ve adamakıllı bir komutan * ekonomiyi ve politikayı bilen onun bunun köpeği olmayan bir yönetici gelince * çok daha sert şeyler yapacağızdır.hiçbir tanesi kalmayacaktır.
olabilir yada olmayabilir durumu. doğru yada yanlış bilmiyorum? yalnız, pkk'ya terör örgütü dememek klişesi biraz sıktı. öyle durumlar görüyorum ki, pkk devletin 80 yıldan beri takındığı tavırlar yüzünden güçlenmiştir, deseniz, sizi elinde silahla türk askeri vuran bir kişi sanacak, gruplar mevcut. ikinci anlamsız hareket ise, pkk'ya ve destekçilerine internet'ten akla hayale gelmeyecek küfürler etmek. örneğin ben, pkk sorununu araştıran bir öğrenci olsam, pkk başlığı altında sadece küfür var. nedir bu anlamsızlık? pkk'ya destek veren yabancı-yerli devlet adamlarının isimleri açıklansın, doğu'da görev alan, resmi-gayri resmi gizli örgütler açıklansın. pkk'nın nasıl, tetikçi bir örgüt olduğu, özgürlük savaşçılığı'nın başka bir örgütlenme olduğu yazılsın. sen israil firması ürünleri aldın, pkk'ya destek verdin midir, doğu'da ki problem? apo köpeği... apo köpeği.. kendini küfürle etme isteği.. niye tartışılmıyor? abdullah öcalan'ın idamını engelleyen kişilerin kimler olduğu? örneğin devlet'in astığı her kişi kahraman olur, belki de asılmaması türkiye için daha iyiydi? konuş biraz lütfen. abdullah öcalan'ın zaten anası-babası belli değil, asılsaydı soysuz. bunları yazınca, o kadar milliyetçi, öylesine bir bordo bereli olunuyor ki, sormayın gitsin.
genelkurmay başkanı'nın geçtiği yollar, başbakan gibi kesilmez. e-5'in şükrü saraçoğlu stadyumu'na bağlandığı virajda, ilker başbuğ'un -0004- rakamlı makam arabasını ve korumaları olan bordo bereli'leri görme şansını elde ettim. arkadaşım biraz deli cesareti ile, gaza bastı korumaların olduğu, amerikan askeri jipi'nin yanına gitti, cam açıldı, tv'lerde zaman zaman gözüken, genelkurmay başkanı'nın korumalarından biri olan sarışın azman, gayet profesyonelce, ''yavaşlayın'' dedi. o kadar eğitimli ve o kadar düzgün bir insan ki. vücudunu geliştirmiş, cilt bakımını yapmış, traşını olmuş, takım elbisesini giymiş, muhtemelen gucci kokan, tam bir beyefendi. kendisini 5 saniye görmeme rağmen, bende şu anda bile saygı uyandırır. üstelik bu insan, üstlerinden emir aldığı takdirde, dakikalar içerisinde, gözünü kırpmadan, onlarca insan öldürebilecek kapasiteye sahip bir kişi. bu adam ve takım arkadaşları, pkk ile uygun görülen zamanlarda, savaşıyor. ben bu kişilerin, youtube yorum kısmına, 'pkk'lıların hepsinin kellesi kesilecek, hepsinin..' tarzı yorumlar yazan kişiler olduğunu sanmıyorum.
pkk'lıların teker teker, kellesini kesmeye başlamadan önce, kendimizi eğitmemiz gerekiyor. pkk'yı küfürle ifade ettiğimiz sürece, bir yere varamayız. 'nasıl sakin olunur?' bir mazeret değildir. çünkü sakin olmamanın, sorunun çözümüne hiç bir faydası yoktur. lütfen, kim daha milliyetçi oyunu'nu bırakalım. bilimsel ve akademik çerçevede bu sorunu konuşalım.
zira chpnin oylarına bakarak bilmem kaç solcu, akpnin oylarına bakarak bilmem ne kadar yobaz veya dindar var demek benzeri, oldukça fazla göreceli bir genellemedir. türkiye'de 5 milyon milliyetçi kürt, türk vatandaşı var demek ise daha yapıcı bir bakış açısı olarak söylemlenebilir. gerçi mevzu polemik yaratmak ise bundan dahi bir şeyler çıkarılabilinir. ayrıca tek açıdan konuyu yorumlamak yerine, ideolojik ve etnik nedenler irdelense nedenin pkk terör örgütünün ortaya çıkış nedeni ile oldukça benzeştiği görülebilir. yani tamamen dışlanmışlık psikolojisi ve dış odaklı güçlerin taşeronluğu imalı soyutsal bir kuramın dışına çıkılması gerekmektedir.
türkiye sınırları içinde 5 milyon pkklı var demektir.** bir yarısı istanbul'da miting, gösteri adı altında, diğer yarısı da doğu'da elinde silah, teröristlik yapmaktadır.
fikren destekçesinin 5 milyonluk bir kitle olduğunu ifade eden önermedir. doğrudur.. yapılacak şey sabırla beklemek ve asimile olmalarını ümid etmektir. avrupa birliğine entegrasyon sürecinde sorunsuz bir ülke olarak gözükmek için hükümetin tsk ile anlaşması sonucunda uzun süredir eli sulah tutan pkk kesimine karşı bir hareket yapılmamakta olduğundan asıl endişe verici kesim dağdakilerdir. fikren destekleyenler eğitim sisteminin içerisinde 2 nesil sonra özlerini barındıramaz, ama dağdaki eylemci kitlesine karşı yapılacak bir şey yok.
