artık geri döndürülemez onarılamaz hücreler gibidirler. gözlerini din kisvesi altında bürüyen cehalet ile, ömürlerinin sonuna kadar yaşayacak bedenlerdir. hayatım boyunca bu denli radikal görüşlü insanlarla tanışmadım, bodrum katlarında böcek yuvalarına asla girmem, ama insan internette görünce bile sinirleniyor. teknoloji senin neyine diye sorası geliyor. sen git az biraz daha şıhlarının daşşak kokusunu narkoz et beynine demek geliyor insanın içinden.
sürekli din hakkında konuşup, daha sonra da dinin gerektirdiklerini yapmayan ikiyüzlü insanlardır. hani nerde hoşgörünüz, insanlığınız diye sormazlar mı adama?
yeri geldiğinde ayet gösterip dindarız ulan biz diye götünü yırtan fakat her canlı ölümü tadacaktır ayetini unutup bir gün sevdiği insanı kaybettiğinde götümüzle güleceğimizi hesaba katmayan kişilerdir.
ne muhsin yazıcıoğlu'nun ölümüne sevindik ne de türkan saylan'ın. ölüme saygı diye birşeyden haberimiz var çok şükür. ama bazı kafadan bacaklı, sikko, armut kafalı, kendini müslümanım diye tanıtan, tipik vakit yazarı ve vakit okuru yaratıklara söyleceklerimiz var. sabredin hepinizin götüne kazığı sokacağız.
bunlar insanciklardir. neden mi? bunlarin cogu hak'tan, adaletten, dinden, imandan bahsederler; ama bir meftanin da arkasindan saygisizlik yaparlar. dinimiz hosgoru dinidir. unutmamak gerek bunu.
ayrica, bunlar sozluktelerse; türkan saylan ve türkan saylan ın ölümüne sevinenler basligindaki karsit gorusteki entryleri tek tek eksilerler. ne yapsinlar ki? kendilerini anca boyle tatmin edebiliyorlar.
böyle bir kavram yoktur. aslinda bize kalsa hickimse ölmesin isteriz. ancak ideolojik yandaslik, nasil muhsin yazicioglu öldügünde "ne güzel iyi ki öldü" demisse, birileri de türkan saylan´a sevinebilir. esas konu muhsin yazicioglu kanitsiz sartsiz surtsuz hapse atildiginda "oh olsun ona" diye yargisiz olarak bir sahsin hapiste 7,5 sene gibi icerde tutulmasina ses cikarmayi engelleyen "ideolojik taraf" konusudur.
ortak paydalarla yürür bir toplum, millet. toplumu bölmenin en önemli yolu bu ortak paydalari traslamak inceltmek ve yok etmektir. laik taraf, dinci taraf, kürtcü taraf, 2.cumhuriyetci taraf, kapitalist taraf, komunist taraf diye konulari düsmanlik vesilesi olarak görmeden olayi saf insan seklinde görmeyi ögrenmedikce bu toplum kendini hic toparlayamaz. türkan hanim´ in kaybina sevinenlere kizanlar, kendileri muhsin yazicioglu konusunda objektif davranmamislardir. ayni sey diger görüslöeri savunan gruplar icin de gecerlidir.
türk insani hatta kürt insani da dahil olmak üzere ayni gemideki yolcular olduklarini,her türlü cekisme bir yana,unuttuklari sürece bu böyle devam edecektir. ta ki, komunist bir türk cikip bir milliyetcinin insan haklarini savunana kadar....cünkü o komunist türk ortak paydanin ne kadar önemli oldugunu kavramis olan türk´tür, iste o türk´tür ellerinden öpülecek olan.
almanya´da bir murat kurnaz olayi vardir. bu adam türktür ama alman vatandasidir. almanya bu adami amerikalilar guantanamo´ya iskence´ye götürdüklerinde kiyametleri koparmis, o adami o cehennemden almislardir. hic kimse "ya vatandas bile olsa o pis bir türk kardesim" dememistir. üstelik bu adam bir de asiri müslümandir, indirekt de olsa el kaida´yla bir iliskisi olmustur. alman düzenine de karsidir. ama sonucta alman vatandasidir, vatandasligi alali üc gün bile olmus olsa,bu almanya´nin o adamin arkasinda durmasina yeterli olmustur. demek ki ortak payda en evvela "vatandaslik" tir.
türk insani bunlari iyice bir düsünürse, hic fena bir is yapmamis olur. bu cekismeler en nihayetinde toplum dagilsin diye degil, toplum daha güzele gitsin diye yapilmalidir.su anki görüntüde herkes toplumu kendine göre güzellestirmeye calismakta bu da toplumun birbirine düsmanlasmasina, dagilmasina sebep olmaktadir. eminim hicbir grubun istedigi bu degildir.
tekrar türkan saylan´a rahmet dileyerek bitirelim entry´i. saygilar.
"insanlık" denen kavramla uzaktan yakından ilgisi bulunmayan, milliyetçi kesimin en alt basamağını (bu basamak zeka seviyesi olarak eksi bilmemkaça tekabül eder) oluşturan topluluktur.
bunlar türkan saylan'ı tanımadan kendisini "müslüman düşmanı" olarak fişlerler. türkan saylan hristiyan anneannemin yakın arkadaşıdır, bunun haricinde müslüman olan babaannemin de yakın arkadaşıdır. karşısındakini müslüman ya da hristiyan olarak değerlendirmeden önce "insan" olarak değerlendirebilen nadir insanlardan biridir.
ki zaten müslüman olmasının ya da olmamasının kendisine yüzü gözü yaralar içinde gelen, bu yaralar yüzünden toplumdan dışlanan bir insan için önemi olduğunu sanmıyorum.
türkan saylan'ın bilim dünyasına hizmetlerini, dünyaya ismini "türk bilim kadını" olarak hatırlatmasını, türk toplumuna katkılarını, kaç türk vatandaşını okuttuğunu, kaç türk kadınına iş imkanı sağladığını, kaç türk vatandaşına sağlık verdiğini, kaç türk gencini hayata kazandırdığını düşün. senin o bi baltaya sap olmadan, askerliğe bile gitmeden "vatanımı seviyorum bıdıbıdı" diye sevgini ifade ettiğin vatanına hizmet etmiş yıllarca bu kadın. hadi türkan saylan'ın bütün bu hizmetlerini bi tarafa bırak, kadını bir babaanne, bir anne olarak değerlendirip öyle düşün. beynine yeterli oksijen gitmediğini biliyorum ama kalbinin kan pompalamak dışında bir işlevi olduğuna inanmak istiyorum.
muhsin yazıcıoğlu'nun vefatına "türk vatandaşı bir müslüman'ın hazin ölümü" olarak bakıp üzülen, türkan saylan'ın vefatına ise "annesi hristiyandı zaten bunun" diye yaklaşan idiotlara en güzel cümleleri ömer hayyam armağan etmiştir:
"Adil davranmadıktan sonra
Hacı hoca olmuşsun kaç para?
Hırka tesbih post seccade güzel ama;
Tanrı kanar mı bunlara?"
ben bu haberleri okuduktan sonra böyle bir kadının yaptığı yardımlar kimlere gittiğini, bu lafları bir yerlerde saf ediyorsa... bence bu arkadaşların birdaha düşünmesi gerektiğini söylerim ve cumhuriyetciler siz neden lâiklikle dinliği bir birine karşıtırıyorsunuz demokrasi bir devlette yaşıyoruz diyorsunuz, saygı değer mustafa kemal atatürk'ün izindeyiz diyorsunuz bu mu? atam'ın izinde olmak bu mu? lâiklik, eşitlik, demokrasi bu mu? bir kadının bu şekilde halkı bir birine kışkırtması mı atam'ın izinde gitmek ben biliyorum ki bu devlette bugün savaş olsa ilk lâiklikten, eşitlilikten bahsedenler kaçıcak ama yine biliyorum ki bu vatanı tarihinde nasıl vatan severler varsa şimdide var. türkiye de yaşayan türklere sorarım bizim osmanlı devletimiz yedi kıtaya hükmettiğinde 600 sene bu topraklarda yaşadığındı. şimdi güçlü dediğiniz amerika henüz 50. senesinde akıllı olun derim.
--spoiler--
Bu ülkede hristiyanlığı nasıl yayabiliriz. KÜRDiSTAN'ın temellerini nasıl atabiliriz:
- ATATÜRK ismini kullanırsak bunu daha rahat yapabiliriz. Hem para toplar hem destek alırız, kampanyalar düzenler, TÜRKLERDEN topladığımız paralarla, KÜRTLERi daha bilinçli hale getiririz, cahil insanlarla KÜRDiSTAN'ı kuramayız, Hristiyanlığı bu şekilde daha rahat yaymamız da mümkün.
-Türkler tarihten beri yakan yıkan bir millet.
-Bir öğrenci sıranın üzerinde namaz kılacağına bale yapsın. Çağdaş Türkiye böyle olur.
-"Biz Türkler hep akın etmişiz; yakıp yıkmışız, başkalarının yaptıklarını yakıp yıkmışız. Şimdi kendi yaptıklarımızı yıkıyoruz. Nedir bu alışkanlık. Biz yakıp yıkmak için var değiliz. Biz yaratmak, geliştirmek ve çağın üstüne geçmek için varız."
-"Gençlik Orkestrası'nı yaratan ve yöneten arkadaşımızın ismi Muhammed. Düşünebiliyor musunuz buradaki ironiyi?"
--spoiler--
sadece dine daha fazla hakaret edemeyeceği için, milletin din değil bale öğrenmesini istemeyeceği için sevinenler olabilir. ki bu da düşünceleri için demektir. kişiliğine kimse laf edemez zaten.
muhsin yazıcıoğlu nun ölümü ile nefretini kusan ziniyetten farksızdır. ölünün arkasından big big yapmak erkekliğinize sığıyorsa size erkek diyenin de neyse ben bişey demiyorum.
Tabii ki üzülmedim, ancak sevinmedim de... Şöyle bir durum var şimdi, muhsin yazıcıoğlu vefat ettiğinde etraf zil takıp oynayan şerefsizlerden geçilmiyordu, halbuki humanistliği her daim savunanlar da onlar olmuştur, şimdi bakın bakalım kaç kişi türkan saylan ın ölümüne sevinmiş ve kimin hümanistliği sözde değil özdeymiş.
Bunun yanında kimseyi de zan altında bırakmam, sevinen sevinir üzülen üzülür ama işte 1 taraf sevinse de zil takmayacak kadar insandır.
Bakıyorum da acımız bir parça da olsa anlaşılmış, ama ertesi gün ne bileyim bi milliyetçi isim daha ölse bu ağlayanlar yine zilleri ellerine alırlar.
müslümanım diye geçinenlerdir; hatta islam dinini tamamen yıkarcasına ölünün arkasından konuşmakta da bir beis görmezler.
yine söylenir, yine söyleceğim. kimin ne ceza görüp, ne ile ödüllendirileceği allah'ın takdiridir. sizin 'müstahak' gördüğünüz şey, belki de gerçekleşmeyecek. belki de arkasından konuşanların koşulsuz ve ölçüsüz din savunuculuğundan daha çok değer görecektir onun yaptıkları; allah bilir, allah kendi katında değerlendirir. size mi kaldı?
