türk milletinin şanındandır. atatürk bu millete çok şey öğretmeye çalışmış ama uşaklığı öğretememiştir. türk milleti koyun sürüsü gibi liderlerin her dediğini yapan bir millet hiç olmamıştır. meseleleri akıl süzgecinden geçirir, kabul ederse yapar. ama devrimci bir atatürk ve devamında devrimleri savunanlar sert tedbirlerle halkı istediklerine uymaya zorlamıştır.
türk insanı bağımsızlığı, özgürlüğü sever. kimse ona istemediği birşey yaptıramaz. hele tepeden inme, ona görüşünü sormayan kişilerin isteklerine uyum sağlayacak bir millet hiç olmamıştır. padişahlık döneminde bile padişahın keyfi uygulamalarında şeriat isteriz diyerek hükümdarların adaletli olmasını istemiştir. cumhuriyet döneminde ise sokağa dökülmeden bile muhalifleri istiklal mahkemelerinde yargılayan cumhuriyet rejimi baştan kaybetmiştir. modernist anlayış boyun eğmeye alışkın uluslarda etkili olur. osmanlı binlerce yıl hüküm sürerken türk milletinin dağınık haline saygı göstermiştir. ne zmaan merkeziyetçi ve bskıcı bir yönteme döndülerse o gün gerilemeye ve toplumun desteğini kaybetmeye başladılar. osmanlı küçük aşiretlerden veya boylardan oluşan türk milletini aşiretin ögesi olmaktan çıkartıp devletin sahibi köleler gömeye başlamasıyla gücünü kaybederken cumhuriyet aynı yanlışa devam etmiştir.
amerika osmanlı'nın ilk zamanlarda ki sistemine benzer şekilde eyaletler(federasyon) sistemi getirmiş. koskoca coğrafyaya sahip yerlerde merkeziyetçi hükümetler adaletli olamaz. akdeniz, ege, marmara, karadeniz, doğu anadolu ve güneydoğu anadolunun farklı kimlikleri vardır. hepsine aynı şekilde davranış uygulamak ve onlardan aynı davranışları göstermesini istemek aptallıktır. karadeniz bile çok farklı yapıları içerirken karma bir modeli uygulamak başarısızlığın temelini oluşturur.
hukuk devleti olamadığımız için atatük'e ve onun adını kullananlara bu kin doğdu. hukuk; devletle halk arasında bir anlaşmadır. hukukun temel prensibi insanların uymayı kabul ettiği kanunlarla yönetilmesidir. ülkenin en az %65'i başörtülü iken başörtüsünü yasaklarsanız o toplumun devletini ve liderini sevmesini bekleyemezsiniz.
sonuç olarak asıl problem; bir ülkeyi yönetmek istiyorsanız halkın normal yaşamına müdahaleler edip onu katı kurallarla yönlendiremezsiniz. ama devrimcilik değişimi zorbalıkla kabul ettirmektir. bugün chp'lilerin zorbalıkla değil demokrasi yoluyla bile olan bir referandum sonucu olan anayasa değişikliklerine nasıl muhalefet ediyorlar görüyorsunuz. ama aynı adamlar zorbalıkla bu halkı birşeylere zorlamakta sorun görmüyorlar. dünyada en iyi rejim şu an için demokrasi. demokrasiyi beğenmeyip zorbalıkla devrim yasalarını tutturursanız, sonra birilerini "demokrasi yoluyla padişahlığını ilan etti" diye suçlamanız ancak salaklık olur ve ciddiye alınmaz.
başlığın sorusuna cevap verelim. atatürkçülük zorbalığa dönüştüğü zamandan itibaren...
edit: mesela şu anayasa da değiştirilemez denilen maddeler. kimsenin o maddelerle sorunu olmasa bile "değiştirilemez" denmesi benim kanıma dokunur. beni yöneten kanunları ben nasıl değiştiremem? anayasanın değiştirilemez maddelerinin değişmesinden yana değilim ama değiştirilemez denen madde mutlaka değişmeli. aym başkanı da bunu anlatmaya çalışıyor ama öyle zorbalar var ki hemen bu maddeler değiştirilmek isteniyor diye kıyamet koparıyorlar. belki güzel şeyler eklenecek. ne biliyorsunuz da her değişikliğe karşı geliyorsunuz. hem ne hakla? neymiş kurucu iradeymiş. bana öyle derseniz madem öyle, o irade yıkılmalı derim.
değiştirilemez maddelerden sadece "türkiye'nin rejimi cumhuriyettir" maddesi atatürk zamanı kurucu iradenin seçtiği bir şey. 12 eylül cuntacılarına kurucu irade diyenlere ben saygı duyamam. her yapılan hatayı atatürk'e ve atatürkçü olmayla kıyaslarsanız ben ne atatürk'ü sevebilirim ne yaptıklarını.
geçen eniştem diyor ki; "beni seviyorsan interneti bırak." kendisi internet üzerinden oyun oynama hastası. ben yılardır oynarım ama istediğimde bırakacak kadar doydum. aynı şekilde eşim beni seviyorsan şunu yap dediği olmuştur. ikisine de "beni birşeylere zorlarsan seni sevmiyorum" demişimdir. biri benim sevgimi bana yaptırım olarak sunarsa ben o sevgiden vazgeçerim. sevgi; insanları kendi kölen yapmak değildir. aksine özgür bırakabilmeyi, boğmamayı gerektirir. yoksa o sevgi zamanla nefrete döner.
benim anlamadığım olay şu ki, bizlere öğretilen tarih kitaplarında atatürk'ün çok kahraman, bi insandan çok daha fazla özelliği taşıdığı için bu yurdu neredeyse kendi başına kurtarmış olduğu. ancak bizlere bunu öğreten tarih öğretmenleri/uzamnları aynı zamanda da şunu kabul ediyor ki; "enver paşa zamanında şunu yapmasaydı, şimdi atatürk'ün heykellerinin yerinden onunkileri olacaktı".
hatta bu kurtlar vadisi'nde bile işlenmişti ki, başarısız olunca vatan haini, başarılı olunca halk kahramanı oluyorsun gibilerinden bişeyler söylenmişti.
tabiki de her dönem atatürk'ten nefret edecek bir kesim olacaktır. çünkü bu millet 600 küsür sene boyunca hilafet ile yaşamıştır. bu kurumu kaldıran birisine minnet duymak için vicdan muhasebesi yapmaya gerek kalmaz.
yani bu topraklar üzerinde atatürk'e nefret eden insanların varlığını duyduğumuz vakit bu bizi şaşırtmamalıdır. ki, ne bu insanların atatürk'ü göğe çıkarmaları, ne de nefret etmeleri kimseye hiçbir şey kazandırmaz. geçmiş geçmişte kalmıştır.
ha, atatük'e karşı olan bu kinleri her dönem bu kadar rahat söyleyebildiler mi? hayır.
insanlar zamanında ülkesinden kaçmayıp ülkesini kurtaran adam * yerine ülkesine dönmeye bile cesaret edemeyen bir adama * saygı duyar olduklarından beri.
bana gelip de yok efendim fettullah gülen hakkında yakalama emri var. ondan gelemiyor demeyin. o bok attığınız atatürk ün katli vaciptir fetvasıyla hakkında öldürme kararı vardı. ama kaçmadı ülkesinden. tabi gelsin eksiler şimdi. kim anlayacak?
yıllar önce, o zamanlar henüz 15 yaşında olan bir çocukla konuşmuştum bu konuyu. Bana Atatürk'ü sevmediğini; okullarda Atatürk portreleri yerine, neden izmir'de şehit düşenlerin, neden Çanakkale'de mermi topunu tek başına sırtlayan Seyit Onbaşı'nın değil de Atatürk'ün resimlerinin konuduğunu sormuştu. Aslında çocuk kısmen haklıydı, elbette Atatürk bu ülkeyi tek başına değil bütün bu insanların özverisiyle kurtardı. Atlanan nokta ise şu, Seyit Onbaşılar ve aralarında nice değerli insanlar bulunan tüm şehitler elbette katkı sahibiydi bu ülkenin kurtuluş mücadelesinde bunda hepimiz hemfikiriz. Ancak, bir ülkeyi padişahların, şeyhlerin, dervişlerin tekelinden kurtarma, yobazların diktalarından uzaklaştırarak, eğitime, bilime, kültürel gelişimi teşvik eden bir insan takdir edersiniz ki, en saygın bir biçimde anılmaya layıktır. işte Atatürk'ü sevenler bu noktalara vurgu yapmaktadır. Seyit Onbaşıların kahramanlıkları, Atatürk gibi düşünenler olmasaydı, tarih sayfalarında kaybolup gidecek ve belki de başka bir milletin mandası altında yaşayan bir halka unutturulacaktı.
Atatürk'e duyulan nefretin asıl kaynağı ise kanımca, Atatürk'ün bir " şeriat " ülkesi olarak bilinen bir ülkeyi amiyane tabirle " tepeden düşme " değişikliklerle bugünkü haline " zoraki " kavuşturmuş olmasıdır. Bu düşüncenin paralelinde, Samuel Huntington "Medeniyetler Çatışması" adlı kitabında, Dünya'yı Batı Medeniyeti, Ortodoks, islam, Asyalılar vs. vs. şeklinde medeniyetlere bölünmüş, Türkiye ve bir iki ülkeyi daha ise " yalnız ülkeler " sınıfına sokmuş ve Türkiye'yi tepeden inme reformlarla bu hale geldiği için hiç bir büyük medeniyet paktına dahil etmemiş ve ülkenin bir an evvel " şeriatçı " kimliğine geri dönerek, normal evrim sürecinde bugünkü haline gelmesi gerektiği fikrini savunmuştur.
tarihin, sansürlenmeden anlatıldığı zamana denk gelir, ki biz buna, atatürk'ü de diğer "insanlar" gibi eleştirebilme hakkı derken, siz kin duyma diyorsunuz, ilginç!!!?
ha şayet sırf atatürk "güneş dil teorisi"ni ortaya attı diye ben bu teoriye bi taraflarımla gülemiyorsam kusura bakmayın ama siz de bütün "izmler yasaklanmalı tek gerçek izm akımı gencebayizmdir." teorime gülemezsin he mi?
malesef ki doğrudur ama bunun suçlusu ne ATATÜRK'tür nede halkımızdır. Basının Atatürk'ü sahipsiz bırakması, baskın konumda olan iktidarda ki politikanın her zaman var olan Atatürk karşıtı grup ve ya çevrelere gerekli tepkiyi göstermeyişi ve basının tartışma platformu yaratması etkenlerdendir. fakat en önemli neden ise Atatürk'ün partsinin geçmişteki ve şu dönemlerdeki idareci iradesinin basit ve basiretsiz olması, Atatürk'ün düşüncelerinden tamamen uzakaşması ve ırkçılığa benzeyen bir tavır sergilemesi. Oysa Atatürk toplumun genelini kucaklayan mükemmel bir sentez yakalamış kişilikken onun kurduğu partinin bu günlerdeki liderleri tamamen halkı kucaklayan değilde kendini soyutlamaya çalışan bir irade olması türkiye gerçeğini göremeyişi ve atatürk gerçeğini insanlara anlatamayışı. Haliyle bu kadar basiretsiz bir politik irade karşısında duygusal olan halkı, dini ve şairane tutumuyla etkilemek ve elde olanı kullanabilmek zor olmasa gerek.
Halkım kesinlikle suçlu değil suçlu olan Atatürk'ün mirasına sahip çıkamayanlardır. artık çalupcular her bölgeyi işgal etmiş istedikleri gibi konuşabilecek karalayabilecek cesarete erişmişlerdir.
atatürk ü sevmemeyi güneş dil teorisine bağlayacak kadar cahil nesiller yetiştiğinden beri .
güneş dil teorisi adı üstünde bir teoridir. lan hangi tarih kitabında güneş dil teorisini gördün de resmi tarihe bok atıyosun? herhangi bir tarih kitabında mü kıtasını duydun mu? lan istese bu teoriyi sana s.ke s.ke ezberletirdi. sansürmüş. kıçımın kenarı.
bugün normal koşullarda herkesin güleceği güneş dil teorisini ortaya ben atsam millet açar da kıçıyla güler mi? evet! ha ama mustafa kemal yazdığı/yazdırdığı için gülemiyorsan o cumhuriyet yeterince cumhuriyet değildir canımıniçi.
"türkiye'ye süper laik harika ubersonik bir rejim getirmiştir" dediğin ata, totaliter bir rejim getirmiştir ama senin haberin yok o başka! türkiye cumhuriyetinde halkın bireylerinin şekillendirdiği bir devlet yoktur. olmamıştır. bizzat, devletin halka sürekli herhangi şeyler dikta ettiği bir devlettir cumhuriyet yıllarında gelen.
bu, tek tipleştirme aracı mustafa kemal'in elindeydi. bunun korunması için askeri diktatörlük düzeni kuruldu ve askeri diktatörlük göstermelik çok partili sisteme geçti! he mi? hee! devam...
peki bu askeri diktarörlük, bu süre içersinde "kaç darbe ile ülkeyi asıl kimin yönettiğini sürekli hatırlattı"? sana? bana? benim babama? senin amcana?
"eskiden beri süre gelen "ya seve seve ya da s.ke s.ke" mottonuz için de (bahse konu entry için çok değil bir iki entry üstü okuyun) o halde çıkıp bende sana, "atatürk'ün onca yaptığı iyiliği görmeyip eleştirilecek sadece bu teoriyi bulan totoşa bak sen. atatürk'ü bu teori yüzünden sevmiyolarmış bir de. ahahaha ne garip değil mi" diyecek kadar andavallar yetiştiğinden beri derim sende bunu si.ke s.ke ezberlersin! o kafaya bu tarak!
kişi,(ben oluyorum o. bak tane tan ede anlatıyorum anla diye) sırf atatürk yaptı diye eleştirilemeyen bir teoriden bahsediyorsa, sen çıkıpta ordan sadece "teorinin ne olduğunu mu" cımbızla çekip alırsın, yoksa altmetninde konunun "sırf atatürk ortaya attığı için eleştirilmemek üzere üstünün kapatıldığını" mı kendine feyz alırsın?
sırf atatürk yaptı, söyledi, okudu, konuştu, dedi vb. vs. diye mi bunu eksiksiz tam olaral algılarsın? ha bebeğim? sahi bu kadar mı körsün?
not: bu, size göre kin'in sebebi de bi şekilde bana bu teoriyi de sizin deyiminizle, "zorla s.ke s.ke ezberletecek" olması da olabilir bilemedim! zora gelemem zorlayanı da sevmem!
atatürk'ün bazı kesimlerin peygamber gibi görmesi ve göstermeye çalışmasından beri atatürk sevilmez oldu. suç siz de suç siz gibi geri düşünenlerde. siz gibi abartanlarda suç.
kendini yakasına 2 rozet taktığı andan itibaren atatürkçü zanneden tiplerin ,atatürk'ü kaynak göstererek modernliği farklı lanse etmesi itibariyle başlayabilir.
bu tipler atatürk'ü gram tanımamış kişilerdir.atatürk'ün dönem koşulları ile modern kıyafet diye gösterdiği şeyi bu dönemde göstermeye çalışıp kişileri şekilselcilikle yargılarlar.
bu tipler atatürk'ün *batı* hakkında görüşlerini de anlamamış olup,batılılaşmayı kıyafet,dinlenilen müzik ve dinlenilen sanatçı zannederler.
dedik ya atatürk'ten bir haber bu tipler.
bu kişilere prim verilmemelidir.hiçbir türk yaptırım şeklinde *atatürk* budur diye gösterdikleri şeylerden kaçmak adına mustafa kemal'e kin duyamaz.
bir takım aklıevveller atatürk'Ün yaptıklarını bugüne, bugünün anlayışına getirip "pek de kötü yapmış canım" deyip eğleniyorlar. ulan, sizin götünüzü serip yattığınız zamanların, karşınızda bilgisayarların, kıçıkırık sözlüklerin olduğu zamanların adamı değil atatürk.
telsizle 3 adım ilerdekilere ulaşılamayan zamanların adamı o. onyıllarca savaşmayı, onyıllarca asker olmayı tahayyül edebiliyor musunuz? elinize bir mavzer verilip çanakkaleden, galiçyaya, galiçyadan dumlupınara savaştığınızı düşünebiliyor musunuz? cod 5 değil olm o, bu hayatı yaşamış adamlar!
buradan salla amk, götün bürosit koltukta, elin logitech titreşimli joypad'da!
evet, benim de öyle ama okuyorum ben en azından. bol miktarda kaynak da var. bi zahmet, okuyuver, üşeniyorsan da sallama amk.
onların bağrına yedikleri kurşunlar sayesinde bugün uludağ sözlüktesin. birileri senin için öleceğini bile bile yürümüş düşman mevzilerine.onları örgütleyen, kumanda eden de oymuş, atatürk. bir şükür borçlusun, borçluyuz. kahramanlık öyküsü değil bu, ta kendisi.
sen kalkıp yürüyebilir misin kurşunların üzerine? Ben yürüyemem ama en azından şükretmeyi biliyorum, bugün burada olmamı sağlayan, adını bilmediğim askerin ruhuna bir fatiha okumayı da biliyorum.
ta, osmanlı beyliğinden gelen bir geçmişimiz var, onların kanları üzerinde yürüyoruz. Niye bir dönem yapılan fedakarlıkları, dökülen kanları yok saymaya çalışıyoruz ki?
bu gün bu hayatı yaşıyorsak onların sayesindedir, osman gaziden atatürk'e kadar. alnı kanlar içinde bu topraklara değen isimsiz şehide kadar.
hepsine şükrediyorum, birilerinin benim için canını vermiş olması, sizin için canını vermiş olması... bunun ağırlığını hissedemiyor musunuz?
din eksenli sömürü düzeni ne zamandır varsa o zamandır kin duyar oldular atatürk e. özellikle dinin parti olarak iktidara geldiği son 8 yıl demek için kahin olmaya gerek yoktur.
osmanli ya soven adamlarin oldugu ulkede ataturke soven adamlarin olmasi beni hic sasirtmamistir aksine bu tarihe nereden bakildigina da acikcasi baglidir. bu ulke de dil devrimini olumlu ve olumsuz yorumlayan insan gruplari vardir, demokratik bir ulkede fikirler tabiki uygarca tartisilacaktir fakat 17. turk devleti olan turkiye cumhuriyeti nasil ki ataturkun cizdigi yol uzerinde daha cok ataturkler yetirtirebilecekse, bunlar da olacaktir. fakat hata sadece salt ataturk uzerinden yorum yapmakta olabilmektedir. cunku ataturk te, taa mete han dan alparslana ve dahasi yavuz a, fatih e ve kanuniye giden cizgide bir baska onemli kilometre tasidir fakat bu yolu bu cizgiyi tam gorebilmektedir aslinda genis bakis acisi, yok bu cizgi bir degildir birden fazladir denirse o zaman bu tartismanin cikmasi da dogaldir, sadece korkaklar fikirlerin den emin olmadigi icin tabulastirdiklarinn tartisilmasindan hoslanmazlar, saglam fikirler ise tartisildikca daha kalici bir sekilde dimaglarda yerini tutacaktir elbette...
hakim ideolojinin Atatürk'ün aleyhine şekillenmesinden itibaren oluşmuştur. Dünya'nın genelinin bundan pek farkı olmasada ülke insanımızın ciddi bir kısmının çıkar amaçlı ideolojisini değiştirmesinden kaynaklanmaktadır. Acıdır ancak gelcek onlarca yıldada bu pek değişecek gibi gözükmemektedir. Ama şununda altı çizilmelidir ki 90lı yıllarının sonunda Atatürkçü olup şimdi Atatürk'ün adı geçince zalim diktatör diye kestirip atanların varlığı o dönemde dahi Atatürk dahil bu ülkeye zararlıydı. Olası bir iktidar değişikliği durumunda bu tarz düşünceye sahip kişiler şak diye Atatürkçü olabilirler.