birisi esfele safilin ötekisi alay-ı ilin. Din düşmanlığı yaparak ömrünü geçirmiş bir insanla dini değerlere büyük önem veren bir insanın kıyaslamasıdır.
birisi yaptırdığı okulları, yaptırdığı yurtları devlete bırakandır, diğeri yaptırdıklarını kendi yönetendir.
türkan saylan gerçek müslüman'a yakışanı yapandır, gülen zaten okulları ihtibari ile kendine müslümandır.
düzeltme: eksi veren sevgili kişiliklere sormak lazım gülen okulları özel okul mu devlet okulu mu?
gerçeklere saygınız olsun bari.
türkan saylan'a yapılan bir hakarettir böyle bir karşılaştırma yapmak.
yaptırdığı okulların hepsi özel olan, dersane piyasasından milyon dolarlarca para kazanan, hükümetin sbs'yi getirmesi sayesinde bu kazancını 10 katına çıkaran fethullah gülen ile hayatı boyunca insanların hastalıklarıyla uğraşmış, binlerce kızın okuması için çabalamış bunun uğrunda hiç bir maddi beklentisi olmamış , çağdaş gençlik yetiştirmek için son nefesine kadar mücadele etmiş türkan saylan'ı karşılaştırmak gerçekten utanç vericidir.
edit: fetoş bu işi allah rızası için yapıyorsa her ayna programında sunucu neden "aaa burada da türk okulu varmış sayın seyirciler" tepkisi veriyor? reklam kokan hareketler bunlar feto.
aydın bir bilimkadını ile ne idüğü belirsiz bir şahsın karşılaştırılması, saylan a hakaretten daha ağırdır..
fethullah kimdir, onu da geçtim bu karşılaştırmayı yapmak hangi mantığa sığar..
her ikiside okumaya maddi yönden gücü yetmeyen insanlara burs vs. şeyler temin eden kişilerdir. biri cemaatine katılmayacaklara burs vermez diğeriyse türbanlılara burs vermezdi. ama ikiside birilerinin yüzünü öyle yada böyle güldürmüştür.
aynı kefeye konulamayacak insanlardır. farklı siyasi görüşlerden ziyade farklı insani değerleri savunurlar. birisi ölse de yaşadığı varsayılırcasına bu dünya ve insanlık için yaptıklarıyla anılır.
biri türk olduğu halde abd'de ikamet edip buradaki tayfasına emir verirken, diğeri ingiliz kökenli olup anadolu'nun her karış toprağını gezerek cüzzam hastalarını tedavi edip onlara iş imkanı yaratmanın yanında çocuklarını okutarak öğretmen ve doktor çıkartan bir aydındır.
karşılaştırmadan çıkacak sonuç şudur: "bir fark yoktur".
edit: naçizane iki tespitim oldu. merak edenler daha önce yapmış olduğum iki tespiti de sonuna kadar okursa neden aralarında bir fark yok dediğimi anlayacaklardır. ha size göre doğru olmayabilir; ama siz yine de bir okuyun. belki hak verirsiniz bana!
not: türkçe olimpiyatlarında, hoca nın abd ye 200 okul açmış bulundugunu ögrendim, burada abd nin kuıcagında diyen dallamaya duyurulur, bu nasıl kucakki 200 okul açılmış abd ye allah ın ayarını vermektedirler an itibari ile.
Türkan Saylan kanser olmasına rağmen, kemoterapi tedavisini türkiye'de görmüştür. Fethullah gülen ise 10 yıldır bir türlü geçmeyen, ne olduğu belirsiz hastalığı yüzünden amerika'ya kapak atmıştır. Hani türk filmleri var ya sadece amerika'da iyileşebilir diye.. o filmlerden o kadar çok etkilenmiş olmalı ki cia referanslı amerikan vatandaşlığı için çabalıyor.
karşılaştırması bile hata olan iki kişi.
biri çağdaş, laik, atatürkçü çizgide ilerleyen biri iken; diğeri dini istismar eden, yıllardır abd'de kalan ve oturma izni için bir çok CIA ajanının kefil olduğu kişidir.
biri gençlerin ; doğru , dürüst , ahlaklı , imanlı , vatanına milletine bağlı , güvenilir türkçeyi dünyaya yaydı .. diğeri de üniversiteli gençlee burs vererek okumalarında en büyük maddi katkıyı sağladı ...
biri bale yap diyor, biri namaz kıl. ikisi de hem kahraman hem hain. ikisi de okutuyor, eğitiyor, besliyor, barındırıyor. Ama bunları istiyorsan eğer, ikisi de "anan baban benim, sözümden çıkma" diyor.
türkan saylan yaşamını türkiye'den leprayı temizlemek ve, başta kız çocuklarının, tüm türkiye'de eğitimin yükselmesine harcamıştır.
fethullah gülen, sıradan bir imamken bir anda sivrilmiş, cia'in kuklası olmuş, milyar dolarlık ajan okullarının başındaki tiptir. başta savcı ve yargıçlar olmak üzere tüm bürokratlara rüşvet verilmesini şart koşmuştur. öyle bir müslimdir ki hacca bile gidememektedir.
amaçları uğruna benzer tarzlarda hareket ettikleri doğrudur. fakat birinin amacı karanlıkta boğulan insanlara bir şans yaratmak iken, diğerinin amacı bütün ülkeyi o karanlığa hapsetmektir.
