Bu tarz başlıkları gördükçe anlıyorum ki; Türkan Saylan'nın tek suçu; kattıklarını göremeyecek, anlayamayacak hatta anlayabilse de kendi çıkarları uğruna haince nankörlük ederek bu gerçeği ört pas edebilecek insanları barındıran bir ülkede doğmasıdır. Biraz yüz bulsanız, utanmadan Nazım hikmet, Aziz Nesin gibi aydınlar için de böyle başlıklar açacaksınız. çok yazık...
1976 yılında lepra (cüzzam) çalışmalarına başlamış, Cüzzamla Savaş Derneği ve Vakfını kurmuştur. 1986da kendisine Hindistanda "Uluslararası Gandhi Ödülü" verilmiştir. 2006 yılına kadar Dünya Sağlık Örgütünün Lepra konusunda danışmanlığını yapmıştır. Uluslararası Lepra Birliğinin (ILU) kurucu üyesi ve Başkan yardımcısıdır. Avrupa Dermato Veneroloji Akademisinin ve Uluslararası Lepra Derneğinin üyesidir. Dermatopatoloji Laboratuvarının, Behçet Hastalığı ve Cinsel ilişkiyle Bulaşan Hastalıklar Polikliniklerinin kurulmasında yer almıştır.
1981-2002 yılları arasında 21 yıl, gönüllü olarak Sağlık Bakanlığı istanbul Lepra Hastanesi Başhekimliğini yapmıştır. 1982 - 1987 yılları arasında, istanbul Tıp Fakültesi Dermatoloji Anabilim Dalı Başkanlığını, 1981 - 2001 yılları arasında istanbul Tıp Fakültesi Lepra Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürlüğünü yürütmüştür. Aynı kliniğin öğretim üyesi olarak 2002 yılı sonuna kadar çalışmış ve 13 Aralık 2002 tarihinde emekli olmuştur.
2005 yılı başı olarak, toplam 440 yayını bulunmaktadır. Bunların 50si yabancı dergilerde yayınlanmış tıbbi çalışmaları, 204ü tıbbi, sosyal ve siyasal içerikli gazete makaleleri, 186sı ise Türkçe tıbbi dergilerde ve kongre kitaplarında yayınlanmış araştırma, derleme ve olgu bildirimleridir. *
kendisi sadece kendi ülkesine değil dünya bilimine katkıda bulunmuş bir insandır. işkembeden sallamak böyle bişey olsa gerek.
yanlış bir tespittir. kendi ilim sahası dahilinde ülkeye çok faydalı hizmetlerde bulunmuştur. tedavi ettiği onca insan eminim ona müteşekkirdir. eminim onlardan dua da alıyordur yattığı yerde.
ancak aynı şeyi kendi uzmanlık sahası dışında yaptığı icraatları için söylemek pek mümkün değildir. hakkında çok yazılmış çok konuşulmuştur. ölümünden sonra kahır bela okuyan da çoktur.
ben tedavi ettiği hastalar arasında değilim. dua almaz benden. ölünün arkasından bela da okumam. allah müstehakı neyse onu versin.
edit: bu yazının eksi aldığı kısım hangisi çok merak ettim. doktorluk sahasında hizmet mi etmemiştir? herkes mi arkasından dua okumaktadır? allah hak ettiği neyse onu versin demişim. o mudur?
üniversiteli pkk'lı gençlerin ceplerine para koyup onları bir şekilde ayakta tutmaktan başka hiçbir şekilde olumlu veya olumsuz yönde katkısı olmamaıştır türkan saylan'ın. yazık.
rahat mı acaba şimdi yattığı yerde?
bence hiç değil.
